Mersin'in Tece ilçesindeki polisevine terör örgütü PKK tarafından canlı bomba saldırısı yapıldı. Alçak saldırıda 1 polisimiz şehit oldu. İçişleri Bakanlığı, saldırıyı gerçekleştiren teröristin PKK terör örgütünden Dilşah Ercan olduğunu duyurdu. Ercan'ın, CHP'nin Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda yer aldığı ortaya çıktı. Terör örgütü PKK ise Dilşah Ercan'ın yaşadığını, saldırıyı bir başka teröristin gerçekleştirdiğini, Ercan'ın da terör kampında yanlarında olduğunu ortaya attı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, devletin resmi açıklamasına değil, terör örgütü PKK'nın açıklamasına inanmayı tercih etti. Bu kapsamda devleti suçlayan paylaşımlarda bulundu. AK Parti Grup Başkanvekili M.Emin Akbaşoğlu, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ve AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan sabah.com.tr'ye değerlendirmelerde bulundu. Akbaşoğlu, "CHP Kandil'in ağpzına bakarak Türkiye'yi kaosa sürüklüyor." dedi. Akçay ise, "CHP işgal altında. PKK'nın siyasi hamiliğini yapıyorlar." ifadelerini kullandı.
AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ AKBAŞOĞLU: BU İLK DEĞİL SON DA OLMAYACAK
AK Parti Grup Başkanvekili M.Emin Akbaşoğlu, Kılıçdaroğlu'nun PKK'nın propagandasına inanarak devleti hedef almasına tepki gösterdi.
Akbaşoğlu şöyle konuştu:
Hakikaten içler acısı. Atatürk'ün kurduğu CHP ile bugünkü CHP'nin alakası yok. Bugünkü CHP, PKK'nın sözcülüğüne soyundu. Bunlar milletin gözü önünde cereyan ediyor. CHP'nin bu yaptığı ilk değil son da olacak gibi değil.
"CHP BİR MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR"
Daha önce terör örgütü YPG saflarında Mehmetçik'imize kurşun sıkan teröristle basın açıklaması yapmışlardı. Bunlar değerlendirildiğinde bir milli güvenlik sorunu ile karşı karşıya olduğumuz görülüyor. CHP bugün geldiği nokta itibarıyla bir milli güvenlik sorunudur. CHP, Kandil'in ve FETÖ'nün ağzına bakarak Türkiye'yi kaosa sürüklüyor.
"BU CHP'YE ZUL OLARAK YETER"
CHP'liler ve seçmenler bu yaşananları en iyi öşekilde değerlendirecek. CHP'ye en güzel cevabı 2023'te sandıkta milletimiz verecek. Devletin ortaya koyduğu hakikatlere değil de, terör örgütü PKK'nın iftiralarına, ağzına bakar hale gelmek CHP'ye zul olarak yeter.
MHP GRUP BAŞKANVEKİLİ ERKAN AKÇAY: ASGARİ TERÖR İŞBİRLİKÇİLİĞİDİR
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise konuyu şu sözlerle değerlendirdi:
Devlete itibar etmeyip, terör örgütünün ipine sarılanlara ne denir? Asgari terör işbirlikçisi denir. Kılıçdaroğlu suçüstü yakalanmışcasına saçma sapan konuşuyor. Bu rapor ilk değil ki. Daha önce de düşünce suçlusu gibi kalıplar uydurarak teröristlere koruma kalkanı oldular.
"CHP İŞGAL ALTINDA"
Kılıçdaroğlu, katil teröristi de aynı şekilde savunuyor. Devleti suçluyor. Anamuhalefet lideri terör örgütünün açıklamasına itibar ediyor ise bunu sorgulamak lazım. CHP, terör örgütü ile hareket ediyor, PKK'nın siyasi hamiliğini yapıyor. CHP işgal altında...
AK PARTİ İSTANBUL MİLLETVEKİLİ HASAN TURAN: YENİ BİR SİYASİ SKANDALIN İÇİNE DÜŞTÜ
AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan ise şu açıklamaları yaptı:
Mersin Mezitli Polisevine düzenlenen saldırıda etkisiz hale getirilen teröristler anlaşılan bir takım yerlerin canını yakmış. PKK'nın siyasi ayağı HDP'ye yaranmak için her türlü terör yarenliği yapan zihniyet şimdi de PKK'nın sözcülüğünü de üstlenerek onların demeçlerini Türkiye gündemine taşımaya çalışıyor.
Öldürülen terörist için neredeyse terörist değildi diyecekler ama dilleri varmıyor. Kınama yaparken bile PKK demekten imtina ediyorlar.
İçişleri Bakanlığımızın etkisiz hale getirilen teröristin kimliği hakkında yaptığı açıklama hem PKK'yı hem de Kılıçdaroğlunu bir araya getirdi ve CHP raporundaki kişinin bir gazeteci değil vatan haini bir terörist olduğu PKK tarafından açıkça tescillendi. Kılıçdaroğlu'da kendisine üflenen yalanın peşine koşarak yeni bir siyasi skandalın içine düştü.
Etkisiz hale getirilen teröristlerin kimliği emniyetimiz tarafından tespit edilmiştir. Hem parmak izinden hem de görgü tanıklarının teşhisi ile teröristlerin kimliği belirlenmiştir. CHP geçmişte kendi yaptıkları fahiş hatayla -teröristlere gazeteci sıfatını yakıştırarak- gazetecilik mesleğini yapanları töhmet altında bırakmıştır. Bunu bilmeden yaptılarsa ki -kendi raporlarında dahi neden hükümlü ve tutuklu oldukları açıkça yazıyor- raporu yazanların düzenleyenlerin iyi niyetli olmadıklarını ve kötü niyetli olduklarını göstermektedir.
Etkisiz hale getirilen teröristin kimliği ile ilgili olarak PKK'ya yakınlığı bilinen haber ajansının verdiği haberde CHP'nin raporunda adı geçen teröristin ölmediği ve halen "görevinin başında" olduğu iddia edilmektedir. Ve Sayın Kılıçdaroğlu'da bu haberi esas alarak devletin verdiği haberi değil PKK'nın dediğini dikkate almaktadır. Bunun neresinden tutarsanız tutun elinizde kalmaktadır.
Mevzu teröristin kimliği değil CHP raporunda teröristlerin gazeteci ilan edilmesidir. DNA testi talebi CHP Raporunun kamuoyunun gözünün önünden kaçırmak için yapılan manevradır.
Kılıçdaroğlu'nun kimlerle, nerelerle irtibatlı olduğunu bilemeyiz ama geçmişte de FETÖ'nün kirli dilini kullanmaktan çekinmediği için bugünde PKK'nın savlarıyla, söylemleriyle örtüşen eylem ve demeçlerin olması bizi şaşırtmamıştır.
CHP'ye oy veren değerli vatansever, ulusalcı vatandaşlarımızın yarın seçimde oy kullanırken kararlarını birkez daha gözden geçirmelerini tavsiye ediyorum.
NE OLMUŞTU?
Mersin'de polisevine terör örgütü PKK tarafından saldırı düzenlendi. Saldırıyı düzenleyen teröristin kimliği Dilşah Ercan olarak tespit edilerek kamuoyuna duyuruldu. Resmi açıklama sonrası terör örgütü PKK'nın yayın organları Dilşah Ercan'ın yaşadığını örgüt saflarında yer aldığını belirten bir haberi dolaşıma soktu. Bu haber terör sempatizanlarınca sosyal medyada köpürtüldü. Günün sonunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, devletin açıklamasına değil, PKK terör örgütünün açıklamasına inanarak hükümeti hedef aldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kılıçdaroğlu'nun terör örgütünü baz alarak yaptığı açıklamaya sert tepki göstermişti.