İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, PKK terör örgütünce kurulduğu ortaya çıkan DİAYDER üyesi 23 kişiye, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı. Terör örgütünün sözde din adamları derneğiyle ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Bu kez Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, terör örgütüyle bağlantılı derneğin kapatılması için Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtı.
BAŞSAVCILIK DELİLLERİ TEK TEK SIRALADI
Savcılığın mahkemeye gönderdiği davanamede, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliğinin raporu, medya ve sosyal medyaya yansıyan bilgi ve belgeler, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iddianamesi ve Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma evrakları delil olarak gösterildi.
BAŞKALDIRI MESAJLARI
Savcılık, Ekrem Baran'ın başkanlığını yaptığı 2015-2022 yıllarında Mülkiye Müfettişlerince dernekte denetim yapıldığını aktardı. Bu denetime göre, dernek tarafından yayınlanan Rohani isimli dergide, dernek yöneticileri tarafından yayınlanan yazılarda düzenli olarak başkaldırıya teşvik mesajlarının yer aldığı tespit edildi.
TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI
Kürtlerin mücadelesinde en önemli aktörün PKK olduğu, DEAŞ'ın yenilmesiyle Türkiye'nin yenilmiş olduğu, Devletin Kürtler üzerinde zulüm yaptığı yönünde propagandalar yapıldı. Türkiye Cumhuriyetini yöneten sınıfın Allah'ın ayetlerini inkar ettiği, rejimin faşist olduğu gibi mesnetsiz iddialarla da devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı teşvik edici yazılar ve basın açıklamalarının yayınlandığı belirlendi.
PKK KANALLARINDAN VAAZ VERDİLER
Terör örgütüyle bağlantılı sözde din adamlarının, derneğin mescitlerinde verdikleri vaazlarında da sürekli Kürt vatandaşlara propaganda yaptıkları, terör örgütü güdümünde faaliyet gösteren kanal ve platformlarda da bu tarz sohbetlere katıldıkları vurgulandı.
TERÖRİSTLER İÇİN ÇADIR NÖBETİ
Sözde din adamlarının, PKK'nın Suriye kolu olan PYD/YPG terör örgütü mensuplarına destek vermek amacıyla Kobani sınırında çadır nöbeti eylemine katıldıkları da kaydedildi. Gözaltına alınan dernek üyelerinde, PKK/KCK terör örgütü ile ilişkili çok sayıda belge ve doküman ele geçirildiği kaydedildi.
DERNEKTE USULSÜZLÜK
Savcılık, terör bağlantısının yanısıra dernekte usulsüzlükler yapıldığını da kaydetti. Savcılığın bu tespitlerine göre, dernek yöneticileri dernekler kanununa göre tutmaları gereken defter ve belgeleri usulüne uygun tutmadı. Savcılık, derneğin amacından saptırıldığı ve kanuna aykırılık oluşturarak suç sayılan eylemlerin kaynağı olabileceğine dikkat çekti. Dernek tarafından yürütülen faaliyet ve açıklamalarda suç unsurlarının birden çok ve süregelen nitelik taşıyarak derneğin asıl amacının dernek adı altında suç işlemeye zemin hazırlamak haline geldiği ifade edildi.
FESİH TALEBİ
Tüm bu delil ve gerekçelerle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin (DİAYDER) faaliyetlerinin tedbiren durdurulmasını ve derneğin feshedilmesini talep etti.
İBB'YE SOKULMUŞLARDI
Öte yandan, DİAYDER üyesi bazı sözde din adamlarının, dernek referansıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne gassal olarak girdikleri ortaya çıkmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede ise İBB'ye sokulan dernek üyelerinin maaşlarının bir kısmını dernek üzerinden terör örgütüne aktardığı kaydediliyor. İddianamede, 2008 yılında PKK tarafından kurulan DİAYDER üyesi sözde din adamlarının kendi mescitlerinde verdikleri vaazlara Kandil'den gelen örgüt yöneticilerinin de katıldığı anlatılıyor. Derneğin, "Diyanet (Devlet) camilerine gitmeyin" çağrısıyla bildiri yayınlandığı da iddianamede vurgulanıyor.