Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı etkinliğine katıldı. Erdoğan, Külliye'deki programda sağlıkçılara peş peşe müjdeler verdi. Erdoğan, "Maaş ödeme sistemlerinde ve mali haklarında önemli iyileştirmeler sağlıyoruz. Sabit ek ödemeleri merkezi yönetim bütçesine alınarak aylıklarının tek bir bordro ile ödenmesi temin edilecektir. Hemşireler başta olmak üzere lisans mezunu sağlık çalışanları 3600 ek gösterge kapsamına alınacak. Döner sermayede yapılacak düzenlemeyle, sağlık personelinin döner sermayeden alacakları ek ödemelerde artış yapılacaktır." dedi.
"ÜLKEMİZİ KÜRESEL SİSTEM EN İYİ YERE GETİRMEK İSTİYORUZ"
Başkan Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
Salgın döneminde sağlık sistemimizin ayakta tutulması için gayret gösteren hekimlerimiz ile sağlık çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum.
Bizim kültürümüzde her işin başı sağlıktır. Öyle ki ülkemizde hekim, doktor, tabip temalı binlerce türkü, binlerce deyim vardır. Devrinin en büyük fatihi Kanuni Sultan Süleyman'ın dünyadaki en büyük mutluluğu "Bir nefes sıhhat" olarak tabir etmesi tesadüf değildir.
DSÖ ise sağlık kavramını tam bir iyilik olarak kapsıyor. Bilginin ve verinin en önemli değer haline geldiği dünyada sağlık sektörü güçlenmektedir. Ülkemizi küresel sağlık sistemim içinde en iyi yere getirmek istiyoruz.
Sağlık deyince akla ilk gelen hekimdir. Hekim ve hakim aynı kökten geliyor. Bu iki kavramın ortak özelliği, ilmi hikmette mütehassıs kişileri anlamlandırmasıdır.
"SİZ BİLGİNİN EN ÜST DERECESİ OLARAK GÖRÜLEN BİR MESLEĞİN MENSUPLARISINIZ"
Milletimizin Kur'an-ı Kerim'deki Lokman kıssasını hekimlikle irtibatlandırması, bu mesleği hangi konuma yerleştirdiklerini işaret etmektedir.
Batı dillerindeki doktor kavramı, insanın fiziksel unsurlarıyla ilgilenen kişilerle sınırlıdır. Bizim medeniyet ve kültürümüzde "hikmet" denilen en üst bilgi içinde değerlendiriliyor. Batı toplumlarında hekimler ile dini değerlerin temsilcileri çatışma halindeyken, bizim medeniyetimizde beraberince yürütmüşlerdir.
Sizler, herhangi bir uğraşın değil, insanoğlunun sahip olduğu bilginin en üst derecesi olarak görülen bir mesleğin mensuplarısınız. Hekimliklerdeki hatanın bedeli doğrudan insan hayatı olabilir.
Ülkemizin dört bir yanında erdemli hekimlerimizin insanı ve insana hizmet etmeyi her şeyin üstünde tutan hikayelerini görmek mümkündür. Salgın döneminde isimlerini sağlık kurumlarına verdiğimiz hekimlerimiz bu ortak özellikleriyle ön plana çıkmışlardır.
"ÜLKEMİZİN DOKTORLARIMIZA HEM İHTİYACI VARDIR HEM DE VEFA BORCU VARDIR"
Bu ülkenin hekimlerine hem vefa borcu hem ihtiyacı vardır. 19 şehir hastanesiyle dünya ile rekabet eder durumdayız. Devamı gelecek. İstiyoruz ki dünya hastalarını ülkemize göndersin, burada şifa bulsunlar.
Türkiye'nin potansiyeli ve imkanları ihtiyacı olan hekim gücünü yetiştirmekle birlikte, küresel bir sağlık merkezi olma yolunda ilerlemektedir. Seferberlik ruhuyla yaptığımız çalışmalar neticesinde insanlarımızın layık olduğu bir sistemi inşa etmeyi başardık. Altyapısını büyük ölçüde iyileştirdiğimiz 1,3 milyon personel sayısıyla sağlık hizmetleri ülkemizin en önemli iftihar alanlarından birisidir. Sağlıkta da kaliteye odaklanmamız gereken bir seviyeye ulaştık.
"HEKİMLERİMİZİN İŞLERİNİ KOLAYLAŞTIRMA GAYRETİNDE OLDUK"
Sağlıkta da hala sıkıntılarımız, eksiklerimiz var. Ülke olarak bir süredir kesintisiz olarak yaşadığımız saldırılar önceliklerimizi değiştirdi. Buna rağmen, milletimize sunduğumuz hizmetlerin çıkarsını asla ihmal etmedik. Hekimlerimizin de işlerini geliştirerek hep kolaylaştırma gayreti içinde olduk.
Biz ülkemizin büyük fedakarlıklar ve sabırla yetiştirdiği hekimlerden azami istifade etmesi gerektiğine inanıyoruz. Sağlık sektöründe de gözü ve gönlü kendi ülkesinde kalmak yerine dışarı kayan kişiler olabilir. Bu anlayışla hareket edenlerin, istikametlerini yeniden kendi ülkelerine çevireceklerini umuyorum. Önüne serilen imkanlar ne olursa olsun tercihini kendi halkına hizmet etme yönünde kullanan tüm hekimlere şükranlarımı sunuyorum.
Gösterdiğimiz çabalara rağmen hala çözüme kavuşturulamamış hususlarda hekimlerin beklentilerini biliyoruz. Bir paketin hazırlığını yürütüyoruz. Bugün bu paketin ana hatlarını paylaşmak istiyorum.
SAĞLIKÇILARA 5 MÜJDE
İlk müjdemiz, sağlık çalışanlarına yönelik saldırıları çözecek yöntemle ilgilidir. Görevleri sırasında işlenen kasten yaralama suçu, CMK kapsamında kataloğa dahil ediliyor. Böylece bu tür suçlar konusunda izlenecek yok, hakim ve savcılar bakımından görünür hale geliyor. Bu suça verilen ceza sağlık hizmetleri söz konusu olduğunda artırılıyor.
İkinci olarak, ilgili mesleki sorumluluk kurulu oluşturuyoruz. Tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle ceza soruşturması açılması bu kurulun iznine bağlı olacak. Kamu kurum ve kuruluşları ile devlet üniversitelerinde görev yapan personele idare tarafından ödenen tazminatın rücu edip etmeyeceğine bu kurul karar verecek. Rücu ise kasıt durumunda yapılacak.
Üçüncü müjdemiz, sağlık çalışanlarımızın maaş ödeme sistemlerinde ve mali haklarında önemli iyileştirmeler sağlıyoruz. Sabit ek ödemeleri merkezi yönetim bütçesine alınarak, aylıklarının tek bir bordro ile ödenmesi temin edilecek. Sağlık Bakanlığı Döner Sermaye Sistemi etkinleştirilecektir. Merkezi Yönetim Bütçesi'nden performans ödemesi için ilave kaynak aktarılarak, ek ödemelerde artış yapılacaktır.
Dördüncü müjdemiz, sağlık çalışanlarının ücretlerinde yaptığımız iyileştirmelinin emeklilere de yansıyacak olmasıdır. Hemşireler başta olmak üzere 3600 ek gösterge kapsamına alınacaklarını da hatırlatmak istiyorum. Bu çalışma yapılırken, hekim emeklilerinin maaşları da ele alınacaktır.
Beşinci madde ise, aile hekimlerinin ücretlerinde artıştır.