Kamu Başdenetçisi Malkoç, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla İhlas Haber Ajansı'na (İHA) özel açıklamalarda bulundu. 15 Temmuz darbe teşebbüsünün Türkiye'yi işgal teşebbüsü olduğunu söyleyen Malkoç, "Tarihimizde ilk defa Türk milleti bir darbeye karşı Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde insanları darbeye karşı koymak için demokrasiye, hukuka ve anayasaya sahip çıkmak için milletin geleceğine sahip çıkmak için sokaklara davet etti. Bu millet de cumhurbaşkanımızın çağrısına uyarak Malazgirt ruhuyla, tıpkı Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un surları önündeki heyecanıyla, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'ndaki o mücadele azmiyle darbecilere karşı koydu. 251 şehidimiz var, 2 bin 500 yaralımız oldu. Şehitlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum ve gazilerimize hayırlı ömürler diliyoruz" ifadelerini kullandı.
"BU MİLLET FETÖ'CÜLERİN ÜZERİNİ ÇİZMİŞ, KALEMLERİNİ KIRMIŞTIR"
Darbe teşebbüsünün geride kaldığını fakat izlerinin hala sürdüğünü söyleyen Malkoç, "FETÖ'nün kalıntıları hala yurt içinde ve yurt dışında hala devam ediyor. Özellikle ABD'nin desteğiyle Orta Asya'da, Balkanlar'da, Afrika'da FETÖ hala faaliyetlerini sürdürüyor. Devletin bütün kurumları, Türk halkı FETÖ'ye karşı son derece duyarlı ve uyanık durumda. Her ne kadar bazı gruplar FETÖ'yü yeniden diriltmeye, seçimde heyecanla onlara umut vermeye çalışıyorsa da bu millet FETÖ'cülerin üzerini çizmiş, kalemlerini kırmıştır. Çünkü onlar hukuk düşmanıdır, insan haklarının katilidir. İnsanlar aleyhine delil uydurarak insanları yokluğa mahkum eden, onları haksız yere mahkemelerde süründüren, hak hukuk tanımayan bir örgüttür" şeklinde konuştu.
"DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞINA ÖNEMLİ İŞLER DÜŞÜYOR"
Malkoç, 15 Temmuz darbe girişiminin sıkıntılarını Türkiye'nin atlattığının altını çizerek, "Yeni oluşumlara kesinlikle müsaade edilmemesi gerekir. Özellikle burada Diyanet İşleri Başkanlığına önemli işler düşüyor. FETÖ terör örgütü için güvenlik açısından adliye açısından elbette ilgili tedbirler alınıyor. Bunlar aynı zamanda bir dini yapılanma. Diyanet işleri Başkanlığının bunların itikadi yönden nasıl İslam'ın dışında olduklarını, özellikle cemaat adı altında dünyadaki egemen güçlere nasıl hizmet ettiklerini ve İslam'ı nasıl yanlış şekilde bozmaya çalıştıklarını ortaya koyması gerekir" açıklamasında bulundu.
Kamu Denetçiliği Kurumu olarak bu olayların hatırlatılmasını bir görev olarak kabul ettiğini de vurgulayan Malkoç, "Çünkü Türkiye'de hala bu tür zihinleri oluşturmaya çalışan sosyal siyasi gruplar var. Bunlara karşı da mutlaka uyanık olmamız lazım. Bunlarla mücadele ederken kesinlikle hukuk içerisinde mücadele etmemiz gerekir. Hukukun dışına çıkmamamız gerekir" diye konuştu.
