İstanbul'un Beşiktaş ilçesindeki Başkanlık Çalışma Ofisi, Gezi Parkı olayları sırasında Başbakanlık Çalışma Ofisi olarak faaliyet gösteriyordu. Çalışma Ofisini işgal etme girişimi nedeniyle 35 Çarşı grubu üyesi hakkında 2014 yılında dava açılmıştı. Davayı 29 Aralık 2015'te karara bağlayan 13. Ağır Ceza Mahkemesi, "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs", "örgüt" ve "izinsiz gösteri" suçlarından tüm sanıklar hakkında beraat kararı vermişti. Mahkeme 4 sanığa patlayıcı madde ve silah bulundurma suçlarından 5 ay ile 2,5 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezaları vermişti. Kararda, bir sanıkta 19 ses bombası ve 14 adet meşale ele geçirildiği, bir diğer sanıkta gaz fişeği ve gaz kapsülü ile Kore marka gaz el bombası bulunduğu belirtilmişti.
YENİDEN YARGILAMA
Yargıtay 18 Mart 2021'de Çarşı sanıkları ile Gezi olaylarını organize ve finanse ettiği öne sürülen Osman Kavala ve ekibi arasında irtibat bulunduğunu belirterek, bu davaların birleştirilip birleştirilmeyeceğine bakılmadan karar verilmesini bozma gerekçesi yapmıştı. Yargıtay'ın bozma kararının ardından yeniden yapılan yargılamada iki dava önce birleştirildi. Ancak mahkeme 21 Şubat 2022'de Gezi ana davası ile Çarşı dosyasını tekrar ayırdı. Ana davayı 25 Nisan'da karara bağlayan mahkeme heyeti, Kavala'yı "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı, 7 sanığa da bu suça yardımdan 18 yıl hapis cezası verdi. Can Dündar, Memet Ali Alabora'nın aralarında olduğu 9 firari sanığın ise yakalanamadıkları için dosyaları ayrıldı.
AJANS VE TV GÖRÜNTÜLERİ
Çarşı davasında ise 25 Mayıs'ta yapılan duruşmada mahkeme başkanı, Başkanlık Ofisine yönelik eylemlere ilişkin kamera kayıtlarını İstanbul Emniyet Müdürlüğünden istediklerini, ancak emniyetten bir cevap gelmediğini bildirmişti. Mahkeme heyeti de görüntüleri ulusal haber ajanslarından istemişti.
Bugünkü duruşmada, haber ajanslarından mahkemeye gelen görüntüler taraflara verildi. Mahkeme heyeti bazı ulusal televizyon kanallarından da görüntü isteme kararı aldı. Bir sonraki duruşma 17 Ocak'a ertelendi.