Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 31 Mart 2019'da gerçekleştirilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimiyle ilgili olarak yapılan itirazı değerlendirdikten sonra 6 Mayıs 2019'da verdiği kararla seçimin 23 Haziran 2019'da yenilenmesine hükmetti.
YSK ÜYELERİNE "ÇETE MENSUBU" DEDİ
YSK'nın İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararı sonrasında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında kararı veren 7 YSK üyesine yönelik olarak, "Çete mensubu üyelerin adlarını okuyorum. Erhan Çiftçi, Nakiddin Buğday, Faruk Kaymak, Refik Eğri, soyadı ne kadar doğru değil mi? İlhan Hanağası, Zeki Yiğit, Muharrem Akkaya. Bunlar Yüksek Seçim Kurulunda görev yapan çete mensubu sözde hakimlerdir" ifadelerini kullandı. Kararı veren YSK üyelerinin isimlerini tek tek okuyan ve yüksek mahkeme üyelerine, "çete mensubu" ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, üyelerden Refik Eğri'nin de soyismiyle, "Refik Eğri, soyadı ne kadar doğru değil mi?" diyerek alay etti.
YEREL MAHKEME TAZMİNATA HÜKMETTİ
Yaşananların ardından Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde, 7 YSK üyesine yönelik olarak kullandığı, "Çete mensubu" ifadeleri dolayısıyla "hakaret", üyelerden Refik Eğri'ye yönelik, "Eğri, soyadı ne kadar doğru değil mi?" ifadeleri dolayısıyla da "kişilik haklarına saldırı" suçlamasıyla Kılıçdaroğlu'na dava açıldı. Yargılamayı yapan mahkeme heyeti, İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararını veren heyet içerisindeki 7 YSK üyesine yönelik, "Çete mensubu" ifadelerini "hakaret", "Eğri" soyadına yönelik ifadeleri ise "kişilik haklarına saldırı" olarak değerlendirdi. Mahkeme kararıyla Kılıçdaroğlu tazminata mahkum edildi.
İSTİNAF İNCELEDİ, 37 BİN 500 LİRA TAZMİNATA HÜKMETTİ
Yerel mahkemenin kararı sonrasında hükümle ilgili olarak itirazda bulunuldu. İtiraz sonrasında dosya Ankara Bölge Adliye Mahkemesine geldi. Burada itirazı inceleyen mahkeme üyeleri, yeniden karar vererek Kılıçdaroğlu'nun 37 bin 500 lira tazminat ödemesine hükmetti. İstinafın bu kararı sonrasında hüküm kesinleşmiş oldu.
