Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç, "Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından hazırlanan rapora göre, e-Devlet'in uygulamaları bütün ülkelere örnek olarak gösterildi. OECD ülkelere, artık bu modellere doğru gidin diyor" dedi.
Koç, Anadolu Ajansı'nın teknoloji podcast yayını "Cezeri'nin Odası"na konuk olarak katıldı.
Dünya çapında 3 milyon siber güvenlik uzmanına ihtiyaç olduğunu belirten Koç, "Milli Eğitim Bakanlığı ile bir proje gerçekleştirdik, Teknopark İstanbul'da siber güvenlik meslek lisesi açtık. Meslek lisesinden sonra bir üst kademe olan, Türkiye'de ilk defa siber güvenlik meslek yüksekokulu açıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi 'bu arkadaşlar ara eleman değil aranan eleman olacaklar'." diye konuştu.
Dr. Ali Taha Koç, Türk insanının günlük 7 saat 57 dakikasını internette geçirdiğini ve çok fazla miktarda veri ürettiğine dikkati çekerek, "Üstünlük, sosyal medyayı kullanmakta değil onu üretebilmekte. Bu dönüşümü sağlamamız gerekiyor. Türkiye'de çok güzel dijital oyunlar oynayan arkadaşlar vardı. Şu anda dijital oyun sektörünü domine ettik ve Türkiye'de birçok oyun atölyesi var. Birçok şirketimiz değerlendi ve dijital oyun pazarında üretmeye başladık. Bu noktada, kullanıcıdan üreticiye doğru bir geçiş var. Bütün dijital teknolojilerde üretime yönelmemiz gerekiyor." şeklinde konuştu.
"İSTEDİĞİMİZ AN 60 MİLYON KİŞİNİN KULLANABİLECEĞİ BİR ALTYAPIMIZ VAR"
e-Devlet uygulamasına dair bilgiler paylaşan Koç, OECD tarafından hazırlanan rapora göre, e-Devlet'in uygulamalarının bütün ülkelere örnek olarak gösterildiğini söyledi. Koç, "OECD ülkelere, artık bu modellere doğru gidin diyor. Biz gerçekten belli bir seviye atladık. Konut başvurularında 4,5 milyon başvuruyu bir hafta içinde alabildik. Böyle bir altyapıya sahibiz. İstediğimiz an 60 milyon kişinin kullanabileceği bir altyapımız var." dedi.
e-Devlet'in Super-App'lerin (süper uygulama) Super-App'i olduğuna dikkati çeken Koç, platformun 6 bin 800 hizmetin bir yerde toplandığı bir alan olduğunu söyledi.
Koç, e-Devletin adeta ön kapı olduğuna dikkati çekerek, "e-Devlet'te bir hizmetin en az 3 entegrasyonu oluyor. Mesela KYK başvurularında 20 tane entegrasyonumuz var. KYK'ya başvurduğunuz zaman tapunuzdan tutun da arabanıza kadar her şeyin bilinmesi gerekiyor ki belli bir puan seviyeniz oluşsun. Ona göre kredi ve yurtların çıkıp çıkmayacağı belli oluyor. Eğer biz 6 bin 800 hizmeti kurmuş olmasaydık bu entegrasyonları yapamazdık." değerlendirmesinde bulundu.
"DÜNYADA YEŞİL E-DEVLET OLMA YOLUNDA İLKLERDEN BİRİYİZ"
Yeşil e-Devlet olma yolunda attıkları adımlara değinen Koç, kullanıcıların e-Devlet'i her kullandıklarında çevreye daha az zarar verdiğini hissetmesi gerektiğinin altını çizdi.
Koç, "Hem kağıt hem bürokrasi hem gidip gelmede trafiğe girerek oluşturacağınız karbon emisyonlarından tasarruf ediyorsunuz. Vatandaşlarımız e-Devlet'i kullandıkça çevreye daha duyarlı oluyorlar. 2023'teki projemizle vatandaşlarımız e-Devlet kullandıkça ne kadar daha az karbon emisyonu harcadığının farkına varacak. Bu anlamda da dünyada yeşil e-Devlet olma yolunda da ilklerden biriyiz." diye konuştu.
Üretilen verileri değere dönüştürmenin önemine değinen Koç, bu konuda yapay zekanın çok önemli olduğundan bahsetti.
Koç, yapay zeka istihdamında 2025 yılına kadar 50 bin istihdam hedefi koyduklarına değinerek, "2030 yılına gelindiği zaman yapılan araştırmalara göre, 15,7 trilyon dolarlık bir yapay zeka ekosistemi olacak. Şu anda kullandığımız bütün aletlerin içinde mutlaka bir yapay zeka modülü olacak. Hedefimize göre gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 5'i yapay zeka tarafından karşılanacak." yorumunu yaptı.
YAPAY ZEKA 5-10 SANİYE ARASINDA TEŞHİS KOYUYOR
Şu anda Türkiye'de 275'e yakın yapay zeka girişimi olduğunun altını çizen Koç, e-ticaret ve oyun sektöründe olduğu gibi yapay zekada da "unicorn" olma olasılığı bulunan çok fazla firma olduğunu söyledi.
Hayata geçirdikleri Türk Beyin Projesi'nden bahseden Koç, çekilmiş beyin MR'larını anonimleştirerek yapay zekaya veri olarak sunduklarını ve yapay zekayı eğittiklerini belirtti.
Koç, bu proje ile sanal bir radyolog oluşturduklarına dikkati çekerek, "Bu sistemi Gazi Üniversitesi'nde canlı çalışan MR sistemine entegre ettik. Şu anda Gazi, Başkent ve Bursa Uludağ Üniversitelerinde beyin MR'ı çektirdiğiniz zaman sistem, radyolog daha görmeden 5 saniye ile 10 saniye arasında beyninizde bir sorun var mı yok mu söyleyebiliyor. Sabit bir veriden bir karar destek sistemi oluşturduk." şeklinde konuştu.