BBP kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin bindiği helikopter 25 Mart 2009'da Kahramanmaraş'taki Keş Dağı'na düşmüş, helikopterde Yazıcıoğlu ile birlikte bulunan BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Sivas Belediye Meclis Üyesi adayı Murat Çetinkaya, pilot Kaya İstektepe ve gazeteci İsmail Güneş hayatını kaybetmişti. Hayatını kaybeden isimler için Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu'nda anma etkinliği düzenlendi. Programın başında Milli Şair Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale Şehitlerine şiiri, sela ve Kur'an-ı Kerim okundu.
Programda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gönderdiği mesaj okundu. Erdoğan, mesajında, şehadetinin 13'üncü seneidevriyesinde Yazıcıoğlu'nu bir kez daha rahmet ve özlemle yad ettiğini ifade etti.
ayrılmayan, hak bildiği yolda tek başına kalsa bile yürümekten çekinmeyen, yüreği daima ülkesi ve milleti için çarpan yiğit, mert, karakter abidesi bir insan olduğunu kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:
"Muhsin kardeşim, siyasi hayatı boyunca samimiyeti, cesareti ve milli irade için verdiği kararlı mücadelenin yanı sıra darbecilere karşı sergilediği dik ve tavizsiz duruşuyla da milletimizin gönlünde taht kurmuştur. Şehadetinin üzerinden 13 yıl geçmesine rağmen milletimizin Muhsin Yazıcıoğlu'nu hep minnet duygularıyla hatırlaması, ona karşı duyulan sevgi ve teveccühün işaretidir. Rabbim, Muhsin Yazıcıoğlu kardeşime rahmetliyle, merhametiyle muamele etsin diyorum" dedi.
HER ADIMINI ÜLKESİNE DUYDUĞU SEVDAYLA ATTI
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, anma töreninde yaptığı konuşmada, Yazıcıoğlu'nun hiçbir zaman fayda-zarar hesabına veya politik gerçekliklere göre karar vermediğini belirterek, "Kendine dair hiçbir hesabı olmadı. Her adımını ülkesine, milletine, inançlarına ve duyduğu sevdayla attı" ifadelerini kullandı.
KENDİNE AİT ÇIKARLARI OLMADI
Yazıcıoğlu'nun hayatı boyunca doğruluğun bedelini ödemeye razı olduğunu, bunu bilerek yaşadığını ve geri adım atmadığını kaydeden Destici, "Hiçbir sermaye grubu, çıkar odağı, yabancı güç, gayrimeşru faaliyetle yan yana ya da irtibatlı olmadı. Onun kendine ait çıkarları hiçbir zaman olmadı" dedi.
Kazadan sonra helikopterde bulunan İhlas Haber Ajansı muhabiri İsmail Güneş'in, 112 Acil çağrı merkezi ile 9 kez görüştüğü, bu görüşmelerin kimisinin 20 dakikaya yakın sürdüğü kimisinin ise 34 saniye sürdüğü tespit edilmişti. Tüm bu telefon trafiğine rağmen 48 saat boyunca süren arama kurtarma çalışmalarının enkazdan 115 kilometre uzakta olduğu ortaya çıkmıştı. Enkaz kazadan 48 saat sonra bulunabilmiş ve helikopterde bulunan Yazıcıoğlu dahil 6 kişinin hayatını kaybettiği belirlenmişti.
Yazıcıoğlu'nun vefatının ardından kazaya ilişkin soruşturma başlatıldı ve kaza kırım ekibi oluşturuldu. Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmalarda FETÖ'nün izine rastlandı ve Fetullah Gülen ile örgüt yöneticilerinin soruşturmalara müdahale de bulunduğu tespit edildi.
Aralarında FETÖ'nün darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanına suikast girişiminden mahkum olan eski yarbay Davut Uçum ve eski astsubay Aydın Özsıcak'ın da olduğu 17 sanık hakkında hazırlanan iddianame, 25 Aralık 2020'de Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, Yazıcıoğlu'nun vefatıyla FETÖ'nün amaç ve menfaatleri doğrultusunda usulsüz birçok işlem yapıldığı bilgisine yer verildi. Bugüne kadar yapılan soruşturmalarda ise kurgu mahiyetinde gizli tanık ifadeleri ve ortam dinlemesi ile zorlama deliller oluşturulduğu, aynı zamanda yaşamını yitirenlerin yakınlarının acılarının istismar edildiği vurgulandı. Soruşturma kapsamında, Davut Uçum ile Aydın Özsıcak'ın da olduğu 17 kişi hakkında, çeşitli oranlarda ceza istendi. Toplam 96 sayfadan ve 13 bölümden oluşan iddianame 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
FETÖ MÜDAHALESİ İDDİANAMEYE GİRDİ
İddianamede, sanıkların, helikopterin düşmesinin ardından başlatılan soruşturma sürecinde, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in ve örgüt yöneticilerinin talimatları doğrultusunda, soruşturmaya müdahale ederek örgütün amaçları doğrultusunda yönlendirmede bulundukları ifade edildi.
ANA SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR
Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümüne ilişkin ana soruşturma devam ederken, Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konuyla ilgili 25 Aralık 2020'de yapılan açıklamada, milletin gönlünde acısı hala taze olan bu elim olaya ilişkin tüm iddiaların eksiksiz ve ayrıntılı şekilde araştırılarak sonuçlandırılması için ana soruşturmanın kapsamlı şekilde yürütülmeye devam ettiği ifade edildi.
Soruşturmanın özellikle 15 Temmuz 2016 sonrasında elde edilen tüm deliller ışığında yürütüldüğüne vurgu yapılan açıklamada, "Gelinen aşamada, olayın nasıl meydana geldiği, olayın oluşumunda harici kişilerin kastı, kusuru ya da ihmali bulunup bulunmadığı gibi hususlarda tüm soru işaretlerinin giderilmesine yönelik yeni bir rapor hazırlanması için konusunda uzman isimlerden oluşan yeni bir bilirkişi heyeti teşekkül ettirilmiştir" denildi. Soruşturmalara FETÖ müdahalesiyle ilgili dava dosyası ile helikopterden GPS cihazının sökülmesine ilişkin dava, sanık ve eylem yönünden bütünlük oluştuğu gerekçesiyle birleştirildi.
DAVALAR KARARA BAĞLANDI
Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin içinde bulunduğu helikopterin düşmesi sonrası yürütülen arama kurtarma çalışmalarındaki ihmallere ilişkin görülen davalar karara bağlandı.
Helikopterin düşmesinden birkaç saat sonra dönemin Kahramanmaraş Emniyet İstihbarat Müdürü Dursun Özmen'in, "Yazıcıoğlu'nun sağ olarak bulunduğu ancak ayağının kırık olduğu ve hastaneye götürüldüğü" şeklinde geçtiği bilgi notunu hazırladığı iddiasıyla "görevi kötüye kullanma" suçundan yargılandığı davada mahkum oldu. Dönemin Kahramanmaraş Valisi Niyazi Tanılır, eski İl Jandarma Komutanı Sezai Akgün ve eski İl Emniyet Müdürü Necdet Çelikbilek'te "görevi kötüye kullanma" suçundan hapis cezasına çarptırıldı. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığınca, Yazıcıoğlu ve beraberindekilerin bulunduğu helikopterin düştüğü tarihte Adana Jandarma Bölge Komutanı olan emekli Korgeneral Lapanta, eski Kurmay Başkanı Mazlum Koçoğlu, dönemin Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürü Orhan Birdal ve eski Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru hakkında, arama kurtarma faaliyetlerinde ihmali olduğu iddiasıyla "görevi kötüye kullanma" suçundan 16 Kasım 2020'de Kahramanmaraş 5. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Yargılama sonucunda 15 Şubat 2021'de görülen karar duruşmasında, Orhan Birdal ve Mazlum Koçoğlu'na "görevi kötüye kullanma" suçundan 1 yıl 1'er ay hapis cezası veren mahkeme, aynı suçtan Ali Arıduru'yu 1 yıl 3 ay, Ali Lapanta'yı da 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırarak, sanıklar hakkında indirim ya da erteleme yapılmasına yer olmadığına hükmetti. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi, 4 Mart 2021'de kararı hukuka uygun buldu.