Son dakika haber... Çanakkale Zaferi'nin 108. yıl anma gününde, tarihi bir açılış daha gerçekleştiriliyor. Seddülbahir Kalesi ve Gelibolu – Eceabat Devlet Yolu Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla açılıyor. Başkan Erdoğan törende önemli açıklamalarda bulundu.
Başkan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Yaşadığımız nice badireyi yine aynı şekilde birliğimizden, beraberliğimizden, kardeşliğimizden aldığımız güçle aştık. Ölenleri ebedi aleme yolcu ettik. Şimdi bir yandan enkazları kaldırıyor, bir yandan geçici barınma merkezlerinin hazırlıklarını sürdürüyor, bir yandan da kalıcı konutların inşasına başladık, başlıyoruz. İnşallah bir yıl içinde şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmış, depremzede vatandaşlarımızı yuvalarına kavuşturmuş olacağız.
Tüm bunlarla beraber ülkemizi her türlü afete, tehdide karşı daha güçlü şekilde hazırlayacak çalışmaları da yürütüyoruz. Türkiye'yi milletimizin her bir ferdini güvenli, huzurlu, müreffeh bir geleceğe kavuşturma yolundaki mücadelesinden alıkoyacak engelleri, bahaneleri birer birer ortadan kaldırıyoruz.
Dünyanın yaşadığı krizlerin önümüze çıkardığı fırsatları değerlendirebilmemiz için ihtiyacımız olan tek şey istikrar ve güven iklimine sıkı sıkıya sahip çıkmaktır. Bunu başarırsak Allah'ın izniyle hedeflerimize ulaşmamızı kimse engelleyemez.
Bundan 108 yıl önce Çanakkale geçilmez diyerek dünyanın en büyük ordularına göğüslerini siper eden kahramanlarımızın aziz hatıraları yüreklerimizde tüm canlılığıyla yaşıyor. Sadece Türk tarihini değil, dünya tarihini de değiştiren bu zafer, milletimizin en zor şartlarda bile neler yapabileceğinin ispatıdır. Devrin en büyük deniz ve kara gücünü oluşturan ordulara karşı Nusret Mayın Gemisi ile denizde, Anadolu'nun dört bir yanından gelerek Çanakkale'de saf tutmuş Mehmetçik'le karada destan yazdık.
Bu mücadelenin dünyada pek az eşi benzeri vardır. Rahmetli Mehmet Akif, kalemiyle değil, adeta kalbiyle yazdığı o eşsiz şiirinde bu savaşı, "Şu boğaz harbi nedir, var mı dünyada eşi. En kesif orduların yükleniyor dördü beşi" diye anlatıyor. Hiç şüphesiz bu aynı zamanda en büyük insan kaybını yaşadığımız savaşımızdır.
Yine Mehmet Akif'in, "Yaralanmış tertemiz alnından, uzanmış yatıyor. Bir hilal uğruna ya rab, ne güneşler batıyor" ifadesiyle tarif ettiği bu kayıpların hüznü hala yüreklerimizdedir. Çanakkale Zaferi milletimize önce milli mücadelemizi verme ve başarıya ulaştırma, ardından bu topraklardaki son devletimiz Cumhuriyetimizi kurma şevkini aşılamıştır. Ülke ve millet olarak bize son dönemde karşılaştığımız sınamaların üstesinden gelme cesaretini ve azmini veren saiklerin başında da Çanakkale Zaferi geliyor.
Terörden sokak olaylarına, vesayet girişiminden darbe teşebbüslerine, milletimizin iradesini gasbetmeye yönelik saldırılar karşısında verdiğimiz tüm mücadelelerde Çanakkale kahramanlarını örnek aldık. Bugün de ekonomiden doğal afetlere, tüm bunlara, yaşadığımız her sıkıntıda Çanakkale ruhunu hatırlıyor, oradan aldığımız feyzle mücadelemizi yürütüyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonunu, üzerine inşa ettiğimiz temelin en sağlam taşlarından biri de Çanakkale'de yedi düvele karşı kazandığımız zaferdir.
Şu anda bizler görüyorsunuz bir açık hava müzesindeyiz. Burası Seddülbahir. Ben gerek bakanımıza gerek saygıdeğer hocamıza ve ekibine özellikle çok çok teşekkür ediyorum. 10 yaşından 100 yaşına kah ordu olduk, kah tek başına canlar verdik, her taşına dünya şahit. Yılmadık, yılmayacağız. Bugün 108 yıl sonra bir kez daha şehitlerimizin aziz hatıralarını yad etmek, istiklalimize ve istikbalimize bağlılığımızı haykırmak için buradayız, Çanakkale'deyiz. Tarihe saygı duymak ve hatıraları yaşatmak, bunların sembolleri olan eserlere sahip çıkmayı gerektirir. Biz de Çanakkale Zaferi'ni kazandığımız yerlerdeki şehitliklerimizi ayağa kaldırarak, emanetleri koruyarak, kültürel mirası ihya ederek, ecdada saygımızın gereğini yerine getiriyoruz.
Bölgedeki çalışmaları daha derli toplu yürütmek için 2014 yılında Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nı biz kurduk. Faaliyete geçen Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi, çok sayıda restorasyon projesi, çevre düzenlemesi, kurulan müzeler ve verilen pek çok hizmet sayesinde bölgeyi ecdadın hatırasına yakışır bir görünüme kavuşturduk. Seddülbahir Kalesi restorasyonu da bu çalışmalardan biridir. Az önce de ifade edildiği gibi Valide Turhan Sultan tarafından 3,5 asır önce boğazın girişinde inşa ettirilen Seddülbahir Kalesi ve karşısındaki Kumkale, Çanakkale Savaşı'nda da önemli rol oynamıştır. Düşmanın ilk saldırdığı ve en son ayrıldığı yer olan bu kalenin açık hava müzesi olarak ziyarete açılmasını fevkalade isabetli olarak görüyorum.
Geçmişini bilmeyenin geleceği kuramayacağı gerçeğinden hareketle evlatlarımızın Çanakkale Zaferi'ni kazandığımız yerleri mutlaka görmeleri, buradaki manevi havayı teneffüs etmeleri gerektiğine inanıyorum.
Çanakkale'de sadece tarihin bize emaneti olan eserlerimize sahip çıkmakla kalmıyoruz. Bunun yanında bugün açılışının birinci yılına eriştiğimiz 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu başta olmak üzere pek çok eserle şehrimizi ve bölgeyi geleceğe hazırlıyoruz. Sadece şu Çanakkale Köprüsü, bölge için bir destandır. Eğer geçmişi hatırlarsak şu boğazın her iki tarafına zaman olurdu geçemezdik, zaman olurdu 24 saati bulurdu, o sıkıntıları yaşadık. Bunları iyi biliriz. Yine burada Çanakkale şehitlerini anmaya geldiğimiz zaman arabalılarla vesaire geçene aşk olsun. Geçerdik, geçemezdik öyle günler yaşadık. Şimdi artık köprümüzle bunların hepsi ortadan kalktı. Tasarımı ve mühendisliğiyle abide bir eser olarak ülkemize kazandırdığımız 1915 Çanakkale Köprümüzle Marmara Bölgemizi çepeçevre saran otoyol ağını birleştirdik. Daha önce saatler süren yolculuğu 6 dakikaya indirdiğimiz bu köprümüzü bir yılda iki milyona yakın araç kullandı.
Böylece ülkemizin en yoğun insan ve yük hareketliliğine sahip bölgesine asırlar boyunca hizmet edecek bir soluk borusu kazandırdık. Marmara Denizi'nin iki yakasını, İstanbul Boğazı'ndaki üç köprü ve bir tünel yanında Çanakkale Boğazı'ndaki bir köprüyle birleştirerek bölgede oluşturduğumuz potansiyelinin somut sonuçlarını şimdiden alıyoruz. Dar bir alana sıkışan ekonomik, ticari, turistik hareketlilik, geniş bir sahaya yayılmaya, ülkemizin tamamına katma değer kazandırmaya, milletimize iş ve istihdam olarak yansımaya başlıyor.
ULAŞIM 25 DAKİKAYA DÜŞÜYOR
Biraz sonra canlı bağlantıyla katılacağımız Gelibolu-Eceabat bölünmüş yol projesi, bölgenin ulaşım altyapısı standartlarını daha da yükseltecektir. Çanakkale'nin Avrupa Yakası'nda tarihi yarımadaya ulaşımı kolaylaştıracak 47,5 kilometrelik bu projenin tamamlanan 32 kilometresini bugün hizmete açıyoruz. Yolla beraber biri 2560 metrelik, biri 644 metrelik, biri 1355 metrelik, biri 792 metrelik olmak üzere toplamda 5 bin 351 metre uzunluğunda 4 tünelin de açılışını bugün yapıyoruz. Bu yol, ulaşımı 45 dakikadan 25 dakikaya düşürerek tarihi alana giden ziyaretçilere büyük kolaylık sağlayacaktır. Projenin inşasında bölgenin tarihi, arkeolojik ve tabii dokusunun korunmasına özel hassasiyet gösterilmiştir.
Bu yol sayesinde ülkemiz vakitten ve akaryakıttan yılda 161 milyon lira tasarruf edecek, ayrıca karbon emisyonunda 4 bin 500 tona yakın azaltım sağlayacaktır. Hep söylediğim gibi Türkiye'yi geliştirecek, büyütecek, hedeflerine yaklaştıracak olan bu yatırımlardır.
Geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız eserlerin her birini Cumhuriyetimizin yeni asrı için hazırladığımız Türkiye Yüzyılı vizyonuna giden yapı taşları olarak görüyoruz. Şimdi bu altyapı üzerinde daha büyük hedefler, daha büyük zaferler için ileri atılmanın eşiğindeyiz. Ecdadın emanetine işte böyle sahip çıkılır. Ecdadın aziz hatırası işte böyle yaşatılır. Ecdada işte böyle layık olunur. Gelibolu-Eceabat Yolu'nun ülkemize, bölgemize, şehrimize, şehitliklerimize gelecek ziyaretçilerimize hayırlı olmasını diliyor, yapımında emeği geçenleri tebrik ediyorum. Çanakkale Zaferi'mizin 108'inci yıl dönümünde tüm şehitlerimize ve gazilerimize, onlarla birlikte depremlerde ve sellerde kaybettiğimiz vatandaşlarımıza tekrar Allah'tan rahmet diliyorum. Rabbim ülkemizi her türlü düşmandan, her türlü afetten, her türlü kazadan ve beladan muhafaza etsin diyorum.
TAHIL KORİDORUNUN SÜRESİ UZADI
Birleşmiş Milletlerle birlikte geçtiğimiz temmuz ayında imzalanmasını sağladığımız Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşmasıyla ilgili bir gelişmeyi dünya kamuoyuyla paylaşmak istiyorum. Bilindiği gibi Rusya ve Ukrayna'nın esir takaslarıyla birlikte savaştan sonraki en önemli uzlaşma konusu olan Tahıl Koridoru Anlaşması'nın süresi bugün itibarıyla bitiyordu. Her iki tarafla da yaptığımız görüşmeler sonunda 19 Mart'ta bitecek olan anlaşmanın süresinin uzatılmasını sağladık. Bugüne kadar 800'den fazla gemiyle 25 milyon ton tahılın dünya piyasalarına sevkini sağlayan bu anlaşma, küresel gıda tedarikinin istikrarı bakımından hayati öneme sahiptir. Anlaşmanın bir kez daha uzatılması konusunda gayretlerini esirgemeyen Rusya ve Ukrayna tarafları ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'ne teşekkür ediyorum.
4 ADET TÜNEL YER ALIYOR
Tamamlanan kesimde tek tüplü inşa edilen 2 bin 560 metrelik T-1 tüneli, 644 metrelik T-1A tüneli, 1355 metrelik T-2 tüneli ve 792 metrelik T-3 tüneli olmak üzere toplam 5 bin 351 metre uzunluğunda 4 adet tünel yer alıyor.
ÖNCEDEN TEK YOL OLARAK HİZMET VERİYORDU
Daha önce tek yol olarak hizmet veren yol, bölünmüş yol standardına yükseltilerek Havsa- Uzunköprü- Keşan- Gelibolu- Eceabat- Çanakkale koridorunu tamamlayacak.
TARİHİ YARIM ADAYA GÜVENLİ VE KONFORLU BAĞLANTI
Gelibolu- Eceabat yolu ile 1915 Çanakkale Köprüsü'ne, çok sayıda şehitlik, anıt, yazıt ve siperlerin bulunduğu Türkiye'nin ve milli değerlerin dünya kamuoyuna tanıtımı açısından önem arz eden Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanı'na hızlı, güvenli ve konforlu bağlantı sağlandı.
BÖLGENİN DOKUSU KORUNDU
Proje kapsamında inşa edilen tünellerle doğal, tarihi ve arkeolojik sit alanları ile bölgenin dokusunun korunması sağlandı.
SEYAHAT SÜRESİ 25 DAKİKAYA DÜŞTÜ
Proje ile mevcut güzergahta 900 metre kısalırken, seyahat süresi 45 dakikadan 25 dakikaya düştü.