Son günlerde sığınmacılar üzerinden ortaya konulan bir oyun devrede. Özellikle sosyal medya mecrasından yayılan yanlış ve manipülatif bilgilerle kitleleri etkilemeyi amaçlayan kimi gruplar göçmen ve sığınmacıları hedef göstererek planlı bir oyunu ortaya koyuyor.
YALNIZ KURT TEHLİKEYİ İŞARET ETMİŞTİ
atv'nin büyük beğeniyle takip edilen reyting rekortmeni dizisi Yalnız Kurt dizisi de geçtiğimiz günlerde tam da bu tehlikeye dikkat çeken bir bölümle ekranlara gelmişti. Dizinin 12. bölümünde boynuna Suriye atkısı takan, mülteci kılıklı biri, bir Türk'ü öldürüyor. Sonra da CIA ajanının organize ettiği bazı teröristler Türk bayraklarıyla sokağa çıkıp, sokak eylemlerini yaratıyor ve Suriyelilerin dükkânları basılıyor.
PLANLADIKLARI OYUNU SAHNEYE KOYDULAR
Yalnız Kurt'un işaret ettiği oyun bugünlerde sahneye kondu. Adeta bir yerden düğmeye basılmış gibi bir anda sığınmacı ve göçmenler üzerinden algı operasyonlarına girişildi. Bu noktada sosyal medyanın en önemli silah olarak kullanıldığı da ortada.
Tehlikeli oyun sığınmacılar üzerinden oynanıyor! Yalnız Kurt'un dediği çıktı | Video
YÜKSEL AYTUĞ: YALNIZ KURT'UN DEDİĞİ ÇIKTI
Yüksel Aytuğ bugünkü köşesine Yalnız Kurt'ta işlenen ve yayınlandığı dönem malum çevreleri rahatsız eden sığınmacı konusunu taşıdı.
Aytuğ "Yalnız Kurt'un dediği çıktı" başlığıyla önemli tespitlerde bulundu.
İşte o yazı:
Haber, bültenlere "Esenyurt'ta tehlikeli gerginlik" başlığıyla girdi. Afgan mültecilerin bir genç kıza önce laf atıp sonra tacizde bulunması üzerine kızın ağabeyi ve mahalleli olay yerine gelmiş. Çıkan arbedede bir kişi bıçakla yaralanmış.
Bundan iki hafta önce Atv'nin "haberci" dizisi Yalnız Kurt bu tehlikeli provokasyonu öngörmüştü. Türkiye sınırları içinde karışıklık çıkarmak için fırsat kollayanlar bu kez de mülteci sorununu kaşıyıp duracak, olaylar çıkartacak ve halkın hassasiyetleri üzerinden sinsi planlarını uygulamaya sokacaklardı. O yazının sonunu "Aman uyanık olalım" diye bağlamıştım.
Provokatörler bir yana, kendi vatanında huzurla yaşayamayan vatandaşların ipi iyice azıya alan mültecilere haklı tepkisini sadece "ırkçılık" diye nitelemek insafsızlık olur. Evet, dünyanın en vicdanlı, en insaflı, en misafirperver milleti olabiliriz. Ama bunun suiistimal edilmesine, kaos yaratmak için sinsice ellerini ovuşturanların ekmeğine yağ sürmesine izin veremeyiz. Bu iş artık beka sorunu haline gelmiştir.
Hükümetin, geri dönüş projesi için hayata geçireceği 8 madde perşembe günü Sabah gazetemizin manşetindeydi. Hepsini sonuna kadar destekliyorum. Bu insani proje hiç zaman kaybetmeden, bir an önce hayata geçirilmeli. Ama sağduyulu vatandaşımız da bu süreçte provokasyona gelmemeli, tahriklere kapılmamalı. Çünkü düşmanların istediği tam da bu...