Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün kabine toplantısına başkanlık etti. 2 saat 50 dakika süren toplantının ardından millete seslenen Erdoğan, Türkiye'nin küresel konumunu herkese kabul ettirdiğini belirtti. Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ülkemiz, güneyinde, kuzeyinde ve doğusunda yaşanan çatışmalardan, batısında süren gerilimlerden zarar görmeden yoluna devam edebilmesini, büyük ölçüde yeni yönetim sistemimizin sağladığı imkânlara borçludur.
Bugün ülkemizin adı, bayrağı, gölgesi sınırlarımız dışında bile güvenin, huzurun, umudun sembolü haline geldi.
Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada giderek artan gücünün, cazibesinin ve öneminin en somut tezahürlerinden biri geçen hafta yapılan Antalya Diplomasi Forumu'dur. Forumun en çok ses getiren bölümü Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarının, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte yaptıkları toplantı oldu. Her ne kadar somut bir neticeyle sonuçlanmamış olsa da diplomasi ve diyalog kapılarını açması bakımından çok önemliydi. Dışişleri Bakanımızı Rusya'ya gönderiyorum. Yarın (bugün) Moskova'da temaslarda bulunacak. Perşembe günü (yarın) de Ukrayna'ya geçecek. Kendisi her iki tarafla da yapacağı görüşmelerle ateşkesin ve barışın sağlanması yolundaki gayretlerimizi sürdürecektir.
Yarın (bugün) Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda'yı ülkemizde misafir edeceğiz. Görüldüğü gibi, Türkiye, bir yandan dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefiyle yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme stratejisini kararlılıkla uygularken, diğer yandan da diplomaside merkez ülke konumunu güçlendirmektedir.
Ukrayna krizi şu gerçeği hepimize bir kez daha hatırlatmıştır. Türkiye'nin siyasi, ekonomik, askeri alanlarda güçlü olması, kendi kendine yeterliğinin ötesinde dostlarına ve kardeşlerine destek verecek konuma gelmesi bir tercih değil, mecburiyettir.
Uzunca bir zamandır yaşadığımız sayısız tecrübeyle biliyoruz ki ihtiyaç duyduğumuzda şayet kendi işimizi kendimiz göremiyorsak, kendi ihtiyaçlarımızı kendimiz karşılayamıyorsak, kendi planlarımızı kendimiz yapıp uygulayamıyorsak, bize kimseden fayda yoktur.
(Eğitimde) Sıra okul öncesi eğitimin yaygınlaşmasına geldi. 3-5 yaş arasında 2022 yılında 3 bin yeni anaokulunu ve 40 bin yeni anasınıfını hizmete almayı hedefliyoruz. Yıl sonuna kadar 3 bin anaokulunun tamamını yapacağız. Burada aslan payını, bin anaokulunu İstanbul'a veriyoruz. Böylece fırsat eşitliğinde önemli aşamayı geçmiş olacağız. Yıl sonuna kadar 165 özel eğitim anaokulu yapacağız." Rusya Dışişleri Bakanlığı da Çavuşoğlu ile Rus mevkidaşı Sergey Lavrov'un bugün yapacakları görüşmenin "iki ülkenin ulusal çıkarlarını dikkate alarak acil uluslararası sorunlara yönelik stratejik vizyonu güçlendireceğini" bildirdi.
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan Devlet Başkanı Kurbankulu Berdimuhamedov ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Türkmenistan Devlet Başkanlığı seçim sonuçlarının hayırlara vesile olması temennisinde bulunan Erdoğan, yeni devlet başkanı seçilmesi dolayısıyla Serdar Berdimuhamedov'a tebriklerini iletti.
ÇİFTÇİLERE 3 MÜJDE
Çiftçilerimize sulama, enerji ve kredi konusunda 3 önemli müjdemiz var. İlk olarak ülkemiz tarımını su ile bereketlendirerek daha üst seviyelere çıkarmak için, barajı ve göleti tamamlanmış tarımsal alanlardaki sulama tesislerini hızla bitirerek milli ekonomiye kazandıracağız. Böylece 830 bin hektar alanın daha modern sistemlerle sulanmasını sağlayarak üreticilerimiz yıllık 41 milyar lira gelir artışı sağlayacağız.
İkinci müjdemiz, çiftçilerimizin tarımsal sulamada kullandıkları enerjiyi daha uygun maliyetlerle elde etmelerine yöneliktir. Sağlayacağımız finansman kolaylıklarıyla sulama faaliyetlerinde güneşten elde edilen elektriğin payını hızla artırmayı planlıyoruz.
Üçüncü müjdemiz ise Hazine faiz destekli kredi üst limitini, yükseltiyoruz. Böylece çiftçilerin finansmana erişimini kolaylaştırıyoruz.
HANİ SİZİN İNSAN HAKLARINIZ?
Diyarbakır annelerinin 'Evlatlarımızı geri istiyoruz' haykırışları terör örgütüne vurulmuş en ağır darbedir. Diyarbakır anneleri korku duvarlarını parçalamakla kalmadı, siyasetçi görünümlü insan kaçakçılarının maskelerini de indirdi. Diyarbakır'daki yüreği yanık anaların eylemlerine bir kez olsun sahip çıkmadılar. Bunu Batı'nın George'una, Helga'sına söylüyorum. Hani sizin insan haklarınız? Teröre tepki göstermek yerine ahlaksızca devleti suçladınız. Diyarbakır'a gidip ittifak ortaklarından ürktükleri için anaların kapısını çalmaktan korkan siyasetçi müsveddelerini gördük. Kaldıkları otele çağırdılar. Ayaklarına gitmediler, gidemediler.
KARŞILIKSIZ İYİLİKLER, GELECEĞE DAİR ÜMİTLERİMİZİ YEŞERTİYOR
'Dünyayı iyilik değiştirecek' şiarıyla çıktığımız iyilik seferberliği hamdolsun yoluna güçlenerek, daha da serpilerek devam ediyor. İyilik Ödülleri Töreni münasebetiyle bu güzel atmosferde kalplerimizi bir araya getiren Türkiye Diyanet Vakfı'na ve Diyanet teşkilatımızın saygıdeğer yöneticilerine şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Mutmain bir kalp, gülen bir yüz, müteşekkir bir göz, şöyle kalpten kopup gelen bir 'Allah razı olsun' haricinde hiçbir karşılık beklemeden yapılan iyilikler geleceğe dair ümitlerimizi de yeşertiyor.
MAZLUMLAR ARASINDA AYRIMI KABUL ETMEYİZ
2. Uluslararası
Medya ve İslamafobi forumu Ankara ATO Congresium'da düzenlendi. Başkan Erdoğan foruma gönderdiği mesajda "Ukrayna krizi bağlamında paylaşılan utanç verici tartışmalar, İslam düşmanlığı ve kültürel ırkçılığın ulaştığı tehlikeli boyutları ortaya koyuyor. Mazlum ve mağdurlar arasında ayrımcılık yapılmasını asla kabul etmiyoruz. İslamofobi, veba salgını gibi yayılıyor. Müslümanlar hakkını aramalı" dedi.
Fatma GÖKSU/ ANKARA