CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun HDP'nin doğu ve güneydoğu illerinde yaptığı sokak çağrısına paralel olarak elektrik faturası ödememe, sivil itaatsizlik gibi çıkışları barındıran açıklamasına tepkiler yoğun şekilde devam ediyor. Kılıçdaroğlu'nun söylemi halkta karşılık bulmazken İYİ Parti de CHP ile konuya dair bir ortaklık sergilemeyeceklerini açıkladı.
A Haber ekranlarında SABAH Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu, İletişim Uzmanı Ali Saydam ve Avukat Serkan Toper konuya dair çok önemli değerlendirmelerde bulundu. İşte o yorumlardan öne çıkanlar:
İletişim Uzmanı Ali Saydam: İşin iletişim boyutunca çok söylenecek söz var. Bir anamuhalefet partisi bireysel bir çıkış sergileyemez. Canım çekti 100 bin TL'lik otelde kalıyorum diyemez örneğin. Ben faturamı ödemeyeceğim demenin de tam karşılığı 'İSYAN' diye ifade edilen sivil itaatsizlik gibi neresinden baksanız toplum nezdinde karşılığını çok zor bulan bir tavır sergilemektir.
BAŞARISIZ BİR SİYASİ İLETİŞİM ÇIKIŞI
Burada sayın Kılıçdaroğlu'nun bir şekilde bunu toparlaması lazım. Toplumun geniş kesimlerinin katılmadığı bir pozisyon bu işin iflas ettiğini gösteriyor. Şimdi kıvırmaya çalışıyorlar. Bu şahsi meseledir diyorlar. Bir anamuhalefet lideri böyle şahsi şekilde davranamaz. Bir numaralı sosyal paydaşınız, yani İYİ Parti şiddetle karşı çıkıyor buna. Bu nedenle başarısız bir siyasi iletişim çıkışı olduğunu düşünüyorum.
ÖFKELİ AZINLIK UĞRUNA HALKTAN UZAKLAŞIYORLAR
Avukat Serkan Toper: Toplumda bir öfkeli azınlık var. Bu azınlığı sesi çok fazla çıktığı için psikolojik harp unsuru olarak düşündüğünüzde toplumda bir vesaye unsuru gibi davranabildiğini görüyoruz. Bazen sanatçılar, bazen gazeteciler. Dolayısıyla bu öfkeli azınlığın alkışlarını almak için sayın Kılıçdaroğlu zaman zaman bu tarz çıkışlar yapıyor. Ama bunu yaparken esas unsur olan milletin, halkın nezdinde "CHP'den bu memlekete hayır gelmez" algısını güçlendirdiğinin farkında değil.
Kılıçdaroğlu'nun Hükümetin halihazırda düzenleme halinde olduğu çalışmalara "Bakın ben itiraz ettim. yapmak zorunda kaldılar" demek için ön almaya çalıştığını düşünüyorum.
Kaldı ki vatandaş sizi dinledi ödemedi. Son ödemesi geçti. Ne olacak? Elektriğin kesilecek, devam edersen icralık olacaksın. Bir kesme bedeli, avukatlık ücretleri ve icra masraflarıyla kıymetli vatandaşlarımızı başbaşa bırakan bir çağrıydı bu. Karşılık gördü mü? Görmedi. Toplum bu kaotik söylemi satın almadı.
ŞU ANKİ FİYATLAR BİLE MALİYETİN ALTINDA; BUNUN BİLİNMESİ LAZIM
SABAH Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu: Elektrik faturaları konusu Kemal Bey'in de gayet iyi bildiği gibi aslında küresel anlamda enerji fiyatlarıyla doğrudan bağlantılı. Hane başına sağlanan indirim 2021 yılında yaklaşık 5 bin TL. Birçok indirim yapıldı. Bu tutar yaklaşık 12-13 milyar dolara denk gelir. Bu algının sosyolojik ve ekonomik algının kurgulandığını gözardı edemeyiz. Bugün şikayet edilen fiyatların dahi maliyetinin dahi yüzde 50 altına satıldığını vatandaşlarımızın bilmesi lazım.
HÜKÜMETİN ÇALIŞMASI VAR
Kuşkusuz canınız nerede yanıyorsa bütün canınız oradadır. O nedenle bu yapılanlar alınacak tedbirleri almamayı gerektirmez. Bu rol çalma, ön alma konusuna giden bir hadise var. Çünkü bu fiyatlamada kademelendirme ve tüketime göre hane halkının yükünü azaltma yolunda bir düzenleme var. Esnaf da konunun merkezinde. Yakın geçmişteki kur artışlarının gecikmeli etkisi şimdilerde çıkıyor. Bu konuda da hükümetin bir çalışması var.
Ama biz sivil itaatsizlik başlatarak burada netice aldık algısı daha önce asgari ücret, emekli ödemelerindeki gibi iddialarını "Biz yaptırdık" şeklinde güncel bir popülizme dönüştürme çabasıdır.
BÖYLE BİR ÇAĞRI YAPAMAZSINIZ
Burada bir itaatsizlik çağrısı yapamazsınız. Bunun sivil itaatsizlik olması için bu noktadaki itirazınızın idari ve hukuki tüm mekanizmaları kullanıp yanıt alamamış olmanız gerekir ki hükümet zaten çalışma yapıyor. Daha bugün bile bir toplantı bir zirve var. Bir çözüm iradesi ortaya konulmuşken siyaseti gererek toplumun belli bir kesimini halk avcılığıyla siyasal iklimi değiştirmeye dönük bir altyapı var.
MASUMİYET SOSLU MARJİNAL DESTEKLİ EYLEMLERİ BÜYÜKŞEHİRLERE TAŞIMA AMACI
HDP'nin sokak çağrısı da örgüte müzahir ve toplanan kitleler güvenlik bürokrasisinin üzerinde düşünmesi gereken bir eylem tarzı olduğunu düşünüyorum. Buna çok dikkat etmek lazım. Özellikle bu daha sonra yine HDP görünümlü, CHP soslu ve marjinal gruplarla destekli bir şekilde büyükşehirlere taşınabilecek bir "Sadece ellerinde elektrik faturası vardı" şeklinde lanse edilebilecek eylem tarzları bunlar. Masumiyet görüntüleri katarak ana amaca hizmet eden faaliyetlerdir. Buna o duyarlılıkla daha kapsamlı yaklaşımları gerektirebilir.
Kılıçdaroğlu Anayasal suç mu işliyor? | Video