Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "2023'e Doğru Şehir Buluşmaları" programında yaptığı konuşmada, AK Parti'nin 20 senedir iktidar olduğu süreç içerisinde temel hareket noktalarının kimseyi geride bırakmamak ve ihtiyaç odaklı her türlü çalışmayı yapmak olduğunu söyledi.
AK Parti'nin millete, bu ülkenin vatandaşı olmanın gururunu yaşattığını düşündüğünü aktaran Yanık, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunu özellikle yurt dışına çıkan vatandaşlarımızdan dinlediğinizde çok daha etkili, çok daha böyle içinize dokunan hikayeler duyuyorsunuz. Bundan 20-30 sene önce insanlar herhangi bir yabancı yerde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan bahsettiklerinde karşılaştıkları muameleyle şimdi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduklarını ifade ettiklerinde karşılaştıkları muamele, hele mazlum coğrafyalarda, mağdur coğrafyalarda karşılaştıkları muamele çok farklı. Bize bakış çok farklı. Sayın Cumhurbaşkanı'mız şu anda mazlum coğrafyaların, mağdur coğrafyaların sırtlarını dayadıkları ve kendilerini emniyette hissettikleri kişi."
"ŞİDDET MAĞDURU KALMAYINCAYA KADAR MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ"
Yanık, Bakanlık çalışmaları ve Bursa'da yürütülen faaliyetleri anlatarak, şöyle devam etti:
"Tüm ülkemize yayılan kadın konukevlerinin üçü Bursa'da. Kadınları koruyan ve onları yeni bir hayata hazırlayan konukevlerimiz 20 yılda 11 bin 694 kadın ve 6 bin 43 çocuk olmak üzere toplam 17 bin 737 kişiye hizmet sundu. Bu arada şunu paylaşmak istiyorum, kadın konukevi ifadesi daha çok kadına yönelik şiddeti çağrıştıran ve buraya gelen her vatandaşımızın, her kadınımızın şiddet mağduru olduğu gibi bir algıyı oluşturuyor. Kadın konukevlerimizde hizmet alan kadınlarımızın yaklaşık yüzde 52'si, 53'ü barınma ihtiyacı için gelen arkadaşlarımız. Geriye kalan yüzde 47-48 gibi oran da şiddet mağduru için maalesef gelen ve beraberinde gelen çocuklar gayet tabii ki. "
Yanık, şiddete ilişkin yaklaşımlarının da "sıfır tolerans" olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Hiçbir şiddet mağduru vaka kalmayıncaya kadar bununla mücadelemizi aralıksız sürdüreceğiz. Bunu sağlayıncaya kadar özellikle aile içi şiddetle, kadına yönelik şiddetle mücadelemizi aralıksız sürdüreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın bu konudaki hassasiyeti, yıllardır siyasi hayatının en başından beri devam eden hassasiyeti, hem bizim AK Parti politikalarımızın çerçevesini belirleyici motivasyon sebebi olmuştur hem de bugün yaptığımız çalışmaların önemli desteklerinden birisidir."
"SEÇİMLERE GÜÇLÜ BİR BİÇİMDE HAZIRLANACAĞIZ"
Bu yıl "2023 Türkiye Yüzyılı" mottosuyla başlattıkları sürecin, Türkiye'nin dünya ölçeğinde söz sahibi olduğunu bütün açıklığıyla ortaya koyduğunu dile getiren Yanık, "Bu motto rastgele seçilmedi, 'kulağa hoş gelsin' diye de söylenmedi. Bizim için Türkiye Yüzyılı mottosu bir slogandan ibaret değil ve olmayacak. Türk siyasi hayatının belki de en önemli, en kritik seçimlerinden birisi 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak." diye konuştu.
Yanık, 14 Mayıs'ın Demokrat Parti'nin iktidara geldiği 1950'deki seçim tarihi olduğunu aktararak, şunları dile getirdi:
"Türkiye'de vesayet odaklarının desteklediği gruplar iki iktidara karşı 'devrim' demiştir. Birisi Demokrat Parti, birisi AK Parti iktidarlarıdır. Çünkü ikisi de milletten başka hiçbir destek, hiçbir güç odağına sırtını dayamamıştır. Çünkü her ikisi de güç ve vesayet odaklarına karşı mücadele ederek siyasette neşvünema bulmuştur. O yüzden sadece Türkiye'de iki siyasi gruba, iki siyasi partiye, iki siyasi partinin kazandığı seçimlere karşı 'devrim' yakıştırmasını yapmıştır vesayet odakları. Dediğim gibi birisi 1950 seçimleri, birisi de AK Parti'nin 3 Kasım 2002 zaferidir. 14 Mayıs da boşuna seçilmedi. Bugüne kadar sahip olduğumuz, edindiğimiz kazanımları daha geliştirerek, büyüterek ve Türkiye'yi dünyada daha iddialı bir ülke konumuna taşıyacak ikinci yüzyılı başlatacağımız bir adımı 14 Mayıs'ta atmak bir tesadüf değil. O yüzden bu seçimlere birlik içerisinde, beraberlik içerisinde, AK Parti teşkilatının bir ferdi olmanın gururu içerisinde, güçlü bir biçimde hazırlanacağız."