Garo Paylan, Ermeni tehcirinin soykırım olarak tanınması için 22 Nisan Cuma günü TBMM Başkanlığı'na kanun teklifi vermiş, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TBMM İçtüzüğü'ne aykırı olduğu gerekçesiyle kanun teklifini iade etmişti. Paylan hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyuruları yapıldı. Türkiye Gençlik Birliği (TGB) tarafından savcılığa verilen suç duyurusu dilekçesinde, Garo Paylan'ın bu kanun teklifi ile Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nı alenen yok saydığı belirtildi.
TÜRK MİLLETİNİ SOYKIRIMCI GÖSTERİYOR
1915 yılında Türklerin Ermenilere yönelik soykırım suçu işlediğini ve bu suçun TBMM'de kabul edilmesi gerektiğini iddia eden Paylan'ın, TBMM'nin açılışının 102'nci yılında yaptığı teklifle Türk Milletini soykırımcı ilan ederek uluslararası alanda aşağılamak, Türk milli kahramanlarının itibarlarını yerle bir etmek ve soykırım yalanıyla Türkiye Cumhuriyeti Devletini mahkum etmek istediği vurgulandı.
İDDİALARI HUKUK DIŞI
Dilekçede, "Soykırım, bir hukuk kavramıdır, bir suç tanımıdır. Soykırım olup olmadığına vekiller, parlamentolar veya tarihçiler karar veremez. Soykırım hükmünde bulunmaya bırakalım milletvekillerini, tarihçileri, parlamentoları, herhangi bir mahkeme bile yetkili değildir. BM 1948 Soykırım Sözleşmesi'ne göre, ancak suçun işlendiği ülkenin mahkemesi veya yetkili Uluslararası Ceza Mahkemesi, soykırım suçunun işlendiğine hükmedebilir. 1915 yılında işlenen eylemlerin soykırım suçunu oluşturduğuna ilişkin bugüne kadar alınmış bir yetkili mahkeme kararı yoktur. O nedenle 'Ermeni soykırımı' iddiaları, bütünüyle hukuk dışıdır. Herhangi bir parlamento veya kişi 1915 olaylarında 'soykırım yapıldı' yargısında bulunmaya yetkili değildir. Bu tür kararlar, uluslararası hukuka aykırıdır. Hepsi siyasal amaçlı kararlardır" denildi.
AİHM KARARI DA PAYLAN'I ÇÜRÜTÜYOR
AİHM 2. Dairesi'nin ve AİHM Büyük Daire'nin Perinçek-İsviçre Davası kararlarına göre de 1915 olaylarının, Yahudi Soykırımı Holacaust'tan farklı olduğu, aynı hukuki sınıflama içinde değerlendirilemeyeceği vurgulandı. TGB dilekçesinde, "Garo Paylan, Türkiye'de yaşayan Ermeni kökenli yurttaşları kin ve düşmanlığa teşvik ederek, milletin bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı hedeflemiştir" ifadesine yer verildi.
HDP KAPATILMALI
Dilekçede ayrıca şu ifadelere yer verildi: "Garo Paylan'ın açıklamaları kapsamında HDP bir kez daha Türkiye'nin birliği ve bütünlüğüne düşmanlığın merkezi olduğunu ortaya koymuştur. Halkların Demokratik Partisi (HDP), devletin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne ve milletin birliğine aykırı faaliyetlerin merkezidir. HDP'nin birçok yöneticisinin haklarında verilen hükümler veya devam eden soruşturmalarda taraflarına isnat edilen suçlarla birlikte HDP'nin tüzel kişilik olarak aldığı birçok karar, düzenlediği birçok faaliyet, HDP'li yöneticilerin açıklamaları bu iddianın başlıca kanıtıdır. HDP, bölücü terör örgütü PKK ile ilişki içindedir. Halkların Demokratik Partisi devletin bağımsızlığı, ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline gelmesi sebebiyle Anayasa Mahkemesinde süren kapatma kararının kapatma olarak sonuçlanmalıdır."
DOKUNULMAZLIĞI KALDIRILSIN
Dilekçenin sonuç bölümünde, Garo Paylan'ın dokunulmazlığının kaldırılması için savcılığın fezleke hazırlayıp TBMM'ye göndermesi, Paylan'ın Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 3, 14, 81'inci maddeleri ve Türk Ceza Kanunu 216, 301 maddeleri uyarınca yargılanması talep edildi.
AVUKATIN SUÇ DUYURUSU
TGB ile aynı saatlerde avukat Kadir Kartal da aynı taleplerle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına bir suç duyurusu dilekçesi verdi. Avukat Kartal'ın dilekçesinde ise Türk Milleti adına ivedilikle Garo Paylan'ın dokunulmazlığının kaldırılarak sözde 'soykırım' iddiasını ispat için hakkında dava açılması talep edildi. Kartal'ın dilekçesinde "Mahkeme kararı ile bu konuyu çok iyi bilen uzman tarihçi akademisyenler çıkartılarak, tarihi gerçeklerle yüzleşerek, Türk Milleti'nin nasıl bir emperyal olayla karşı karşıya olduğunu ortaya koymak tarihi bir görevdir" denildi.