İYİ Parti ile CHP arasındaki kriz artık saklanamaz şekilde günyüzüne çıktı. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özlale, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 'Aday 13 Şubat'ta belirlenecek' açıklamasını televizyondan öğrendiklerini ve bu durumun kendilerini rahatsız ettiğini söyledi. Özlale, Kılıçdaroğlu'nun adaylığının dayatılması ihtimaline de "Biz onay makamı olmayız." sözleri ile kapıları kapattı. Özlale'nin açıklamaları arasında, Cihan Paçacı'nın istifası ile ilgili de çarpıcı ifadeler yer aldı. Özlale, "Cihan Bey, 6'lı Masa toplantısı yapılacağı günkü açıklamaların, partimize ve Genel Başkanımıza zarar verdiğini düşünerek kendi iradesiyle görevinden istifa etti. Bu bizi çok üzdü. Fakat biraz geriye gidelim, '6'lı Masa Kemal Bey'i aday göstermezse o masa dağılır' diyen Sayın Bülent Kuşoğlu aynı mekanizmayı çalıştırmadı. Belki esas kriz oradaydı. " dedi.
İYİ PARTİ-CHP KRİZİ DERİNLEŞİYOR
CHP ile İYİ Parti arasındaki gerilim artık saklanamaz boyutlarda. İYİ Parti'nin Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın adaylığını desteklemesi, Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendi adaylığında diretmesi iki partiyi sık sık karşı karşıya getiriyordu. Sular durulur gibi olurken Kılıçdaroğlu'nun, 'Adayı 13 Şubat'ta açıklayacağız' sözleri ortalığı yeniden karıştırdı. İYİ Parti, bu açıklamanın kendilerinden habersiz ve maksatlı yapıldığını farklı ağızlardan deklare etti. Son olarak İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özlale'nin açıklamaları 6'lı masada giderek derinleşen krizi gözler önüne serdi.
ÖZLALE: TELEVİZYONDAN ÖĞRENDİK
"6'lı Masa'nın adayını henüz belirlememesi çok eleştiriliyor. Kemal Kılıçdaroğlu bir tarih ortaya attı ve 13 Şubat'ta adayın belirleneceğini söyledi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?" şeklindeki soruya yanıt veren Özlale, "Bizim Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi meselesinde, bunun 13 Şubat'ta belirleneceğine dair bilgimiz yok. Bunu Kemal Bey'in TV açıklamasından öğrendik. Bu konuda resmi olarak gelmiş bilgi yok. 12 gün içinde adayın nasıl belirleneceği, halkın iradesi dikkate alınarak, uzlaşı içinde nasıl belirleneceğine dair, nasıl yol izlenecek, o konuda şu anda çok somut bir şey yok." ifadelerini kullandı.
"BİZ KAZANACAK ADAY İSTİYORUZ"
Ekonomim tarafından Kemal Kılıçdaroğlu isminin adaylığının öne çıkması ile ilgili düşünceleri de sorulan Özlale, "İki tane belediye başkanının önerilmesi halinde biz buna hayır demeyeceğimizi söylüyoruz. Biz kazanacak kişinin aday gösterilmesini istiyoruz. Mansur Yavaş veya Ekrem İmamoğlu'na aynı mesafedeyiz." dedi. Özlale, kendi adaylarını çıkaracakları yönündeki iddianın gerçeği yansıtmadığını belirterek, İmamoğlu ve Yavaş ismini bir kez daha vurguladı, "İYİ Parti en baştan beri söylüyor, anketlerde iki belediye başkanı öne çıkıyor. 'Bunlar gelirse itiraz etmeyeceğiz' dedik. İYİ Parti, hem genel başkanını aday göstermeyerek, hem de iki tane yüksek oy alan belediye başkanından herhangi birisine itiraz etmeyeceğini söyleyerek üzerine düşenin fazlasını yaptı." ifadelerini kullandı.
"KILIÇDAROĞLU VE KUŞOĞLU'NUN AÇIKLAMALARI BÖYLE BİR NİYETİ SORGULATIYOR
Adayın belirlenmesinin 12 güne sıkıştırılmasını doğru bulmadığını ifade eden Özlale hayli dikkat çeken ifadeler kullandı:
Masayı dağıtmamak için elimizden gelen her şeyi yaptık. Biz 6'lı Masa'nın en sadık üyesiyiz. Buna şüphe yok.
Üstelik daha önce de söylediğim gibi, bizim bu süreçle ilgili 13 Şubat'a kadar adayı nasıl belirleneceğine dair, hangi yöntemle belirleneceği, süreç nasıl gelişecek hiçbir bilgimiz yok. Biz de bunu canlı yayından öğrendik. İkinci nokta da önemli 6'lı Masa rolü yönünden.
CHP Genel Başkanı'nın adaylığı ile ilgili hiçbir soru işaretim yok. Fakat adaylığın 12 gün sıkıştırılması ve Bülent Kuşoğlu'nun açıklamasını birleştirdiğinizde daha baştan böyle bir niyetin olduğunu sorgulatıyor. Bizim itirazımız bu yaklaşıma. Gerçekten 6'lı Masa aylar öncesinden Kuşoğlu'nun dediği gibi, "Kemal Bey'in adaylığı olmazsa dağılır" şeklinde ilerlediyse ve bize sadece 12 günde 'Ortada zaten bir aday var' diye zaman dayatması getiriyorlarsa, Bülent Kuşoğlu açıklamalarıyla sürece baktığınız zaman, yaklaşımın bizim kabul etmediğimiz yaklaşım olduğu söyleyebiliriz. Bu, Kemal Bey'in adaylığını kabul edip etmemekten farklı bir şey. Ben yaklaşımdan bahsediyorum. Onay makamı olmadığımızı gösteririz diyoruz.
"BİZİM ADAYLARIMIZ BELLİ"
İYİ Parti'nin Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş isimlerinde ne kadar ısrarcı olduğu Özlale'nin açıklamalarında da görüldü. Özlale'nin, "Bizim adaylarımız belli, bunları dışarıda konuştuk. Ben, Buğra Kavuncu, Meral Hanım konuştu. İYİ Parti aday önerme konusunda sıkıntı çekmedi. Bunu hem 6'lı Masa'da hem dışarıda konuştuk. Bugün sokakta kime sorarsanız sorun, İYİ Parti'nin kimleri önerdiğini sorarsanız aynı cevabı alırsınız." sözleri İYİ Parti'nin ısrarını gözler önüne serdi.
CHP'YE BÜLENT KUŞOĞLU GÖNDERMESİ: ASIL KRİZ ORADA BAŞLADI
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı'nın 6'lı masa ile ilgili açıklamaları sonrası istifa ettiğini hatırlatan Özlale, CHP'li Bülent Kuşoğlu'nun, 'Kılıçdaroğlu aday olmazsa masa dağılır' sözlerine rağmen istifa etmediğini hatırlatarak isyan etti:
Bence 13 Şubat'ta açıklanmayabilir. Bir rahatsızlığımız daha var. Biz 6'lı Masa'nın ruhuna zarar verdiğini düşündüğü için, çok sevdiğimiz Genel Başkan Yardımcımız Cihan Paçacı'yı kaybettik. Cihan Bey, 6'lı Masa toplantısı yapılacağı günkü açıklamaların, partimize ve Genel Başkanımıza zarar verdiğini düşünerek kendi iradesiyle görevinden istifa etti. Bu bizi çok üzdü. Fakat biraz geriye gidelim, '6'lı Masa Kemal Bey'i aday göstermezse o masa dağılır' diyen Sayın Bülent Kuşoğlu aynı mekanizmayı çalıştırmadı. Belki esas kriz oradaydı. Düşünün burada biz geniş bir platformda herkesin benimseyebileceği Cumhurbaşkanı adayını belirleme çalışmalarına başladık. Orada Kemal Bey'in çok yakını, benim de saygı duyduğum Genel Başkan Yardıcısı Kuşoğlu, 'Masa dağılır' diye açıklama yapıyor. Bunun üzerine herhangi bir mekanizma çalıştırılmadı.
Bülent Bey'in, o açıklaması bizi çok üzen kızdıran bir açıklamaydı. Ne demek yani tam sürecin ortasında böyle bir açıklama yapmak. Biz de ondan sonra buranın bir noter makamı olmadığını söyledik.
Masaya geldiğimiz zaman herkes tercihlerini ortaya koymak zorunda. Gerçekten CHP o masayı Sayın Kuşoğlu'nun dediği gibi, Kemal Bey'in Cumhurbaşkanlığını onaylatmak için kurduysa, biz de onay makamı değiliz.