Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün ATO Congresium'da düzenlenen AK Parti Ankara Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katılarak partililere hitap etti. "Sizlerdeki bu azim, kararlılık, birlik ve beraberlik daim olduğu sürece Allah'ın izniyle ne bu davanın ne AK Parti'nin önünü kesmeye inşallah kimsenin gücü yetmez" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
Öyle yuvarlak masa etrafında yer beğenmeyenlere milletim gereken yeri gösterecektir.
AK Parti'yi millet kurmuştur. Biz milletle yürüdük. Biz o malum çevrelerle değil, milletle yürüdük. İnşallah ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştırma, gençlerimize 2053 vizyonunu miras bırakacağız.
AK Parti'nin hiçbir mensubu millete sırtını dönemez, milletin rızasına dayanmayan herhangi bir hesap kitap yapamaz. Partimizi, mensubu olduğu davanın şuurunda, üstlendiği sorumluluğun farkında, kendini bu harekete adamış teşkilat mensuplarımızla birlikte burada gördüğünüz gibi bugünlere getirdik.
TÜRKİYE'NİN ÖNÜNDE İKİ YOL VAR
Rusya-Ukrayna arasındaki gelişmeleri, düştükleri durumları görüyorsunuz değil mi? Bunlardan ibret alarak yolumuza devam edeceğiz. Türkiye'nin önünde iki yol vardır. Birincisi, ülkemizi 20 yıldır büyük emekler, gayretler, fedakârlıklar sayesinde geldiği yeri dünyanın en büyük 10 ekonomisi, siyasi, diplomatik ve askeri olarak en büyük güçleri arasına girerek taçlandırmak. İkincisi 1990'lı yılların siyasi istikrarsızlık, sosyal kaos, ekonomik çöküntü dönemlerine geri dönmektir.
28 Şubat İttifakı çatısı altında bir araya gelenler o masaya oturtma cesareti, harbiliği, samimiyeti bulamadıkları ortaklarıyla birlikte, ülkenin ve milletin hiçbir meselesi konusunda dişe dokunur hiçbir teklif ortaya koyamıyorlar. Çünkü bunların bir araya geliş gayesi ülkenin ve milletin sorunlarını çözmek, kalkınmamızı hızlandırmak değildir. Bunların tek derdi, ülkenin ve milletin felaketi pahasına da olsa kendilerine ajanslar vasıtasıyla verilen gündemi uygulamaktır. Proje, şayet ortaya bir eser koyacaksanız iyidir ve gereklidir. Siyasette proje, milli iradeye saygısızlık, hatta tehdittir. Bunların tanımı bu.
MİLLETİMİZ HER SEFERİNDE ÇÖPE ATTI
Türkiye her darbenin ardından vesayet dayatmalarıyla benzer siyaset projeleriyle karşılaşmıştır. Milletimiz her seferinde, bulduğu ilk fırsatta bu projeleri çöpe atmış, ülkenin yönünü kendi tarihi, değerleri, kültürüne, ihtiyaçlarına, hedeflerine uygun istikamete çevirmiştir.
İnşallah bu seferki proje de milletimiz tarafından sandığa gömülecektir. Gezi olayları, 17-25 Aralık, çukur eylemleri ile sınırlarımıza yığılan terör örgütleriyle, 15 Temmuz'da, ekonomik tuzaklarla başaramadıklarını 28 Şubat İttifakı projesiyle elde edemezler, edemeyecekler. Türkiye'nin artık bu proje siyasetiyle, bu virüs siyasetiyle, bu uzaktan kumanda siyasetiyle yönetilemeyecek bir ülke olduğunu dost düşman herkes görecektir.
MİLLET SİZİ GÖMER, NEYİ YIKIYORSUNUZ?
Bunlar diyorlar ki, biz AK Parti'nin yaptığı her eseri yıkacağız, her hizmeti ortadan kaldıracağız. Bunlarda utanmak yok. Şimdi 18 Mart inşallah Çanakkale Köprüsü ile ilgili adımı atıyoruz. İnanın ellerinden gelse 'Bu köprüyü bile yıkacağız' derler. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yaptık. Bu CHP zihniyetinin mensupları bana dedi. Dedim ki, 'Sıkar, bu millet sizi gömer, neyi yıkıyorsun?' Boğaz'ın altından Marmaray'ı geçirdik. Ne oldu? Kullanıyorlar mı? Kullanıyorlar. Avrasya Tüneli'nden tıpış tıpış geçiyorlar. Osmangazi Köprüsü'nden Bay Kemal herhalde oradan İzmir'e gidiyordur.
'ESKİYE DÖNELİM' DİYORLAR
Şimdi bunlar filmi geriye sardırıp, 'Yeniden eskiye dönelim' diyorlar. Yok öyle yağma! Milletimiz eser, hizmet, bölgesel ve küresel söz sahipliğimiz gibi demokratik yönetim sistemimizdeki hiçbir kazanımın heba edilmesine müsaade etmeyecektir. Kendi aralarındaki rekabeti, denge arayışını demokrasi kılıfına büründürenlerin ipliğini pazara çıkarmak boynumuzun borcudur. Milletin önüne çıkardıkları programda kendilerinin ne istediğine, neyi nasıl yapacaklarına dair tek bir dişe dokunur temas yoktur. Kurdukları ittifakın istikameti belirsizdir. Sergiledikleri duruşları sakattır. Cumhurbaşkanlığında daha 2023'teki adaylarını koyabilmiş değiller. Teklif ettikleri sistem ise cumhurbaşkanının seçim yöntemini ifade edemeyecek kadar pespaye çalışmadır.