Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür, bugün kaleme aldığı köşe yazısında, şu ifadeleri kullandı:
Altılı Masa'da sular durulmadan, uzun süredir masanın altında tutulan HDP nihayet CHP'li cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile Meclis'te görünür oldu.
Birçok konuda, en başta da kendi deyimleriyle "Kürt sorunu" dedikleri meselede anlaştıkları açıklandı.
Kılıçdaroğlu yeni çözüm önerisini şöyle açıklıyordu:
"Kürt sorunu dâhil bütün sorunların çözüm adresi TBMM'dir." Şaşırdık mı? Şaşırmadık tabii... Sorunu yaratan partinin sorunu çözemeyeceği belliydi ama nasıl oyalayacağı merak ediliyordu.
CHP'nin tek parti iktidarı döneminde başlatılan ret, inkâr ve asimilasyon politikalarıyla yok sayılan Kürtler, ilk defa Başkan Erdoğan döneminde kimliklerine kavuşurken, dilleri üzerindeki yasakları kaldırılırken buna karşı çıkanların sözcülüğünü yapan CHP ve bugünkü adayı Kılıçdaroğlu, bula bula Baykal'ın yıllar önce dile getirdiği "Meclis'e getirin" modelini önerdi.
Meseleyi Meclis'te tartışıp çözeceklermiş...
Peki, terörü bir siyaset aracı olarak kullanan ve ABD emperyalizmiyle iş tutan PKK'yı nereye koyacağız?
Yıllarca şiddet ve terörle halkı sindiren, elindeki silahla masaya oturmak isteyen PKK yok mu yani?
Dahası HDP, PKK'ya sahip çıkmaktan, terör örgütünü "silahlı halk hareketi" olarak nitelemekten, hatta "Savaş politikalarını durdurun" demekten vaz mı geçti?
Sorunu böyle sunmanın siyasi göz boyacılıktan öte bir anlamı olmadığı çok açık. Madem bu meselenin çözümü bu kadar basitti, o zaman neden HDP'yi Altılı Masa'nın altında tuttunuz? Neden işe Meclis'ten önce Altılı Masa'da başlamadınız?
Akşener her defasında, "HDP'yi masaya getirirseniz kalkarım" diyordu.
Peki, masada Akşener'i ikna edemeyen ve sürekli krizlere muhatap olan Kılıçdaroğlu, Meclis'te nasıl ikna edecek?
Bunun olmayacağını o da biliyor.
Ama PKK destekli HDP'ye ihtiyaçları var, HDP'nin de PKK nedeniyle onlara ihtiyacı var. Çünkü PKK ve küresel güç merkezleri de bölgede çok sıkıştı ve başka çareleri kalmadı. Erdoğan gitsin de ne olursa olsun noktasındalar. Bir anlamda ABD Başkanı Biden'ın projesi hayata geçiriliyor.
Peki, bu gizli kapaklı ilişkinin ülkeye bedeli ne olacak?
Silah bırakmayan, terörden vazgeçmeyen ABD destekli PKK'nın yarın o bölgede neler yapacağını Altılı Masa düşünmese de vatandaş düşünüyor. Aşağıdaki araştırma bunu gösteriyor.
***
7 YARDIMCILI SİSTEME HALK NASIL BAKIYOR?
Edar araştırma şirketi, Mart 2023 Politik Gündem başlığıyla sadece üç sorulu bir araştırma yaptı. Eda Serbest yönetiminde 12 bölgede 21 şehirde 1870 kişiyle yüz yüze yapılan anket, son dönemde çok tartışılan 7 cumhurbaşkanı yardımcılı, her partiye en az bir bakanlık pazarlıklı ve gizli HDP hesaplı bir yönetime, sokaktaki insanın nasıl baktığını ve algıladığını ortaya koyuyor.
İlk soru: "Millet İttifakı'nda yer alan bütün parti başkanlarının başkan yardımcıları olması sizce Türk demokrasisine uygun bir yaklaşım mı?"
Yüzde 53.7 hayır. Yüzde 36.1 evet. Yüzde 10.2 kararsız
İkinci soru: "Millet İttifakı seçimi kazandığı takdirde hükümet içerisinde sürekli olarak yönetim krizlerinin yaşanılacağını düşünüyor musunuz?"
Yüzde 55.3 evet. Yüzde 37.2 hayır. Yüzde 7 kararsız.
Üçüncü soru: "Cumhurbaşkanlığı seçiminde HDP'nin Kılıçdaroğlu'nu desteklemesi karşılığında HDP'ye kamuoyundan gizli birtakım vaatler verildiğini düşünüyor musunuz?"
Yüzde 52.5 evet. Yüzde 34.9 hayır. Yüzde 12.6 kararsız.
Özellikle kriz çıkma olasılığı ve HDP konusunda vatandaşın düşüncesi, dikkate değer.