Küçükçekmece Belediyesi'ne ait sosyal medya hesabından "Çocuklarımız için parklarımızı yeniliyoruz. İstasyon Mahallesi Atatürk Parkı'nın bakım, onarım ve yenileme çalışmalarını tamamladık" bilgisiyle video paylaşılmıştı.
CHP'li belediyede yaşanan rezalete ilişkin bir vatandaş savcılığa ihbarda bulundu. Küçükçekmece MHP İlçe Başkanlığı da şikayetçi oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı skandal düzenlemeden sorumlu tutulan peyzaj mimarları Yüksel Pehlevan ve Gülsüm Mağara ile Küçükçekmece Belediyesi kontrol mühendisi Deniz Doğan Koca hakkında dava açtı. Savcılık, sanıkların "PKK terör örgütünün propagandasını yapma" suçundan 1,5 ile 7,5 yıl arasında hapisle cezalandırılmalarını talep etti.
MAHKEME SUÇ GÖRMEDİ
İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılamada sanıklar, parka yapılan şekillerin PKK sembolleri olduğunu bilmediklerini savundu. Mahkeme, dava konusu eylemin kanunda suç olarak tanımlanmaması sebebiyle, sanıkların beraatine karar verdi. Kararda, parka döşenen şekillerin, sözde PKK bayrağıyla benzerlik göstermesine rağmen birebir aynı olmadığı, bu konuda Emniyet Müdürlüğünün tutanak düzelendiği, ayrıca sanıkların terör örgütü ile herhangi bir bağlantılarının bulunmadığı belirtti.
SAVCI: BİLEREK YAPTILAR
Cumhuriyet savcısı, beraat kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu öne sürüp karara itiraz etti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvurusunda bulunan savcı, beraat kararının bozulmasını talep etti. Savcının istinaf başvurusunda, çocuk parkına sarı, kırmızı, yeşil renklerle yıldız şeklinde yapılan boyamanın PKK/KCK silahlı terör örgütünün sözde amblemi ile aynı olduğu belirtildi. Ayrıca, parkın ihale evraklarındaki planın çok ötesinde, ihale şartnamesine aykırı olarak yapıldığına dikkat çekildi. Sanıkların sosyal medya yazışmalarına ve beyanlarına bakıldığında ise parkı bilerek PKK sembolleriyle donattıklarının anlaşıldığı vurgulandı. Buna rağmen sanıkların suçtan kurtulmaya yönelik savunma yaptıkları ifade edildi.
YARGITAY'IN EMSAL KARARI VAR
"Dava konusu eylemin kanunda suç olarak tanımlanmadığı" gerekçesine de savcı itiraz etti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun emsal kararına atıf yapılan itirazda, toplantı ve gösteri yürüyüşü sırasında gerçekleşmese dahi terör örgütünün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde örgüte ait amblem, resim veya işaretlerin asılması ya da taşınmasının suç olduğu belirtildi. Kanunda bu unsurların aranmadığı, ancak ceza atfı amacıyla düzenleme yapıldığı ifade edildi.