Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, 25 Kasım'da başlayan Bulgaristan ziyareti kapsamında katıldığı etkinlikleri ve temaslarını AA muhabirine değerlendirdi.
Ülkenin doğusunda Aytos, Varna, Şumnu ve Razgrad'ı ziyaret ettiğini söyleyen Erbaş, Bulgaristan'ın bölge müftüleri ile bir araya gelme fırsatı bulduğunu dile getirdi.
Erbaş, "Sayın Başmüftümüz Mustafa Aliş Haci ile Bulgaristan'da diyanet ve din hizmetleri daha nitelikli nasıl olabilir, bunun müzakerelerini yaptık." dedi.
2007'de başlamış bu sürecin devamı olarak Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları ile 9. İstişare Toplantısı'nı gerçekleştirdiklerini kaydeden Erbaş, şunları söyledi:
"Bir sonuç bildirgesiyle özellikle Balkanlar'da barış ve huzurun temini, özelde Balkanlar'da ama genelde bütün insanlık açısından barış ve huzurun temsil edilmesi noktasında din adamlarıyla dinin rolü konusunu merkeze alan bir toplantı yaptık. Bütün müftülerimiz burada görüşlerini ifade etti. Önemli maddelerin bulunduğu sonuç bildirgesini de bütün kamuoyuyla paylaştık."
"İLİM DÜNYASINA BÜYÜK KATKILAR SAĞLAMASINI UMUT EDİYORUZ"
Şumnu şehrinde tarihi Şerif Halil Paşa Camisi'nin yanındaki Nüvvab medreselerinin kuruluşunun 100. yılı münasebetiyle bir sempozyumun da açılışını yaptıklarını anlatan Erbaş, şu ifadeleri kullandı:
"Nüvvab medreselerinin hem Bulgaristan'da hem Türkiye'de, Anadolu'da ne kadar önemli ve büyük ilim adamları yetiştirdiğini biliyoruz. İnşallah bizim duamız, Nüvvab medreselerinden bundan sonra da nice ilim insanlarının yetişmesini ve sayılarının artmasını, talebelerinin sayısının artmasını ve daha da güçlenmesini, ilim dünyasına büyük katkılar sağlamasını umut ediyoruz."
Türkiye olarak Nüvvab medreselerine desteğin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Diyanet İşleri Başkanlığı olarak verilmesine gayret edeceklerini vurgulayan Erbaş, Başmüftü ile Türkiye'nin Sofya Büyükelçisi Aylin Sekizkök'ün de çalışmalarda emeğinin geçtiğini ve bundan dolayı herkese minnettar olduğunu dile getirdi.
"ÜLKEMİZİN KATKILARINI GÖRMEK BİZİM İÇİN İFTİHAR VESİLESİDİR"
Erbaş, Türkiye'nin Osmanlı döneminden kalan tarihi ve kültürel eserlerine verdiği öneme işaret ederek, "Biz her zaman nerede tarihimizle ilgili bir eser var onun yanında yer alıyoruz. İşte burada olduğu gibi hem TİKA hem Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı hem Türkiye Diyanet Vakfı ve sivil toplum kuruluşları olarak ülkemizde nerede bir ihtiyaç, bir mazlum, bir mağdur varsa hep onun yanında olmaya gayret ediyoruz." dedi.
Bulgaristan'ın 1989'da demokrasiye geçtiği günden bu yana çeşitli şehirlerde Türkiye'nin çok büyük faaliyetlerinin olduğunu vurgulayan Erbaş, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin tahrip olmuş camilerin, harap olmuş tarihi eserlerin restore edilmesinde, insanlığa hizmete kavuşturulmasında çok büyük desteği oldu. Bundan sonra da olmaya devam edecek. Sadece burada değil bütün şehirlerde, Balkan ülkelerinde, Orta Asya ülkelerinde hatta Afrika'nın en ücra köşelerine kadar ülkemizin katkılarını görmek bizim için iftihar vesilesidir. Biz tarihte olduğu gibi bugün de her zaman mazlumun, mağdurun yanında yer almış bir milletiz. Bu özelliğimizi de kıyamete kadar sürdürmeye niyetliyiz."