Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 108 sanık hakkında çeşitli suçlardan 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 19 bin 680 yıl hapis cezası istendi. İddianamede 37 maktul ve 2 bin 676 mağdur yer aldı. Sanıkların tamamı yaşanan olayları, başlamasında ve devamında sorumlu düzeyde organize etmekle ve örgütün talimat bütünlüğü içerisinde şiddeti sokak olayları şeklinde ülke geneline yayıp terör olaylarına kitlesel boyut kazandırmakla suçlandı. Örgüt yöneticisi olmakla da suçlanan sanıklar, tüm suçlardan da ayrı ayrı sorumlu tutuldu.
Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuklu sanıklardan HDP eski Eş Genel Başkanlarından Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, HDP'li Gülten Kışanak tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, tutuklu Sebahat Tuncel ve tutuklu Ayla Akat Ata mahkeme salonunda hazır bulundu. Mahkeme başkanının kendisine söz vermesi üzerine Demirtaş tutuklu bulunduğu Edirne'deki cezaevinden duruşmaya bağlanarak, "Bir gün mutlaka devran dönecek" dedi.
MAHKEME HEYETİNİ HEDEF ALDI
Mahkeme heyetini hedef alan Demirtaş, "Görülen bu kumpas davasının hesabını hukuk önünde sizden soracağız. Hiçbir şekilde bu davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Siz bizi burada tutarak bu devleti felakete sürüklediniz. Siz hala gelen giden evrakları bile saklıyorsunuz. Biz ne kadar siyasetçiysek siz yargıçlar da bir o kadar siyasetçisiniz. Seçime 33 gün kala o kürsüden seçime müdahale etmemize engel olmanıza sessiz kalmayacağız. Bu dosyaya sahte deliller koyduğunuz için kumpasçısınız. Sizin bizi suçlama hakkınız yoktur. Vicdanen de ahlaken de suçsuzuz biz. Vereceğiniz cezada hasbelkader vereceğiniz indirim de umurumda değil. Sizinle o salonda bağımsız mahkemeler önünde çatır çatır hesaplaşacağız, gerisi sizin bileceğiniz iş" diye konuştu.