Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan devlet başkanı eşi olarak aktif rol aldı. Sivil toplum alanında aktif çalışmalar yürüten, başta Türkiye olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde hayatlara dokunup yaralar saran ve himayesine aldığı çok sayıdaki proje ile uluslararası platformda kangren olmuş insani dramlara önemli çözümler geliştiren Emine Erdoğan, Türkiye'de kadınların siyasete katılımında da çığır açan bir sürecin öncüsü oldu.
HERKESİN İNSANCA YAŞAYACAĞI DÜNYA
Çeşitli projelerle farklı kesimlere ulaşarak önemli sonuçlar elde eden Emine Erdoğan, dünyada milyonlarca insana ulaştı. Yola kadınların mağduriyetleri ile birlikte kız çocukları ve eğitim gibi konularla çıktı. Mülteciler konusunda da first lady olarak dünyaya örnek oldu. Arakan, Suriye ve çeşitli Afrika ülkelerindeki ırkçılık ve mülteciler için uluslararası platformlarda paneller düzenledi. Dünyaya "ayrım yapılmadan, herkesin insanca yaşayacağı bir dünya kuralım" çağrısını yaptı. Mültecilere çadır kent, yetimhaneler ve çeşitli atölyeler kurarak yeniden hayata dönmeleri için dev destekler verdi. Dünyanın en büyük çadır kentlerini kurarken, yetim çocuklar ve savaş mağduru binlerce kadınla o çadırlarda tek tek ilgilendi, onları hayata ve üretime kazandırdı. Afrikalı, Suriyeli, Arakan ve Iraklı onlarca kadın bu projeler ile okumaya, yaşamaya ve üretmeye başladı. İdlib'te briket evler kurulmasına destek oldu.
Sıfır atık, okuma yazma seferberliği başta olmak üzere, birçok kesim için hayata geçirdiği onlarca proje ile önemli sonuçlar elde eden Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde daha fazla projeyle insanlara ulaşarak dünyada yerli çalışmaları hayata geçirdi.
İşte Emine Erdoğan'ın kronolojik olarak first lady diplomasisi:
ANA KIZ OKULDAYIZ: 2005'te 'Toplumsal Gelişim Merkezi'nin (TOGEM) kuruluşuna öncülük etti, çocukların ve kadınların eğitimi ile ilgili önemli faaliyetlerin gerçekleştirilmesine destek oldu. Türkiye'nin belli yörelerinin kanayan yarası olan kız çocuklarının okutulmaması sorununa karşı Millî Eğitim Bakanlığı ile birlikte yurt çapında büyük bir seferberlik başlattı. "Haydi Kızlar Okula" kampanyası ile 300 bine yakın kız çocuğunun okuma-yazma öğrenmesine ve okula gitmesine vesile oldu. Eğitim konusundaki bu gayreti "Ana-Kız Okuldayız" kampanyasıyla yeni bir boyut kazandı, ismini bizzat kendisinin verdiği bu çalışma ile okuma-yazma öğrenme fırsatı bulamamış annelerin problemlerine çözüm üretti.
ÇOCUK İŞÇİLİĞİYLE MÜCADELE: Çocuklara şiddet uygulanmasına, onların zorunlu olarak çalıştırılmasına karşı da mücadele etti. "7 Çok Geç" gibi erken çocukluk eğitiminin önemini vurgulayan çeşitli kampanyalara katkı sundu. Bu tür çalışmalara farklı ülkelerin first lady'lerini de davet ederek kampanyaların etki alanını genişletti. Türkiye'de büyük destek ve ilgi gören "Kardeş Aile Projesi"nde de Emine Erdoğan'ın büyük emeği bulunuyor.
KORUYUCU AİLE YAYGINLAŞTI: Toplumda gönüllülük bilincini artırmak ve kamu hizmetleri uyumunu sağlamak üzere Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından hazırlanan "Toplum Kalkınmasında Gönül Elçileri" projesini himaye etti. 81 ilden vali eşleri ile birlikte kadın, yaşlı, çocuk, engelli, gazi ve şehit aileleri, yoksullar ve madde bağımlıları gibi grupların yaşam kalitesini yükseltmek üzere bir gönüllülük seferberliğine öncülük yaptı. En iyi kamu projesi dalında halkla ilişkiler alanının Oscar'ı kabul edilen "Altın Pusula" ödülünü alan proje, BM tarafından diğer ülkeler için örnek teşkil eden projeler kapsamında büyük ilgi gördü. Proje, 2012 yılından bu yana Emine Erdoğan'ın himayesinde sürdürülüyor. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde, Gönül Elçileri projesi kapsamında yürütülen "Koruyucu Aile" hizmetlerinin yaygınlık kazanmasına destek verdi.
MADDE BAĞIMLILIĞI İLE MÜCADELE: Kadının iş hayatında daha aktif rol alabilmesi için bölge ülke liderlerinin eşleriyle "İş Hayatında Kadın" temalı uluslararası konferanslar düzenlenmesine destek verdi. Türkiye'de kadınların iş dünyası gibi siyasette de daha çok rol almasına yönelik çabaları ise, parti çalışmalarıyla sınırlı kalmadı, ülke kamuoyunda kadınları siyasete katılım noktasında cesaretlendirdi. Madde bağımlılığına karşı toplumsal hassasiyetin artırılması ve daha etkin bir mücadele yürütülmesi için uyuşturucuyla mücadele kampanyalarına da destek verdi. Eğitimden sağlığa, kadın sorunlarından engellilerin problemlerine kadar çeşitli alanlarda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının kampanyalarını himaye etti, seslerinin duyulmasına katkı sağlandı.
FİRST LADY DİPLOMASİSİ: Dünyanın farklı coğrafyalarından yükselen seslere kulak verdi, özellikle zulüm ve yoksullukla mücadele eden halkların yanında oldu, insan hakları ihlallerine şiddetle karşı çıktı. Gazze, Myanmar ve Pakistan gibi bölgelerde yaşanan insanlık trajedilerine karşı sessiz kalmayarak uluslararası organizasyonlar düzenledi. 2009'da Gazze'ye yönelik saldırılar karşısında Arap dünyası ve Batılı ülke liderlerinin eşlerini bir araya getirdi ve tüm dünyaya "savaşı durdurun" çağrısında bulundu. 2010'da Pakistan'daki sel felaketi üzerine bölgeye giderek, uluslararası toplumu yardım seferberliğine davet etti. 2012'de ise, Myanmar'da yaşanan insanlık dramını can güvenliği riski uyarılarına rağmen bizzat yerinde gidip gördü ve bölgeye insani yardım ulaştırdı. Milyonlarca annenin duygularına tercüman olarak sorunu dünya gündemine taşıdı ve büyük yardım kampanyalarının başlamasına vesile oldu. 2017'de, Myanmar'daki baskılardan kaçarak Bangladeş'te Kutupalong Mülteci Kampı'na sığınan Rohingya Müslümanlarını ziyaret ederek, uluslararası topluma farkındalık çağrısı yaptı.
AFRİKA AÇILIMININ ÖNCÜSÜ: Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Afrika ülkelerine yaptığı ziyaretlerin neticesinde, Afrikalı kadınların el emeğinin adil bir pazar anlayışı içinde satışa sunularak, gelirinin Afrikalı kadınlara dönmesini sağlayacak bir çalışmaya öncü oldu. Ankara, Hamamönü'nde kurulan Afrika El Sanatları ve Kültür Evi çalışmaları sürdürülüyor. Bu faaliyetler kapsamında, Türkiye'de bulunan Afrika ülkeleri büyükelçilerinin eşleri ile birlikte "Afrika Yemekleri" ve "Afrika Atasözleri" kitaplarının yayınlanmasına öncülük etti.
SIFIR ATIK ULUSAL SEFERBERLİĞE DÖNÜŞTÜ: Çevre sorunları ve doğal kaynakların korunması çerçevesinde Sıfır Atık ve Ata Tohum projelerini himaye etti. 2017'de başlatılan Sıfır Atık projesi, ulusal bir seferberliğe dönüştürülerek çevre ve döngüsel ekonomi alanında önemli kazanımlar elde edildi. "Sıfır Atık Mavi" seferberliği ise denizlerin ve okyanusların plastik başta olmak üzere atıklardan arındırılması için önemli bir farkındalık sağladı. Bin yıllık gelenekten süzülerek gelen ve son yıllarda Dünya Sağlık Örgütü'nün de teşvik ettiği Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp alanının bilimsel temeller kazanması konusunda çalışmalara destek oldu. Sağlık Bakanlığı tarafından düzenlenen Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongreleri'ni himaye etti.
KUTU//ÖDÜLLERE LAYIK GÖRÜLDÜ
Öncü olduğu çalışmalarla, çeşitli alanlarda uluslararası ödüller aldı. Bunlar arasında, insani yardım alanındaki öncü çabaları nedeniyle, 2018'de Chicago merkezli World Congress of Muslim Philanthropists tarafından düzenlenen Global Donors Forum etkinliği çerçevesinde "İnsani Hizmeti Takdir Ödülü" yer alıyor. Aynı yıl, ABD'de Global Hope Coalition tarafından "İnsanlığa Yardım Liderliği" özel ödülü takdim edildi. Sıfır Atık Projesi ile iklim konusunda gösterdiği öncülük dolayısıyla Dünya Bankasınca ilk kez verilen "İklim ve Kalkınma Liderlik Ödülü" takdim edildi. ABD Müslüman Örgütler Konseyi (USCMO) tarafından New York'ta düzenlenen törende, sosyal projeler, eğitim, çevre ve insani yardım alanlarında Müslüman kadınlara verilen "Uluslararası Başarı ve Topluma Katkı Ödülü"nü aldı.