Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, PKK terör örgütünce kurulduğu öne sürülen DİAYDER üyesi 3 sanık hakkında "Güveni kötüye kullanma" suçundan 7 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı. Hazırlanan iddianamede sanıklar Ekrem Baran, Mehmet Şimşek ve Rıza Oğur'un DİAYDER'in başkan ve üyeleri oldukları belirtildi. İçişleri Bakanlığı mülkiye müfettişliği müfettişlerince yapılan denetimde, DİAYDER'e ait 22.05.2009 tarihli evrak kayıt defterinin işletme hesabı defterinde tutulması gereken kayıtların tutulmadığı belirtildi.
DİAYDER üyeleri hakim karşısında | Video
İddianamede 104 bin 376 lira tutarındaki gider kalemlerine ilişkin geçerli bir harcama belgesinin ibraz edilmediği ve bu paranın akıbetinin ne olduğuna dair bilginin bulunmadığı aktarıldı. Hazırlanan iddianamede 3 sanık hakkında "Güveni kötüye kullanma" suçundan 7 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. İddianamenin kabul edilmesiyle Bakırköy Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
Bakırköy 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Rıza Oğur katıldı. Tutuksuz sanık Mehmet Şimşek ise duruşmaya katılmadı. Başka suçtan tutuklu sanık Ekrem Baran cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.
Duruşmada kendisine söz verilen tutuksuz sanık Rıza Oğur, avukat tutmak istediğini belirterek bu duruşmada savunma yapmayacağını söyledi.
"SUÇLAMAYI KABUL ETMİYORUM"
Ekrem Baran ise savunmasında "Hakkımdaki haksız suçlamayı kabul etmiyorum. Zira ben o dönemde dernekte başkan ya da sayman olarak görevli değildim. 2016'dan sonra dernek başkanlığını yürüttüm. 2016'dan sonra evrak eksikliği kaybı şeklindeki iddia hakkında da bilgim yoktur. Şayet cezaevinde olmasaydım bu evrakları bulabilirdim. Türkçeyi sonradan öğrenen bir kişi olarak defter kayıtlarının tutulmasında zorluk yaşayacağım mahkemece nazara alınmalıdır. Şayet bilirkişi atanırsa gelir ve giderlerin tespit edilerek herhangi bir açık olmayacağı tespit edilebilir. O dönemde hatırladığım kadarıyla Rıza Oğur saymandı. Defter kayıt tutma işlerini sayman yerine getirirdi" dedi.
"HAYIR AMAÇLI BİR DERNEKTİR"
Baran savunmasına "Evrak tanzim kayıt işlemlerinden açıkçası pek anlamıyordum. Muhasebecimiz vardı, ismi İrfandı. Derneklerde defterlerin kayıtları evrak tanzim işini sayman yerine getiriyordu. Ancak biz muhasebeciyi bu işleri düzgün yapması için tuttuk, bir sorun olursa bizi uyarması gerekirdi. Derneğimiz özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi kökenli, metropolde yaşayan medrese mezunu imamların, şafi mezhebine göre bir araya gelmesi, tedrisat yapılması ve İslam'ı doğru şekilde anlatma amacıyla kuruldu. İstanbul'un çeşitli ilçelerinde üyelerimizle bir araya geldik. Mescitlerimiz de vardı. Hayır amaçlı bir dernektir. Ben de bu faaliyetler içinde yer aldım. İddianamede geçen gelir-gider işlemleri hakkında sayman ve muhasebeci beni bilgilendiriyordu. Ancak açıkçası herhangi bir eksik olup olmadığı hakkında benim bilgim yoktur. İşler bu şekilde yürüyordu. Mahkemenizce beraatıma karar verilmesini talep ederim" şeklinde devam etti.
Hakim savunması alınmayan iki sanığın savunmalarını bir sonraki celsede yapmaları için duruşmayı erteledi.