Başkan Recep Tayyip Erdoğan katıldığı bir canlı yayında gazetecilerin sorularını yanıtladı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 14 Mayıs'ta gerçekleştirilen seçimlerin sonuçları üzerinden depremzedelere hakaret edilmesine değinen Başkan Erdoğan bu duruma tepki gösterdi.
"ÇOK YANLIŞ ÇOK ÇİRKİN"
Depremzedelere bu ara çok hakaretler edildiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi:
"Tabii bu çok çok yanlış, çok çok çirkin. Bu hafta sonu, cumartesi, pazar inşallah bölgede olacağız. Devlet Bey ile bugün yaptığım görüşmede 'Ben gelmeye hazırım' dedi. Belki Fatih Bey de gelecek. Birlikte bölgeyi dolaşacağız. Halkımızla oralarda kucaklaşmak suretiyle onları moralize etmenin gayreti içerisinde olacağız. Tabii bu arada Hatay Defne'de malum hastane konusunda 'yapamazlar, edemezler' filan deniyordu. Şu anda devlet hastanesi orada bitme noktasına geldi. Bu kadar kısa sürede çelik konstrüksiyonla, şu anda içindeki bütün elektronik aksam buraya yerleştirildi. Orayı da belki açma durumumuz olacak."
Defne Devlet Hastanesi'ne ilişkin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın paylaştığı görüntüler hatırlatılarak, hastane inşaatının bitme noktasına geldiği aktarılan Erdoğan, "Özellikle çevre, peyzaj onları da kastettim. Bitecek yani. Sadece iç kısmın aksamı değil de çevre ve peyzaj vesairesini de yapmak suretiyle bunun vatandaşı psikolojik olarak da etkilemesini çok önemsiyorum. Bakanımıza da 'Bunları da bitirelim' diye söyledim. İnşallah hafta sonuna kadar onlar da biterse çok çok daha güzel olur." diye konuştu.
"YAPAMAYACAĞIMIZ İŞLERİ ASLA VADETMEDİK"
Başkan Erdoğan, oy kullanımı ve oy dağılımı nedeniyle depremzedelere yönelik yapılan hakaretlerin anımsatılması üzerine, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bekledikleri oyları alamadıkları için 'bir daha buralara destek, yardım vesaire yok' gibi ifadeler. Biz kampanyamızı samimiyet, hakikat, kardeşlik üzerine kurduk. Milletimize karşı da daima samimi ve dürüst olduk, yalan söylemedik, hayal satmadık. Yapamayacağımız işleri asla vadetmedik. Özellikle milletimizin aklını, irfanını, basiret ve ferasetini hiçbir zaman hafife almadık. Seçim meydanlarında verdiğimiz tüm sözlerin arkasındayız. İnşallah 28 Mayıs'tan sonra, milletten yetki aldıktan sonra hepsini tek tek hayata geçireceğiz. Tabii muhalefetin adayıyla ilgili yaptığımız eleştirilerin doğruluğu da teyit edildi. Bunun yanında seçimin sosyal medyada estirilen sahte rüzgarlarla değil meydanlarda ve sandıkta kazanılacağı görülmüş oldu. Milletimiz ayrıca kumpas ve kaset siyasetini de reddettiğini göstermiştir."
Muhalefetin artık rakiplerini baskıyla sindirerek, terör örgütünün uzantılarıyla işbirliği yaparak seçim kazanamayacağını anlaması gerektiğini söyleyen Erdoğan, "Terör örgütüyle, Kandil'den gelecek talimatlarla bu iş yürümez, böyle bir şey olamaz. Bu millet, terör örgütüne oy vermiyor. Bu millet kendisine hizmet edecek olanlara oyunu veriyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun hem kendisine hem de millete bir iyilik yapıp en azından önümüzdeki 12 gün boyunca temiz siyaset yürütmesini özellikle diliyoruz, bekliyoruz." dedi.
"KENDİLERİNE OY VERMEYEN İNSANLARA HAKARET EDİYORLAR"
Başkan Erdoğan, "İkinci tur açısından kendi adınıza nasıl bir mesaj aldınız, Kılıçdaroğlu'na millet ne dedi?" sorusu üzerine, şunları kaydetti:
"Halkım, vatandaşım, kucaklayıcı, nefret kokan değil, dışlayan değil, özellikle samimiyet içerisinde... Artık bir final var. Bu finalin de bu şekilde tamamlanmasını bekliyor. Benim milletim terör örgütleriyle el ele, omuz omuza bir seçim asla görmek istemiyor. Böyle bir şey olamaz diyor. Çünkü onların bu ülke ve millet için yapacakları hiçbir şey yoktur. Onlarda sadece kan, kin, ölüm var. Böyle bir şeyi Türk milletinin beklemesi mümkün olabilir mi? Bunlar bir de hala hatayı kendilerinde değil millette arıyorlar. Düşünün deprem bölgesi için tehdit savuruyorlar. Böyle bir şey olur mu? Depremzedelerimiz başta olmak üzere özellikle de kendilerine oy vermeyen insanlara hakaret ediyorlar. Bunun yanında gençlerimize karamsarlık ve umutsuzluk aşılıyorlar. Devletin kurumlarını yıpratmayı halen sürdürüyorlar. Devletin kurumları görevini bilir ve bu görevinin de gereğini yapar. Bütün bunların yanında bu jakobenler, kifayetsiz muhterisler CHP'nin başında olduğu müddetçe millet ne mesaj verirse versin yeterli olmayacaktır."
Sosyal medya hesabından, deprem bölgesinde seçime katılıp oy veren depremzedelere yönelik hakaretlerin anımsatılmasının ardından, "Siz diyorsunuz ki 'Defne'ye hastane yaptık.' Defne'de Kemal Kılıçdaroğlu'na çıkan oyu biliyor musunuz? Yüzde 80. Yani şimdi siz şöyle mi demeniz gerekecek. 'Onlar bana oy vermedi, ben oraya niye hastane yapıyorum?' Böyle bir anlayış olabilir mi?" değerlendirmesi üzerine Erdoğan, "Haşa. Zaten biz oranın bize olan oy noktasındaki yaklaşımını biliyoruz ama benim için Defne'de ölen insanlar önemli, oradaki yaralı insanlar önemli. Devletsen, oraya yapılması gereken hizmeti en yüksek seviyede yapman gerekiyor." diye konuştu.
"Deprem bölgesinden size oy çıkmasaydı, AK Parti'ye azıcık oy çıksaydı ve seçilmiş olsaydınız siz ne yapacaktınız, hizmet etmeyecek miydiniz?" sorusu üzerine de Erdoğan, "Haşa. Böyle bir şey düşünülebilir mi? Ben bugüne kadar gerek başbakanlığım, gerek cumhurbaşkanlığım dönemlerinde böyle bir ayrımı hiçbir yerde yapmadım." ifadesini kullandı.
"MİLLETİMİZİN HER BİR FERDİNE HİZMET İÇİN VARIMIZI YOĞUMUZU ORTAYA KOYDUK, KOYUYORUZ
Van depremini anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Şu anda bile Van'da bu kadar hizmete rağmen ikinci parti konumunda olduklarını dile getiren Erdoğan, "Bu demek değil ki 'Ben Van'ı ihmal edebilirim.' Hayır. Batıda neyse ben doğuda da güneydoğuda da aynı hizmeti vermek mecburiyetindeyim. Neden? Çünkü sen bu sorumluluğu üzerine aldığına göre bu ülkenin, 780 bin kilometrekarenin tamamı bu hizmete layıktır ve bu hizmeti vereceksin. Şimdi burada tabii biz milletimizin her bir ferdine hizmet için varımızı yoğumuzu ortaya koyduk, koyuyoruz ve hayatımızı biz bu ülkenin her şehrine adeta vakfettik." diye konuştu.
6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremler dolayısıyla 50 bin kişinin hayatını, çok sayıda kişinin uzuvlarını kaybettiğini söyleyen Erdoğan, "Biz bunları ihmal edebilir miyiz? Hangi partiye oy verirse versin. Kucaklayacaksın, gereken bütün ihtiyaçlarını gidereceksin. Bazıları hala annesinin, babasının öldüğünü bilmiyor." ifadesine yer verdi.