İzmir Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Tunç Soyer'in, eşi Neptün Soyer'in başında bulunduğu İzmir Köy-Koop'tan 'Süt kuzusu projesi' kapsamında 0-5 yaş grubu çocuklara dağıtılmak üzere aldığı toplu süt alımları Soyer ailesinin başını yaktı. İzmirli Avukat Tarcan Ülük'ün 2020 yılında 'Görevi kötüye kullanma ve ihalelere fesat karıştırma' iddiası ile Soyer çifti hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı suç duyurusu sonrası İçişleri Bakanlığının verdiği soruşturma izni kapsamında bilirkişiler tarafından hazırlanan 152 sayfalık rapor Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildi.
YENİ SUÇ BULGULARINA RASTLANDI
Avukat Tarcan Ülük, bilirkişilerin yaptıkları incelemede İhaleye Fesat Karıştırma ve Görevi Kötüye kullanmanın yanı sıra edimin ifasına fesat karıştırarak zimmet gibi yeni suç bulgularına da rastlandığını söyledi.
NEPTÜN SOYER'İN GÖZALTINA ALINMASINI TALEP ETTİ
Bilirkişi raporunda suçun sabit olduğunun tespit edildiğini belirten Ülük, bürosuna bağlı avukatlar aracılığı ile Sulh Ceza Hakimliğine Neptün Soyer hakkında gözaltı kararı verilmesi, kaçma ihtimaline karşı da yurt dışı çıkış yasağı tedbirlerinin uygulanması için başvuruda bulunduklarının da altını çizdi.
TÜRKİYE CUMHLURİYETİ HUKUK DEVLETİDİR
Savcılığın talebi bugün ya da yarın karara bağlamasının beklendiğini belirten Ülük; "152 sayfalık Bilirkişi raporunda Genel Sekreter Yardımcıları ile birçok Bürokratın da suça iştirak ettikleri belirlenmiş vaziyette. Savcılığın ve Sulh Ceza Yargıçlığının vereceği kararı merakla bekliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Hukuk Devletidir. Hiç kinaye iltimas geçilemez. Neptün Soyer İzmirlinin seçtiği eş Başkan falan değildir. Kocasının başında olduğu Belediye ile ticaret yapamaz. Yargı doğru adımları atarak hesabı soracaktır" dedi.
29 KLASÖRDEN OLUŞUYOR
İçlerinde belgelerin de bulunduğu 29 klasörden oluşan bilirkişi raporunda çarpıcı tespitler yer aldı. Yönetim Kurulu Başkanlığını Tunç Soyer'in eşi Neptün Soyer'in yaptığı İzmir Tarımsal Kalkınma ve Diğer Tarımsal Amaçlı Kooperatifler Birliğinde Başkan yardımcılığı görevini yürüten Mustafa Gerçek'in aynı zamanda İzmir Büyükşehir Belediye Meclis üyesi olduğuna dikkat çeken bilirkişi, kooperatifin diğer başkan yardımcısı Osman Türkön ile yönetim kurulu üyesi Mehmet Ali Çakı'nın oğullarının da belediye şirketlerinde çalışmakta olduğunu tespit etti.
YASAYA AYKIRI
Hazırladığı raporda 5393 Sayılı Kanunun 'başkan ve meclis üyelerinin yükümlülükleri' başlıklı 28. Maddesine atıfta bulunan bilirkişi heyeti; "Yasanın ilgili maddesine göre belediye başkanları görev süresince ve görevinin sona ermesinden itibaren 2 yıl süreyle, meclis üyeleri ise görev sürelerince ve görevlerinin sona ermesinden itibaren 1 yıl süreyle belediye ve bağlı kuruluşlarına karşı doğrudan doğruya veya dolaylı olarak taahhüde giremez, komisyonculuk yapamaz' hükmü yer almaktadır. Büyükşehir Belediyesinin, Belediye meclis üyesi ve büyükşehir belediye başkanı eşinin yöneticisi olduğu yerden mal ve hizmet alımı yapması 5393 sayılı kanunun 28. Maddesine aykırıdır."
ALIMLAR YASAYA AYKIRI
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 3/ a maddesine göre tarım ve hayvancılıkla ilgili ürünlerin doğrudan üreticiden veya ortaklarından ihalesiz olarak satın alınabilmesi için alımı yapacak kuruluşun kuruluş amacı veya mevzuatı gereği söz konusu ürünleri işlemek, değerlendirmek, iyileştirmek veya satmak üzere kurulmuş olması veya yasal olarak bu işle görevlendirilmiş olması gerekmektedir. Enginar alımı bu madde hükmüne girmemektedir.
HAKSIZ MENFAAT SAĞLANDI
Bilirkişi ayrıca onay aşamasında ihale onayını veren makam tarafından ürünlerin nereden alınacağının işaret edildiği öne sürdü. Böylece gerçekçi bir piyasa araştırmasının yapılmadığını, şeffaflık ve rekabet koşullarının oluşmadığını belirten bilirkişi böylece alım yapılan birliklere haksız menfaat sağlandığı yönünde görüş belirtti.
İHALESİZ ALIM YAPILDI
Raporda ayrıca alımı yapılan ürünlerin usulsüz olarak 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 3/a maddesine göre istisna hükümlerinden yararlanmak suretiyle ihalesiz alındığına dikkat çeken bilirkişi, bu alımla ilgili alım izninin veren şube müdürü ile söz konusu yazıyı uygun görüşle imzalayan daire başkanı ve genel sekreter yardımcısı adına onaylayan dönemin genel sekreterinin de sorumlu olduğuna işaret etti. Bilirkişi ayrıca kooperatiflerden yapılan alımlarda sadece bir kooperatiften teklif alındığını, yaklaşık maliyet ve ihalenin de bu teklife göre yapıldığına dikkat çetki. Raporda Büyükşehir Belediyesinden istenen evrakların ekiplerin deprem bölgesinde olduğu gerekçe gösterilerek rapor tarihi itibariyle kendilerine sunulamadığını bu nedenle de toplam kamu zararı tutarının tespit edilemediği ifade edildi.