Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran'a yaptığı resmi ziyaretin ardından Türkiye'ye dönüşünde uçakta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, sorularını yanıtladı. Erdoğan, hem dış politikaya hem de iç siyasete dair önemli mesajlar verdi. Erdoğan, Türkiye'de muhalefetin yalan üzerine kurulu bir siyaset anlayışıyla hareket etmesini eleştirdi. İşte söyledikleri:
EN BÜYÜK TALİHSİZLİK: (Muhalefetin devletin izlediği politikanın karşısında durması) Görevleri o. Onların bizim ak dediğimize ak demesi mümkün mü? Onların görevi kara demek. Türkiye'nin en büyük talihsizliği, demokrasinin gereği olan bir muhalefete sahip olmamasıdır. Bizde böyle bir muhalefet yok. Batı ülkelerinde, bazı yerlerde muhalefet yine bizdeki gibidir ama birçoğunda gelirler, iktidarlarını desteklerler. Ama bizde böyle bir şey yok. Yalan üzerine kurulu bir siyaset anlayışı var. Ana muhalefette de öyle, yavru muhalefette de öyle, masanın altındakinde de öyle. Onlar karşımızda ama milletimiz bizim yanımızda. En son Bay Kemal'in KYK ile ilgili söylediklerini duydunuz. 'Ben söyledim yaptı' noktasına geldi. Hep öyle oldu zaten. O söyledi ben de yaptım.
METROYU DOLDURDULAR: (Muhalefetteki belediyelerde durum) Peki, bu büyükşehirlerde acaba yatırım noktasında çeşme musluğu değiştirmekten başka bir özellikleri var mı? Geçelim. Kâğıthane'de, Silahtarağa'da bunlar ne yaptılar? Temel atma değil temel atmama adımını gerçekleştirdiler. Bu da herhalde siyasetin tarihine çok ilginç bir adım olarak geçmiştir. Bir insan temel atar övünür. Onu da geçiyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bizim arkadaşlarda olduğu dönemde metro tünelleri açıldı. Bunlar geldi, Sancaktepe'de metroyu doldurdular. Bütün hafriyatı oraya dökerek bunu doldurdular.
Ben tabii Bay Kemal'e soruyorum; bunun, siyaseti geç, insanlıkla bağdaşır yanı var mı? Buraya yapılmış olan bir masraf var. Sen şimdi geliyorsun burayı hafriyatla dolduruyorsun, üzerine adeta petrol kuyularına beton döker gibi betonu döküyorsun ve buradaki vatandaşı, kendisine gelecek metrodan maalesef mahrum ediyorsun.
İZMİR'İ SEL ALIYOR: Bir yerde de bir tane şöyle köprü yapın da köprünüzle övünelim. Hiçbir adımları yok. Şu anda Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Nissibi Köprüsü, öbür tarafta Cumhuriyet tarihinde değil dünya tarihinde ilk üçe giren Çanakkale'deki köprüyü hiçbir şeyle mukayese ettirmem. Ulaştırma Bakanlığı rakamları verdi geçen gün. Rakamların hepsi muhteşem. Kimse bu denli rakamların gerçekleşeceğine ihtimal vermiyordu. Ama şimdi bunların hepsi halloldu. Bu yollar böyle gerçekleşirken, sen İzmir milletvekilisin, İzmir milletvekili olarak İzmir'in Büyükşehir'i de sende. Bir yağmur olduğunda İzmir'i sel alıp gidiyor. İlçe belediye başkanları hakeza öyle. Biz ise işimize devam ediyoruz, yollarımızı yapıyoruz, onların yapması gerektiği halde yapmadıkları işi de biz yapıyoruz. Mesela Başakşehir'deki o dev hastanemizin yolu için belediye olarak rahmetli Kadir Bey'den sonra Mevlüt Bey'le de o işin yapım kararını vermiştik ama maalesef belediyede yetki beyefendiye geçince bu işi yapmayacağını söyledi. Öyle de olunca ben de bu defa Ulaştırma Bakanıma talimatı verdim.
ADAM FETHİYE'DE: Bunları bir sormak lazım. Bu kadar belediyen var, mesela Muğla Belediyesi bunlarda, her yer yangın, nerede senin itfaiyen arkadaş? Yok. Bakıyorsun İstanbul'da bir sıkıntı oluyor, adam Fethiye'de, şurada, burada. Öbürü bir başka yerde. Ya nerede olursan ol ama böyle bir felaket olduğu zaman sen oranın sorumlususun, atlayacaksın geleceksin. Ben de yaptım bu belediye başkanlığını. En ufak bir şey olduğunda nerede olursam olayım hemen atlar, İstanbul'a döner gelirdim. Şu anda bile öyle.
ABD, ASKERİNİ FIRAT'IN DOĞUSUNDAN ÇEKMELİ
TERÖRLE MÜCADELE KONUSUNDA BİRLİKTELİK VAR:
(Türkiye'nin Suriye'deki kaygılarına dair İran ve Rusya'nın tutumu) Üçlü zirve sonrası ortak basın toplantısında görmüşsünüzdür, üçümüzün de düşünceleri herhalde aynı değildi. Farklı düşünceler ortaya koyduğumuz çok açık, net ortadaydı. Bazı yerlerde farklılıklar olsa bile terörle mücadele konusunda bir defa bir birliktelik var. Terörle ilgili konuda da PKK/ PYD/YPG terör örgütlerine karşı ister istemez birleşiyoruz. Kaldı ki zaten bu rejime de en çok zararı veren sorun. Şu anda terör örgütü, Fırat'ın doğusunda özellikle petrol kuyularını emiyor, sömürüyor; ondan sonra rejime de satıyor. Böyle bir durum var.
ABD ASKERİNİ ÇEKMELİ: Amerika, Fırat'ın doğusunu terk etmek durumunda. Astana sürecinden çıkan tespit bu. Diyorlar ki, 'Fırat'ın doğusundan Amerika askerini çeksin. Şimdi buradan çıkacak bir netice Türkiye'nin de beklentisidir. Çünkü oradaki terör örgütlerini besleyen Amerika. Amerika terör örgütlerini beslediğine göre, biz de bu terör örgütleriyle mücadele ettiğimize göre, oradan çekildiği anda veya bu terör örgütlerini beslemediği takdirde bizim işimiz kolaylaşacaktır.
SURİYE'YE HAREKÂT: Yeni bir harekât konusu Türkiye'nin milli güvenlik endişeleri giderilmediği sürece gündemde yer almaya devam edecek. Amerika'nın oradaki elemanları terör örgütü mensuplarına eğitim yaptırıyor. Bu eğitim esnasında rejimin bayrağını da orada bunlar dalgalandırıyorlar. Niçin? Güya aldatacak ya... Aldatabilirse... Yaptıkları iş, orada Türk askerine karşı bir terörist eyleme girmek. Burada da kalkıp rejimin bayrağını orada dalgalandırmakla acaba Türk ordusunu aldatır mıyız diye düşünüyorlar. Bunu yemezler. Gerek Fırat'ın doğusu gerek İdlib gerek Afrin, bütün buralardaki gelişmelerde biz hassasiyetimizi sürdürüyoruz.
İSVEÇ VE FİNLANDİYA SÖZÜNÜ YERİNE GETİRMELİ: (İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği) Biliyorsunuz PKK/PYD/YPG ve FETÖ'yü terör örgütü olarak burada kayıtlara girdik. Bunları vereceksiniz dedik. Parlamentolarına varıncaya kadar bu terör örgütünü bunlar besliyorlar. Adeta kuluçka yuvası gibi. Böyle bir durum var. Şimdi bunlar bize verdikleri sözü yerine getirmedikleri takdirde bizim de bu işe olumlu bakmamız mümkün değil.
BİDEN, BİZE BÖYLE BİR ŞART KOYMADI
(ABD'nin Türkiye'ye F-16 satışı) Biden, bize böyle bir Yunanistan şartı filan koymadı. Tam aksine, uzunca yaptığımız görüşmede NATO üyesi ülkeler olarak herhalde birbirimizin hukukunu korumalıyız diye konuştuk. Biden, 'Ben elimden gelen bütün gayreti göstereceğim' dedi Maalesef şu anda Temsilciler Meclisi'nde az da olsa bu işe muhalefet edenler var. Mevcut gelişmelere baktığımızda aslında böyle bir koşul meselesi bana göre bizi bağlayıcı bir koşul değil.
TAHİL KORİDORU İÇİN YAZILI MUTABAKAT BU HAFTA
Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden ihracı konusunda uzun süredir yoğun çalışma içerisindeyiz. Geçen hafta İstanbul'da yapılan teknik toplantıda BM planı çerçevesinde sürecin ana hatları üzerinde bir mutabakat oluştu. Artık bu hafta bu mutabakatı yazılı bir metne bağlamak istiyoruz. Önümüzdeki günlerde de planın uygulamaya başlamasını temenni ediyoruz. Süreç, İstanbul'da kurulacak bir koordinasyon merkezinden yürütülecek. Burada ülkemizin yanı sıra Rusya, Ukrayna ve BM'den yetkililer bulunacak.
DÜNYA BASINI: ERDOĞAN UYARILARINI YİNELEDİ
İran'ın başkenti Tahran'da düzenlenen üçlü zirvenin yankıları sürüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi arasındaki kritik zirvede ana gündemler beklendiği gibi Suriye ve Ukrayna Savaşı oldu. Günler öncesinden zirveye dair analizler yayınlamaya başlayan dünya medyası, görüşmelerin ardından da Erdoğan-Putin-Reisi arasındaki görüşmelere geniş yer ayırdı. Haberlerde genellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'deki terör yuvalarına yönelik olası operasyonu hakkında uyarılarını yinelediği kaydedildi. Ayrıca İran Cumhurbaşkanı Reisi ile Putin'in Ukrayna konusunda hemfikir oldukları ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ukrayna Savaşı'na dair farklı düşündüğünün altı çizildi. Katar merkezli Al Jazeera kanalının haberinde "Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tahran'da Rus ve İranlı mevkidaşlarıyla bir araya geldiğinde Ankara'nın kuzey Suriye'de yeni bir askeri operasyon başlatabileceği yönündeki uyarılarını yeniledi" denildi. İran merkezli Tehran Times iki ülke arasında yapılan anlaşmalara vurgu yaptı ve bu gelişmeyi 'Tahran ve Ankara terörle mücadele, ticareti genişletme sözü verdi' başlığı ile okurlarına duyurdu. Haberlerde ayrıca Putin'in, "Rusya, İran ve Türkiye, Suriye'nin geleceğini şekillendirmede kilit rol oynuyor" sözlerine de yer verildi. CNN International'daki haberde ise "Putin, arabulucu rolü için Erdoğan'a teşekkür etti" ifadesine yer verildi. DIŞ HABERLER