2019 İlim Yayma Sosyal Bilimler Ödülü sahibi Marmara Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İlyas Kemaloğlu, Rusya-Ukrayna arasındaki İstanbul müzakerelerini ve sonuçlarını değerlendirdi:
Samimi şekilde barışın tesisi için çaba sarf edenlerin başında Türkiye geliyor. Bundan dolayı 29 Mart'taki görüşme Türkiye'de gerçekleşti. Ankara son derece dengeli bir siyaset izledi. Türkiye, Rusya için bu günlerde dünyaya açılan kapı niteliğinde. Zira Çin ve İran başta olmak üzere Rusya'nın münasebetlerini devam ettirdiği diğer ülkelerin dış dünya ile bağlantıları pek yok. 29 Mart'ta İstanbul'da yapılan görüşmeler yeni bir sürecin başlangıcı. Taraflar karşılıklı tavizlere hazırlar. Ancak anlaşma çok kolay olmayacak. Ukrayna'ya bu kadar askeri yardım yapan ve Rusya ile bütün alanlardaki bağları koparan, hatta Rusya'ya uyguladığı yaptırımlardan kendisi de büyük zarar gören Batı, Slav kardeşlerin barışmasını ister mi? Vladimir Putin için ağır suçlamalarda bulunan ABD Başkanı Biden, nasıl garantör ülke olacak? Kremlin bunu kabul edecek mi? Tüm bunların cevapları, Kremlin'den gelecek açıklama ve sonrasında Batılı ülkelerin sergileyeceği tavırla verilecektir. Bu süreçte Türkiye'ye yine önemli bir görev düşüyor. Barışın bir an önce sağlanması için görüşmelerin Türkiye'de devam etmesinin önemi büyük. Ankara, yalnızca Rusya ile Ukrayna arasında değil, Rusya ile Batı arasında da bir köprü haline gelmiş durumda. Avrupa da sorunun çözümü konusunda Türkiye'ye büyük ümitler bağlıyor. AA