CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'de polisimizin şehit edildiği saldırıda devletin yanına durmak yerine terör örgütünden aldığı bilgilerle algı operasyonuna kalkıştı. PKK'nın silahlı kanadı HPG, Dilşah Ercan'ın PKK/YPG kıyafetleriyle videosunu yayınlandı. Mersin saldırısına katılmadığı söyleyen Ercan polisimize ve askerimize tehditler yağdırdı.
ÖZÜR DİLEMEK YERİNE ÖZÜR BEKLEDİ!
CHP'nin 'gazeteci' dediği Ercan'ın terörist kimliği bu videoyla tescillenirken Kılıçdaroğlu, "Bakın. Bizim listesimizdeki isim saldırgan değil. Özür dileyin' diyerek kendini kurtarmaya çalıştı. Ercan'ın saldırgan olmadığını bildiklerini söyleyerek PKK sözcülüğünü de misyon edinen Kılıçdaroğlu özür dilemek yerine özür bekledi, çamur ve yalan siyasetine devam etti
TERÖRİST ERCAN DA AYNI DİLİ KULLANDI
Mersin'de terör örgütü PKK tarafından polis evine yapılan alçak saldırıya kahramanca karşılık veren polislerden Sedat Gezer şehit oldu. Hain saldırı Türkiye'yi yasa boğarken CHP'nin teröristlere verdiği itibarı da ortaya koydu. İlk belirlemelere göre saldırıyı gerçekleştiren teröristlerden birinin Dilşah Ercan olduğu açıklanmış, Ercan'ın CHP'nin 2013'te hazırladığı Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda adının geçtiği ortaya çıkmıştı. Alçak saldırıdan iki gün sonra saldırıyı üstlenen PKK'nın silahlı kanadı HPG, Dilşah Ercan'ın olayda yer almadığını ve dağda 'görevi başında' olduğunu iddia etti. Terörist Ercan da dün yayımladığı bir dakikalık videoyla saldırıya katılmadığını söyleyerek Türkiye'ye küstah tehditlerde bulundu.
RAPORUMUZDAKİ KİŞİ SALDIRMAMIŞ DEDİLER AMA...
Bu videoyla CHP'nin 'gazeteci' dediği Dilşah Ercan'ın dağda silahıyla hazır bekleyen bir terörist olduğu tescillenmiş oldu. İki gün boyunca "Öldürülen teröristin DNA raporunu açıklayın" diyerek hükümete saldırarak algı operasyonu sürdüren Kılıçdaroğlu önceki PKK'nın silahlı kanadı HPG'nin ve terörist Ercan'ın kimliğini ifşa etmesinden sonra pişkinlikte bir seviye daha atlayarak çıktığı bir televizyon kanalında bu kez "Gördünüz, Saldırıyı gerçekleştiren kişi bizim raporumuzdaki kişi değil. Teröristin Dilşah Ercan olmadığını önceden biliyorduk ama dillendirmedik' diye akıllara ziyan bir açıklama yaptı.
Kılıçdaroğlu Aslında bir terörist olan Dilşah Ercan'ın 'tutuklu gazeteci' sıfatıyla diye partisinin rapor ettiği bir isim olduğu gerçeğini unutturmaya çalışarak algı operasyonunu sürdürdü.
TERÖR ÖRGÜTÜNÜ KAYNAĞI YAPTI DEVLETE SALDIRDI
Dilşah Ercan'ın saldırıyı yapan kişi olmadığını nereden öğrendikleri yönündeki soruya da "Ben şimdi kaynağını söylersem doğru değil. Bir süre sonra o bilgi geldi, devletin içinden. Devlette hala itibarlı insanlar var" diyerek yine çamur ve yalan siyasetine başvurdu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kılıçdaroğlu iki gün PKK'nın ipini bekledin. Bizi yine şaşırtmadın. Sizin bu devletle bir meseleniz var. Yapılan saldırıyı ilk önce adamların DEAŞ'a yıktı. Tutmayınca adamların "cinnet geçiren bir kadın polis" yalanına sarıldı. Derdiniz, ortağınız PKK'yı kurtarmak. 6'lı masada sıkıştın, PKK'ya sığındın, Yazıklar olsun..." demişti.