22 Aralık 1914 tarihinde, Kafkas cephesindeki Rus tehdidini berteraf etmek isteyen Türk askeri 4 Ocak tarihine kadar süren ve tarihe Sarıkamış Harekatı olarak geçen destansı mücadelesini başlattı. Kısıtlı imkanlara rağmen Türk ordusunun vermiş olduğu şanlı mücadele dönemin Rus kaynakları tarafından bile itiraf edilmek zorunda kaldı.
RUS ÇARI'NIN ZİYARETİ TÜRK ASKERİ TARAFINDAN ADIM ADIM İZLENDİ
Rus Çarı 2. Nikolay'ın ordusuna moral vermek için Kafkas Cephesi'ne yaptığı ziyaret Türk Ordusu tarafından anbean takip edilmiş. Ramin Sadıgov tarafından kaleme alınan "Rus Kaynaklarına Göre Sarıkamış Harekatı" isimli makalede, Türk ordusunun, kısıtlı imkanlara rağmen nasıl bir istihbarat gücü olduğu şu sözlerle anlatılıyor: "Yalnız Çar'ın bu seyahati oldukça riskli bir zamanda gerçekleşti. Seyahatten bir hafta sonra Sarıkamış Harekâtı'nın başlaması bunun göstergesiydi. Hatta sonralar Rus ordusuna esir düşmüş Türk askerlerinin anlattıklarıyla riskin varlığı teyit edilmişti. Esir askerler Sarıkamış'a seyahati esnasında Çar Nikola'nın arabasının ormanlıkta mevzilenmiş Türk askerleri tarafından anbean izlendiğini aktarmıştı. (Maslovski 1933:74) Fakat emir olmadığından ateş açılmadığı, böylece Çar'ın büyük bir tehlikeden kurtulduğu kaydedilmişti.
TÜRK ORDUSU ENERJİK VE İNATLA SAVAŞIYOR
Yine aynı makalede Rus Letopis Voynı dergisi'ne atıfta bulunarak, Türk ordusunun enerjik ve inatla savaştığını vurguladığı belirtiliyor. Makalede harekatın ilk günlerinin bütün imkansızlıklara rağmen başarıyla sürdüğünü fakat şiddetli soğuğun ordunun operasyonel gücünü kırdığını Rus kaynaklarına dayandırarak şu sözlerle anlatılıyor: "Sarıkamış Harekâtı plan üzere 22 Aralık'ta başladı. IX. Kolordu Bardız, X. Kolordu, Oltu yönünde ilerledi. Oltu'da bulunan General Nikolay İstomin komutasındaki Rus birlikleri bölgeden püskürtüldü. 25 Aralık'ta büyük kayıplara rağmen IX. Kolordu Bardiz'i ele geçirerek kuzeyden Sarıkamış önlerine çıktı. (Şefov 2006: 499)
17 ve 29. Piyade tümenleriyle Bardız'a varan Enver Paşa aynı gün Sarıkamış üzerine saldırı emri verdi. Hızla ilerleyen Osmanlı ordusu ile Rus ordusu arasındaki çarpışmalar artık şehrin sokaklarında yapılır hale geldi. Üst üste hamlelerle şehre girmeği başaran Osmanlı ordusu 156. Yelizavetpol Piyade Alayı'nın kışlasını ve şehir tren garını ele geçirdi. (Eliseyev 2001: 58)
Fakat destek sağlamak için IX. Kolorduya yetişmesi gereken Hafız Hakkı bey komutasındaki X. Kolordu, Rusların Oltu yönüne intikal etmiş birlikleri tarafından oyalandı. (Korsun 1946: 34) Sonuçta iki gün geciken X. Kolordu, daha sonra Sarıkamış'a varmak için Allahuekber dağlarını aşmak zorunda kaldı. Fakat şiddetli soğuk ve kar fırtınasına yakalanan askerlerin çoğu dağda donarak hayatını kaybetti, birlikler zayıflamaya başladı. Dolayısıyla sıkıntılı ve meşakkatli bir yolculuk sonucu, X. Kolordu'dan sadece 3000 kişilik bir kuvvet Sarıkamış önlerine varabildi."
RUS VE ERMENİ ZULMÜ
Yine aynı makalede Rus askerlerinin ve Ermeni birliklerinin bölgedeki Türklere yaptığı zulümler şu sözlerle anlatılıyor :" Oysa bölgede yaşayan Müslüman-Türk halkına asıl vahşeti yapanlar, Çarlık ordusuyla birlikte hareket eden Ermeni gönüllü birlikleriydi. Nitekim onların katlettiği masumların bugün hala toplu mezarları bulunmaktadır.4 Zaten Rus kaynakları da harekât sırasında bölgedeki Ermeni köylerinden destek aldıklarını açıkça itiraf etmektedir. Örneğin, Armeyskiy Vestnik gazetesinde yayınlanan bir haberde, Sarıkamış yakınlarındaki dört Ermeni köyünden halkın, Rus komutanına giderek Türklere karşı savaşmak için kendilerine silah verilmesini talep ettiği, komutanın itiraz etmesi üzerine buldukları her türlü silahla Rus ordusunun safında savaşa katıldıkları bilgisi geçmektedir."