Bozdağ, Ankara 2 Nolu Barosu'nun, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla Altındağ Kültür Sarayı'nda düzenlediği iftara katıldı.
Deprem bölgesindeki illerden avukatların da davet edildiği iftardaki konuşmasında Bozdağ, Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle bu yıl ramazanın buruk yaşandığını söyledi. Depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır ve yaralılara şifa dileyen Bozdağ, "Vefat eden insanlarımızı geri getirme gücümüz yok. Bu güç sadece yüce Allah'a aittir. Ama kalan emanetlerine, yakınlarına ve bu felaketten kurtulan her bir insanımıza sahip çıkmak, onların yaralarını sarmak, onlara daha iyi yaşam imkanı sunmak hepimizin aziz milletimize şeref borcudur." diye konuştu.
Türkiye'de hukuk devletinin güçlendirilmesi ve yargıya güvenin arttırılması için yargının tüm unsurlarının el birliğiyle çalıştığını vurgulayan Bozdağ, avukatların yargı sisteminin en önemli parçalarından biri olduğunu belirtti.
Avukatlar Günü'nü kutlayan Bekir Bozdağ, Türkiye Yüzyılı hedeflerinden biri olan Cumhuriyetin ilk sivil ve demokratik Anayasası için çalıştıklarını, bu Anayasa'da tıpkı hakim ve savcılar gibi avukatların da hukukunu teminat altına alan düzenlemelerin yer alacağını bildirdi.
Düzenlemenin ardından Anayasa'dan aldıkları güçle avukatların, daha güvenceli bir çalışma ortamına kavuşacaklarını ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Anayasa'da savunma hakkını müstakil bir başlık olarak düzenleyeceğiz. Temel haklar içerisinde hak arama hakkı ve savunma hakkı da olacak. Müstakil olarak bunu orada düzenleyeceğiz. Çünkü hak aramak kutsaldır. Hak arayanın hakkını aramasına yardımcı olmak, savunmaya ihtiyacı varsa savunmasını yapmak da kutsal bir vazifedir. Anayasa'da bu köklü reformu yeni dönemde yapmanın mücadelesini vereceğiz. Bunu birlikte başarmak için gayret edeceğiz.
Yeni dönemde avukatlık yasamızı da baştan sona yenileyen tarihi bir reform yapacağız. Yeni bir avukatlık kanunu çalışmasını, Adalet Bakanlığı olarak daha önce tamamlamıştık. Ancak neticeye götüremedik. Şimdi yeni komisyonumuz çalışıyor. İnşallah seçimden sonra barolarınızla işbirliği içerisinde avukatlık yasamızı yenileyeceğiz. Çağın ihtiyaçlarına, Türk yargısı ve adaletinin ihtiyaçlarına uyumlu bir avukatlık kanununu yürürlüğe koyacağız."
"ADLİ YARDIM UYGULAMALARINI BİRLEŞTİRECEĞİZ"
Bekir Bozdağ, hukuki himaye sigortasına ilişkin düzenlemeler yapacaklarını, tarihi bir reform olarak gördükleri bu çalışmayı çok önemsediklerini söyledi.
Adli yardım sistemini de düzenleyeceklerini bildiren Bozdağ, adli yardım uygulamalarını birleştireceklerini kaydetti.
Bozdağ, şöyle konuştu:
"İki, üç ayrı adli yardım anlayışını ortadan kaldıran, adli yardımı tek elden dağıtan ve toplumda adli yardıma ihtiyacı olan her bir vatandaşımıza adli yardım veren bir sistem getireceğiz. Hukuk devletine ve adalete olan güveni tesis etmek için adli yardımdan yararlanma ihtiyacı olan vatandaşlarımıza bu hakkı vermemiz lazım. İmkanı olan kendi tutacak ama imkanı olmayanların da Hazine desteğiyle hukuk yardımından yararlanmasının yolunu açacağız ve bunun kapsamını da alabildiğine genişleteceğiz."
Bozdağ, gelecek dönemde ceza yargılamasında avukatla temsil oranını arttıracak adımlar atma kararı aldıklarını, bazı davaların avukatla takibini zorunlu hale getireceklerini, böylece savunma hakkının doğru kullanılmasını sağlayacaklarını söyledi.
Bekir Bozdağ, Noterlik Kanunu'nun da değiştirileceğini, noter olma şartlarını çağın ihtiyaçlarına göre düzenleyeceklerini, noterlerde istihdam edilecekler konusunda düzenlemeler yapacaklarını bildirdi.
İSRAİL'İN MESCİD-İ AKSA'YA SALDIRISI
Bekir Bozdağ, İsrail'in Kudüs'te, İslam aleminin kutsalı olan Mescid-i Aksa'ya yaptığı silahlı baskını lanetlediğini belirterek, "İsrail hükümetini bu eşkıyalık, bu terör saldırısı nedeniyle kınıyor ve telin ediyorum. İsrail'i uluslararası hukuk ve insan haklarını hiçe sayan bu eşkıya adımlarını derhal durdurmaya davet ediyorum." dedi.
Hiçbir saldırının, Mescid-i Aksa'nın hukuki statüsünü değiştiremeyeceğini vurgulayan Bekir Bozdağ, "Hangi metne, kim, ne imza atarsa atsın bu statü Müslümanların gönlünde, vicdanında, imanında yer alan bir statüdür. Bu statüye, Birleşmiş Milletler de başka güçler de dokunamaz, müdahale edemez." diye konuştu.
İnsan hakları örgütlerine de seslenen Bozdağ, şunları söyledi:
"İsrail ibadet için camiye toplanan Müslümanlara kurşun yağdırırken, insan haklarını ayaklar altına alırken siz neredesiniz? Bir cümle kurmaya, lanet etmeye gücünüz yok mu? İbadetini yapan insanlara kurşun yağdırmak, din ve vicdan hürriyetini ihlal etmektir. Sizi kınıyoruz, telin ediyoruz. Müslümanların memleketine, kutsallarına saldırı olduğu zaman insan hakları yok. Kur'an-ı Kerim'imize, şanlı bayrağımıza saldırı olduğu zaman bunu ifade hürriyetinin farklı ifadesi olarak görüyorlar. Ama konu Türkiye'ye geldiğinde bambaşka bir tutum takınıyorlar. İncil yakılsa ne dersiniz? Başka bir ülkenin bayrağının yakılmasına polis nezaretinde izin verilse ne dersiniz? Sizin mabetlerinize böyle bir saldırı olsa ne dersiniz? Allah'ın izniyle bu saldırılar zaman içerisinde yok olacaktır. Mescid-i Aksa hür olacaktır. Yeniden orada ezanlar daha hür, daha gür okunacaktır. Orada Müslümanlar huzur ve güven içerisinde ibadetlerini yapacaktır. O günleri inşallah İslam alemi ve bütün insanlık görecektir."
Bozdağ, konuşmasının ardından, aralarında eski TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın da bulunduğu meslekte 50. yılını dolduran avukatlara plaket taktim etti.