Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim tarihi için 14 Mayıs'ı işaret etmesinin ardından İngiliz merkezli The Economist dergisi algı operasyonlarını hızlandırdı. Türk bayrağının üzerinde Başkan Erdoğan'ın gölgesinin yer aldığı görseli manşetine taşıyan dergi, "Türkiye diktatörlüğün eşiğinde olabilir" ifadesini kullandı. Seçimlere ilişkin bir analiz kaleme alan dergi, muhalefet partilerine de çağrıda bulundu.
BAŞKAN ERDOĞAN VE TÜRKİYE'Yİ HEDEF ALDILAR!
Başkan Erdoğan'ı hedef alan dergide "Dışarıdan bakanlar, Recep Tayyip Erdoğan'ın bu hafta 14 Mayıs'ta yapılacağını söylediği Türkiye'deki cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine dikkat etmeli. Ülke felaketin eşiğinde. Seçimler yaklaşırken Erdoğan'ın davranışı, bugün son derece kusurlu olan demokrasiyi tam gelişmiş bir diktatörlüğe itebilir." ifadeleri kullanıldı.
MUHALAFETE ÇAĞRI: TEK ADAY ÜZERİNDEN UZLAŞIN
6'lı masaya ve diğer muhalefet partilerine de çağrıda bulunmaktan geri durmayan söz konusu yazıda, tek aday üzerinde uzlaşılması gerektiği ifade edildi. Analizde, "Anketler, muhalefetin en iyi adayın arkasında birleşmesi ve seçimin temiz geçmesi halinde, (Erdoğan'ın) cumhurbaşkanlığını dört ay içinde kaybedebileceğini gösteriyor." denildi.
CUMHUR İTTİFAKI'NDAN SERT TEPKİ
The Economist'in skandal manşetine İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Yine başladılar. The Economist, entelektüel açıdan tembel, sıkıcı ve kasıtlı bir cehalete dayalı Türkiye tasvirini yeniden piyasaya sürdü." diyerek tepki gösterirken, AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan ve MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, konuyla ilgili sabah.com.tr'ye özel açıklamalarda bulundu.
"TÜRKİYE KARŞITLIĞI HER ALANDA KENDİNİ GÖSTERİYOR"
AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın Batı'nın yüzyıllık planlarını yırtıp çöpe attığını belirterek, 14 Mayıs'ta yapılması planlanan seçimin önemine dikkat çekti.
Turan, şu ifadeleri kullandı:
"Bu seçimlerde Cumhur ittifakımızın karşısındaki muhalefet sadece 6'lı masa veya onun içerdeki gizli destekçileri değildir.
Özellikle ABD ve AB'de giderek yükselen bir Türkiye düşmanlığını görüyoruz.
Hedefin Recep Tayyip ERDOĞAN olduğunu söylemek saf dillik olur. Çünkü daha işbaşına gelmeden Biden'in "Türkiye'de muhalefeti örgütlemeliyiz" sözlerini ardından Avrupa'da başını Macron'un çektiği Türkiye karşıtlığı her alanda kendini gösteriyor. En son biliyorsunuz İsveç'te o çirkin eylem gerçekleştirildi.
Batı emperyalizmin medyası da boş durmuyor. Onların tezlerini çürüten, planlarını suya düşüren Cumhurbaşkanımızı karalamak, lekelemek ve itibarsızlaştırmak için böyle yayınlar yapıyorlar.
Peki neden Batılı güçler Türkiye'yi, Recep Tayyip ERDOĞAN'ı hedef alıyor?
Çünkü Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye onların egemenlik alanlarını tehdit ediyor, sömürdükleri kaynaklara çomak sokuyor, adaletsizliklere, haksızlıklara karşı hakkı hakikatı söylüyor, onların YÜZYILLIK PLANLARINI bir anda yırtıp çöpe atıyor.
Hatırlayın; Barış Pınarı Harekatımızla güneyimizdeki tampon devletçik kurma hayalleri yıkıldı. Doğu Akdeniz'de Türkiye yine onların planlarını bozdu. Karabağ'da bozdu. Libya'da bozdu.
"TÜRKİYE'NİN BAŞARILI UYGULAMALARI UYKULARINI KAÇIRIYOR"
Türkiye'nin askeri teknolojideki elde ettiği devrim niteliğindeki kazanımlar, milletimizin gururu olurken bir yerleri rahatsız ettiğini biliyorsunuz.
Özellikle silahlanma yarışında tekel olan Batılı ülkeler Türkiye'nin son teknolojide insansız araçlar üretmesi bu teçhizatın sahada başarılı uygulamaları onların uykularını kaçırıyor.
Pentagonun paralı trollerinin Türkiye'nin İHA, SİHA satışına engel olmak için ambargo uygulanmasını istemesi boşuna değildir. Saltanatlarının yıkılacağını bilen bu mihraklar yıllardır bu tür girişimleri hep akamete uğratmıştı.
Yıllardır enerji ve savunma sanayisinde dışa bağımlı olmamızın en büyük sebebi kendi imkanlarımızla, yerli ve milli projelerin her zaman çeşitli bahanelerle engellenmesi yatmaktadır.
Zaman zaman siyasi, zaman zaman ekonomik baskılarla bu girişimlerimiz hep askıda kalmıştı.
AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan
"TÜRKİYE BU SEÇİMDE ÇOK KESKİN BİR VİRAJA GİRİYOR"
Türkiye olarak, yorulmadan, ambargolara ve engellemelere rağmen 'istiklal ve istikbalimiz' için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Türkiye bu seçimde çok keskin bir viraja giriyor. Vatanı ve milleti için durmadan, gece-gündüz koşuşturanlarla yapılan her hizmeti geriye götürecek veya durduracak kesim arasında milletimiz seçim yapacaktır.
"TÜRKİYE'NİN İZLEDİĞİ BAĞIMSIZ POLİTİKALAR RAHATSIZ ETTİ"
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise sabah.com.tr'ye yaptığı açıklamada, Türkiye'nin izlediği bağımsız politikaların Batı'yı rahatsız ettiğini ifade etti. Akçay, Türkiye'nin kendi gündemiyle hareket ettiğini belirterek, "Türkiye bağımsız politikalar izliyor. Dış politikada çok etkili bir hale geldi. Bunların gündemiyle hareket etmiyor. Bu yüzden bu manşetleri atıyorlar" dedi.
The Economist'in Başkan Erdoğan ve Türkiye'yi hedef alan küstah kapağı
Akçay, şu ifadeleri kullandı:
"Bunlar diktatör görmemişler. Diktatörler bunların içlerinden çıkanlar. Her zaman yaptıkları bir şey bu. Bu Türkiye düşmanlığıdır. Ülkemize düşmanlığı Sayın Cumhurbaşkanı üzerinden yapıyorlar. Türkiye onların görmek istemediğinden çok daha fazla demokratik bir ülkedir. Hiç mi Türk basınını takip etmiyorlar anlamıyorum. Bunların ciddiye alınır bir tarafları yok.
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay
Zaten kendilerinin demokrasi ile insan hakları ile alakası olmadığı için… Türkiye kendi kontrollerinden çıktı. Türkiye kendi gündemine hakim oldu. Kendi gündemiyle hareket ediyor. Bunların gündemiyle hareket etmiyor. Bağımsız politikalar izliyor. Dış politikada çok etkili bir hale geldi. Türkiye her bakımdan ekonomi, dış politika, diplomasi, milli savunma, sanayi atılımları bakımından… Bunlar fesatlıklarından adeta kuduruyorlar. Bunun neticesidir. Biz ülke olarak çok sıkı bir birlik ve beraberlik içerisinde olacağız. Dikkatli olacağız, yolumuzda yürüyeceğiz."