FETÖ'nün Türkiye imamı ve Fetullah Gülen'in ardından örgütün başına geçeceği iddia edilen firari örgüt yöneticisi Mustafa Özcan, FETÖ'nün yayın organında Necip Hablemitoğlu suikasti hakkında hazırlanan iddianameye yönelik konuştu. Fetullah Gülen ile birlikte 'cinayeti azmettirme' suçlaması ile yargılanacak olan 8 yıldır yurtdışında yaşayan firari Özcan, kendisini ve Gülen'i masum göstermeye çalışarak cinayetle bir bağlantılarının olmadığını öne sürdü.
ELLERİ TİTREYEREK KONUŞTU
Şimdiye kadar örgüt tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz hain darbe girişim, 17/25 Aralık süreci gibi eylemlerde sessiz kalan Özcan, ilk kez Hablemitoğlu dosyası hakkında konuştu. Boş bir odada nerede olduğunu gizlemek için kamera karşısına geçen Özcan, suikast iddianamesini okuduğunu etti. Elleri titreyerek konuşan, suçluluk psikolojisi ile devamlı kendisini kayda alan ve yanındaki kişilere bakarak çoğu zaman jest ve mimiklerini kontrol edemediği görülen Özcan'ın vücut dilinden yalan söylemeye çalıştığı yüzüne yansıdı. 8 yıldır Almanya Londra hattında sürekli yer değiştirerek saklanan ve Londra'da ultra lüks bir dairede yaşayan örgütün kasası Özcan, elebaşı Fetullah Gülen'in kast ederek "Ne hocamıza, ne bize böyle bir cinayet suçunu isnat etmek akıllarının köşesinden geçmediğini düşünüyorum. Ama üzerinden 20 sene geçmiş bir cinayeti şu anda hangi gerekçelerle hangi delillerle bize ve hocamıza isnat etme arzusu iştiyakı uyandı onu da bilemiyorum" dedi.
HAİN DARBE GİRİŞİMİNİ BİLE UNUTTU
Bank Asya yöneticisi firari Ali Çelik ile birlikte birçok şirketi perde arkasında yöneten borsa, finans, yer altı madenciliği ve inşaat işleriyle uğraşan Özcan, kendilerini iyi niyetli göstermeye çalışarak, örgütün gerçek yüzünü gören yüzlerce kişiye kumpas kuran, iftira atan ve 15 Temmuz gecesi 251 vatandaşı şehit eden hain örgütün, kendilerine karşı olan kimseye 'kötü niyet' beslemediğini öne sürdü. Enver Altaylı'nın eski şoförü, Eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın ve birçok ifade ve HTS raporlarına rağmen Enver Altaylı ile Hablemitoğlu hakkında görüşmediğini iddia eden Özcan, "Biz bu iddianameye giren, hocamızın, hizmetin aleyhinde olan hiç kimseye karşı değil öyle bir kötü niyet beslemek, medya diliyle bile hakaret etmediğimizi bütün dünya biliyor. Hablemitoğlu'yla alakalı da Enver Altaylı'ya hiçbir zaman gündemimiz olmadı" diye konuştu.
FETÖ ASAYİŞİN TEMİNATIYMIŞ
Kendisinin vaiz olduğunu ve ana misyonunun her türlü kötülüğe, fesatlığa, şer odaklarına ve şebekelerin giderilmesi için halka nasihat verdiğini söyleyen Özcan, adeta insanların aklıyla dalga geçmeye çalıştı. FETÖ elebaşı Gülen'i sık sık savunmaya çalışan Özcan, "Ben neden böyle bir cinayete iştirak edeyim ki. Hocamızın bütün faaliyetleri dünya kamuoyunda biliniyor. Ve sulhun, sükunun, her türlü emniyetin, asayişin teminatı olarak bilinen hocamız neden böyle bir isarda bulunsun ki? Bunlar tamamen önyargılı, mutlaka cinayeti işleyenleri kamufle etmek için bize uydurulmuş bir kılıf olarak görüyorum" ifadelerini kullandı.
"ENVER ALTAYLININ EVİNDE TALİMATI O VERDİ"
Suikast düğümüyle ilgili soruşturmayı Ankara Cumhuriyet Savcısı Zafer Ergün yürüttü. Hazırlanan 324 sayfalık iddianamede suikasttaki FETÖ organizasyonu ortaya koyuldu. İddianame FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, Mustafa Özcan ve Enver Altaylı hakkında 'Cinayeti azmettirme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, firari Levent Göktaş için ise 'Kasten öldürme' ve 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 8 yıla kadar hapis istendi. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski MİT mensubu Enver Altaylı'nın şoförü Nizamettin Afşar ise suikastle ilgili en önemli bilgileri veren isim oldu. Nizamettin Afşar ifadesinde "Enver Altaylı ve Mustafa Özcan 2002 yılı içerisinde Enver Altaylı'nın evinindeki bir buluşmasında mutfakta konuşmalarına şahit oldum. Mustafa Özcan Enver Altaylı'ya 'Necip ile ilgili konuyu Halil Şıvgın ile halledemedik, bu adam Hizmet Hareketine zarar veriyor, bu işi halletmemiz lazım' dedi. Enver Altaylı da 'evet hocam nasıl yardımcı olabilirim' dedi. Enver Altaylı 'cezaevinde bir arkadaşımız var yaklaşık onunda çıkmasına bir, bir buçuk yılı var, bana kalırsa onu bekleyelim ' dedi. Bunun üzerine Mustafa Özcan, 'bir, bir buçuk yıl bekleyemeyiz bunun için çok geç olur' dedi.