Genel Sekreter Buğra Gökçe imzası ile İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğüne gönderilen yazıda heyelanın etki alanı içinde kalan bölgede inşai faaliyet adı altında herhangi bir kazı çalışması yapılması ve bölgeden malzeme alınmasının da yasaklanması talep edildi. Heyelan bölgesindeki kazı ve inşaat faaliyetlerinin durdurulmasını isteyen İzmir Büyükşehir Belediyesinin Çöp Depolama alanı içinde Çöp Ayıklama Tesisi kurmak içini çalışma başlatması ve iş makinaları ile elektrik üretim tesisinin arka kısmındaki dağı kazıyor olması skandal olarak nitelendirildi. Yaşananlara isyan eden Harmandalı Cumhuriyet Mahallesi muhtarı Dursun Ali Kazar; "Büyükşehir Belediyesi bir yandan il afet ve acil durum müdürlüğüne gönderdiği yazıda bölgedeki kazı çalışmalarının kesinlikle yasaklanmasını istiyor diğer yandan da kaymakta olan bölgede dağı kazarak çöp ayıklama tesisi kuruyor. Yasaksa herkese yasak olması lazım. Bu işin şakası yok. Bu akıl tutulmasından başka bir şey değil." diye konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi 1992 yılında Harmandalı Çöp Depolama Tesisini devreye soktu. Aradan geçen süreçte depolama alanı ekonomik ömrünü doldursa da çöp dökümüne devam edildi. Ağustos 2019'da çöp tesisinden sızan pis su bölgede heyelana neden oldu. Aradan geçen 2 yıllık süreçte büyükşehir belediyesi heyelanı önlemeye yönelik herhangi bir çalışmada bulunmadı. Bu arada bölgede oluşan çatlaklar nedeniyle Elektrik direkleri yan yattı, ulaşım yolları kabaran toprak nedeniyle kullanılamaz hale geldi. 15 ev ve 2 hayvan ağılı da can güvenliği gerekçesi ile boşaltıldı.
2 SENE BOYUNCA KILINI BİLE KIPIRDATMADI
Heyelanın etkisini giderek artırması üzerine 2021 yılı Temmuz ayında büyükşehir belediyesi harekete geçti. Efol Mühendislik firması bölgede çalışma başlattı. Çalışma kapsamında hazırlanan raporda bölgedeki toprak kaymasının 2.5 ay gibi kısa bir süre içinde 20 metrede 36 metre derinliğe ulaştığı ve 150 hektarlık bir alana yayıldığı belirtildi. Ardından bölgenin yapılaşma ve ikamete kapalı afete maruz bölge ilan edilmesi önerildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi de bu rapor doğrultusunda Genel Sekreter Buğra Gökçe imzası ile İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğüne yazı göndererek bölgenin afete maruz bölge ilan edilmesi için gerekli çalışmanın başlatılmasını, heyelan alanının her türlü yapılaşmaya kapatılıp kazı faaliyetinin yasaklanmasını talep etti.
KAZI ÇALIŞMASI DURDURSUN DEDİ AMA…
Bir yandan bölgedeki kazı çalışmalarını durdurulmasını isteyen Büyükşehir Belediyesinin Harmandalı Çöplüğü içinde, evsel atıkların ayıklanarak ekonomiye geri kazandırılması için ayıklama tesisi kurduğu ortaya çıktı. SABAH'ın görüntülediği inşaat çalışmaları sırasında iş makinalarının çöpten elektrik üretme tesisinin arka kısımdaki dağı iş makinaları ile kazdığı gözlendi. Yaşananlar skandal olarak nitelendirildi.
YASAK HERKESE UYGULANMALI
Harmandalı Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Dursun Ali Kazar yaşananlara tepki gösterdi. Raporda bölgede kazı yapılmaması yönünde uyarı yer almasına rağmen İzmir Büyükşehir Belediyesinin çöp alanında ayıklama tesisi kurduğunu belirten Kazar; "Kazı yasak denen yerde maalesef iş makinaları dağı kazıp inşaat faaliyeti yürütüyor. Üstelik bu çalışma Büyükşehir gözetiminde gerçekleşiyor. Eğer ki bölgede çalışma olmayacaksa belediye de vatandaş da kurallara uyacak kazı çalışması yapmayacak. Vatandaşa yasak belediyeye serbest olmaz öyle iş. Hele hele o alanı genişletmeyeceksin tam aksine daraltacaksın. Ya bunların rapordan haberleri yok ya da Harmandalı'na tuzak kuruyorlar. 'Biz burayı gözden çıkarttık. Burayı terk edin mi diyorlar ne diyorlar' bende bilmiyorum. Orada iş makinasının çalışması akıl durgunluğu akıl tutulmasıdır. " diye konuştu.
CENAZEYİ KİM KALDIRACAK?
Heyelan nedeniyle evlerini boşaltan vatandaşlara büyükşehir belediyesinin 6 ayda toplam 20 bin liralık yardımda bulunduğunu ardından da yardımı kestiğini belirten Kazar; "Büyükşehir bozduğu doğamızı eski haline getirsin, vatandaşlara evlerini geri versin bu güne kadar kişi başı ödedikleri paraları ben şahsen onlara geri ödeyeceğim. Mağdur olan vatandaşlar ne yer ne içer, nasıl yaşar, nerede oturur, nasıl geçinir soran eden yok. Ortada bir cenaze var. Tüm yetkili kurumlar susuyor. Hepsi körleşmiş, sağırlaşmışlar. İllaki burada birisinin ölmesi mi bekleniyor? Ne bekliyorlar vallahi billahi bir insan olarak bilmiyorum. Hele hele İzmir'de çevreci geçinenlere hiç inanmıyorum. Bu saatten sonra İzmir'de çevreci olduğuna beni kimse inandıramaz. Burada çocuk oyuncağı oynamıyoruz. İzmir'in barosu da yaşananlara seyirci kalıyor. Harmandalını kaderi ile baş başa bırakmışlar." dedi.