İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Modern dünyanın utanç vesikalarından biri olan Srebrenitsa soykırımının acısı hala tazeliğini koruyor. Türkiye olarak Bosna halkının yanında olmaya, Balkan coğrafyasının huzur ve güvenliği için her türlü adımı atmaya devam ediyoruz. Srebrenitsa şehitlerimizin ruhları şad olsun." ifadelerine yer verdi.
Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından hazırlanan Srebrenitsa soykırımının anlatıldığı bir video da paylaştı.
2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'nın gördüğü en vahşi katliamın Srebrenitsa'da yaşandığı anlatılan videoda, 1995 Temmuz ayında dört bir tarafından kuşatılmış açlık ve hastalıklarla boğuşan Srebrenitsa'da on binlerce masum insanın çaresizlik içinde seslerini duyurabilme mücadelesi verdiği belirtildi.
Avrupa'nın ortasında yaşanan soykırımın durdurulması, Sırp güçlerinin ilerleyişinin engellenmesi ve Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü'nün sahada etkin bir şekilde barışı tesis etmesi için yapılan çağrıların karşılık bulmadığı vurgulanan videoda, Yugoslavya'nın yıkılması neticesinde çıkan iç savaş boyunca ırkçı Sırp çeteler ve askerlerin uluslararası kamuoyunun sessizliği ve yaptırım gücünün zayıflığını fırsat bilerek her geçen gün şiddetin dozunu biraz daha artırdığı anımsatıldı.
BOŞNAKLAR SOYKIRIMA KARŞI SAVUNMASIZ BIRAKILDI
BM Barış Gücü'nün güvenlik gerekçesiyle Boşnakların ellerindeki silahları topladığı, onlara sözlü savunma garantileri verdiği, kendilerini koruyamaz hale getirilen Boşnakların yaklaşan soykırıma karşı savunmasız bırakıldığı vurgulanan videoda, şu değerlendirmelere yer verildi:
"Her türlü insani değerden yoksun olan dönemin ırkçı liderlerinin talimatıyla on binlerce asker, 11 Temmuz günü silahsızlandırılmış Srebrenitsa'ya zorlanmadan girdi ve sadece 5 günde 8 bin 373 Müslüman Boşnak'ı öldürdü. Savaş sırasında yapılan etnik temizlik sonucu neredeyse birçok şehirde hiç Boşnak kalmadı. Kimi göç etmek zorunda kaldı ve birçoğu da öldürüldü. Ülke genelinde kurulan yüzlerce toplama kampında esir tutulan Boşnaklar işkencelere maruz kaldı, tecavüze uğradı ve katledildi. Kadın, erkek, çocuk ve yaşlı demeden masum sivillerin hedef olduğu ve ırkçılığın çirkin yüzünü 21. yüzyıla girerken yeniden gösteren bu katliam, başta BM olmak üzere uluslararası kuruluşların sorumluluklarını yeniden sorgulatmış ve yapılarında güçlü reformlara duyulan ihtiyacı bir kez daha gündeme getirmişti. Avrupa'nın ortasında uluslararası toplumun duyarsızlığıyla 3,5 yıl süren çok sayıda katliam ve insanlık suçlarının işlendiği bu soykırımın acıları günümüzde de devam etmekte. Türkiye, kardeş Bosna halkının her zaman yanında olmaya ve benzer katliamların yaşanmaması adına her türlü uluslararası platformda diplomatik adımlar atmaya devam edecektir. Srebrenitsa şehitlerimizin Ruhları şad olsun."