Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, İstanbul'un fethinin 569. yıl dönümünü kutladı ve başta Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere, Anadolu'yu ve Rumeli'yi vatan yapan, vatanı korumak için hayatlarını feda eden şehitleri, gazileri rahmetle ve saygıyla yad etti.
Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nin hayırlı olmasını temenni eden Destici, Atatürk Havalimanı'na ilişkin tartışmaları değerlendirdi. Destici, havalimanının, sırf "Atatürk" isminin silinmesi için kapatıldığı yönünde iddialarda bulunulduğunu hatırlatarak, "Atatürk bizim, hepimizin, milletimizin en önemli değerlerinden biridir. Atatürk'ün, havalimanı örneğindeki tutarsızlıklara ve ucuz siyasi argümanlara alet edilmesi, Atatürk'ün hatırasına saygısızlıktır." diye konuştu.
Cumhuriyetin ilk yıllarında tek parti döneminde Mustafa Kemal Atatürk'ün CHP Genel Başkanı olmasının, O'nu sadece "CHP'ye oy verenlerin lideri yapmayacağı"nı vurgulayan Destici, sözlerine şöyle devam etti:
"Cumhuriyet Halk Partisinin bu yanlıştan ivedilikle dönmesi lazım. Mustafa Kemal Atatürk'ü CHP ile özdeşleştirmek, sadece CHP ile anmak onu daraltmak anlamına gelir. Eğer gerçekten Atatürk'ü seviyorlarsa Atatürk'ün milletin tamamının ortak bir değeri olduğu noktasında, öncelikle CHP bu konuda öncülük etmeli ve Atatürk istismarından vazgeçmelidir.
Atatürk'e bağlı olmak, Türkiye'ye savaş açmış bölücü terör örgütlerinin siyasi uzantılarıyla oy hesabı için çirkin pazarlıklara girmemeyi gerektirir. Cumhuriyete bağlı olmak, 'Türkiye'de yönetim değişikliğini muhalefetteki dostlarımızla gerçekleştireceğiz' diyen ABD Başkanı Biden'a, onun ülkemize ve Türk siyasetine talimat vermeye teşebbüs eden yöneticilerine, büyükelçilerine 'Siz kim oluyorsunuz' demeyi gerektirir.
Atatürk ve Cumhuriyetin değerlerine bağlı olmak, Türkiye'ye, askeri, siyasi, ekonomik yaptırımlar uygulayan sözde müttefiklerimize, 40 yılda 40 bin vatandaşımızın katili terör örgütlerini destekleyenlere; en güçlü ortaklarından olduğumuz ve bir savunma ittifakı olan NATO'ya, 'terörü destekledikleri için' üyeliklerine itiraz ettiğimiz ülkelere; selam çakmamayı, şirinlik yapmamayı gerektirir."
Destici, "Türkiye'deki bir kalkışmayı organize etmekle yargılanan ve hüküm giyen Osman Kavala'yı, terör örgütünün kurdurduğu sözde bir siyasi partiye yine terör örgütünün talimatıyla atanan ve yine bir kalkışma çağrısı nedeniyle onlarca kişinin ölümüne sebep olan provokatör Selahattin Demirtaş'ı, 15 Temmuz hain darbe girişiminin faillerinin haklarını savunmayı kendilerine görev edinenlerin, Atatürk'ü daha fazla istismar etmelerine, biz de milletimiz de artık sessiz kalmayacağız." diye konuştu.
"YAPILMASI PLANLANAN HAREKATI DA DESTEKLİYORUZ"
Sınır bölgelerindeki terörle mücadele operasyonlarını da değerlendiren Destici, Türkiye'nin meşru müdafaa hakkını kullanarak, kendisine saldıran terör örgütlerine karşı halkını ve sınırlarını savunduğunun altını çizdi.
Destici, "Bu kapsamda, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarını, şartsız, amasız, bütün varlığımızla destekledik ve bizim dışımızdaki kesimlerin, ülkemizin gerçekleştirdiği harekatlara olan desteğini de bir vatanseverlik ölçeği olarak gördük. Yapılması planlanan harekatı da destekliyor, bir zaruret olarak görüyoruz." dedi.
Destici, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi genel başkanlarının, Gelecek Partisi Genel Merkezi'nde yaptığı toplantıya ilişkin yapılan açıklamanın ağırlıklı olarak, AK Parti iktidarlarının özelleştirme ve Suriye politikalarıyla ilgili olduğunu söyledi.
Destici, "AK Parti'nin özelleştirme ve Suriye politikalarının birinci dereceden sorumluluğunu taşıyan iki siyasetçi, bugün başka partilerin genel başkanları olarak, CHP ile aynı masada oturuyor. Her iki siyasetçiden, geçmişte, oylarını talep ettikleri, aldıkları oylarla görev yaptıkları milletimize karşı, görev yaptıkları dönemle ve görev alanlarıyla ilgili taşıdıkları sorumluluğun gereği bir açıklama yapmaları gerektiğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
"KAMU VİCDANINI RAHATSIZ EDECEĞİ KANAATİNDEYİM"
Hapis cezası Yargıtay tarafından onanan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun denetimli serbestlik kapsamında serbest bırakılmasını "olumlu bir gelişme" olarak gördüğüne dikkati çeken Destici, daha önce de yaptığı açıklamalarda, Kaftancıoğlu'nun hüküm giydiği fiillerin kabul edilemez olduğunu, kınadığını ve ceza alması gerektiğini ifade ettiğini hatırlattı.
Destici, "Ancak cezanın suçla orantılı olması gerektiği, fiili şiddet eylemlerinde bulunan çok sayıda suçlunun bir gün bile hapis yatmadıkları şartlarda, hakaret suçlarının hapisle cezalandırılmasının, kamu vicdanını rahatsız edeceği kanaatindeyim." diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na Çubuk'ta yapılan saldırıya ilişkin de Destici, "Sayın Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırıda, mahkemenin kararına saygılı olmakla birlikte, ceza alanlara ilgili hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından hiç kimsenin tatmin olmadığını ve kamu vicdanının rahatlamadığını ifade ediyor, Sayın Kılıçdaroğlu'na tekrar 'geçmiş olsun' dileklerimi iletiyorum." dedi.