Son dakika haberi... Rusya-Ukrayna arasındaki artan gerilimi azaltmak ve iki ülke arasında arabuluculuk yapmak için Türkiye devreye girdi. Başkan Recep Tayyip Erdoğan bu kapsamda Ukrayna'ya kritik bir ziyaret gerçekleştiriyor.
Erdoğan ziyaret öncesi havalimanında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Başkan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy'nin davetine icabetle Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey'in onuncu toplantısını gerçekleştirmek üzere Kiev'e hareket edeceğiz. Bugün aynı zamanda Ukrayna ile tesis ettiğimiz diplomatik ilişkilerin 30. yıl dönümüdür. Bundan dolayı ziyaretimiz bizim için ayrı bir önem taşımaktadır.
Başkan Erdoğan'dan kritik Ukrayna ziyareti öncesi önemli açıklamalar
Baş başa görüşmemizin ardından Konsey toplantımıza da başkanlık edeceğiz. İkili ilişkilerimizi tüm boyutlarıyla gözden geçireceğiz. Muhtelif alanlarda anlaşmalara imza atarak ilişkilerimizi daha da güçlendireceğiz.
Ukrayna ile ilişkilerimiz son yıllarda ciddi mesafeler katetmiştir. Salgına rağmen geçen sene 2 milyona yakın Ukraynalı dostumuzu Türkiye'de ağırlayarak yeni bir rekora imza attık. İkili ticaretimiz de 2020 yılına göre yüzde 60 arttı.
TÜM TARAFLARI İTİDALLİ OLMAYA VE DİYALOĞA DAVET EDİYORUZ"
Stratejik ortağımız ve komşumuz Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini desteklediğimizi her platformda dile getiriyoruz. Biz de bir Karadeniz ülkesi olarak bölgede barışı hakim kılmak adına tüm tarafları itidalli olmaya ve diyaloğa davet ediyoruz. İhtilafın barışçı yöntemlerle ve uluslararası hukuk temelinde çözülmesi gerektiği aşikardır. Bölgemizde barış ve güven ortamının tesisi amacıyla üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu bu vesileyle bir kez daha vurguluyorum. Malum Ukrayna ile ilişkilerimizin ana unsurlarından olan Kırım Tatarları başta olmak üzere soydaşlarımızın durumuna özel ihtimam gösteriyorum. Kiev'de yapacağımız görüşmelerin gündeminde her zamanki gibi bu konu da üst sıralarda yer alacaktır. Kiev'deki temaslarımızın Ukrayna ile ilişkilerimizin güçlenmesine önemli katkılar bulunacağına da inanıyorum. Görüşmelerimizin ülkemiz ve bölgemiz için hayırlara vesile olmasını özellikle temenni ediyorum.
Bugün sayın Zelenskiy ile görüşmemizi yapacağız. Ardından da, Çin ziyaretinden sonra sayın Putin Türkiye ziyaretini gerçekleştireceği bilgisini bize vermişti. Bu iki ziyareti yapmadan onlarla bu görüşmeleri gerçekleştirmeden hangi taşı nereye koyacağımızı düşünmek doğru olmaz. Görüşmeden sonra neyi nereye oturtacağımızı, Rusya ile Ukrayna arasındaki olumsuz gelişmeleri görmek yaşamak bizler için doğru bir gelişme değil. Onun için de her iki ülkenin arasındaki sıkıntılı dönemi inşallah başarıyla atlatmayı, zira kendi aralarında da bu ülkenin temsilcileri sürekli "Ukrayna için işgal söz konusu değildir, savaştan yana değiliz" ifadelerini kullanıyorlar.
"KATAR İLE BURADAKİ DESTEĞİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ"
Kabil Havalimanı ile ilgili Taliban'ın kendi içinde henüz bir birliği yok. Nerede neyi nasıl ifade edeceklerini nasıl bir tavır takınacaklarını belirlemiş değiller. Son gelişmede Kabil Havalimanı'na bir 777 uçağının inmesi ve bu uçağın Taliban'ın kabul etmeyeceği şekilde yolcunun bulunması süreci olumsuz etkiledi. Biz bu işin olumlu şekilde gelişmesi halinde Katar ile buradaki desteğimizi sürdüreceğiz. Kabil Havalimanında işi bu şekilde ele almak suretiyle ilerletmek istiyoruz.
İSRAİL CUMHURBAŞKANI HERZOG'UN TÜRKİYE ZİYARETİ
İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un ziyareti mart ayının ortalarında inşallah gerçekleşecek. İkili ilişkilerimizi geleceğe yönelik çok daha sağlıklı zemine oturtmanın gayreti içerisinde olacağız ve bu yaklaşımımız aynı şekilde İsrail tarafında da mevcuttur. Belki de sayın Herzog'un gelmesinden önce onların özel temsilcileri bize geldiği gibi biz de temsilcilerimiz İsrail'e göndererek çalışmaları yapacaklar ve süreci başlatacağız.
Avrupa Konseyi'nin Kavala kararı
Özellikle Türkiye'nin başta ilk derece mahkemeleri olmak suretiyle, bizim mahkemelerimizi tanımayanları biz tanımayız. Bunu çok net söylüyorum ve şu anda bizim mahkemelerimizin de bu konuda verdiği bir karar var. Bu konuda AİHM ne demiş, Avrupa Konseyi bu konuda ne demiş bu da bizi çok ilgilendirmiyor. Biz kendi mahkemelerimize saygı duyulmasını bir defa bekliyoruz. Bu saygıyı duymayanlara da kusura bakmasınlar bizim saygımız olmayacaktır.
"YUNANİSTAN'IN BU ALIŞILMIŞ TAVRINI İLK DEFA YAŞAMIYORUZ"
Yunanistan tarafından geri itilen 12 sığınmacının ölümü, her şeyden önce 12 tane insanı orada dondurarak ölümüne seyirci kalmak öyle yenilir yutulur birşey değil. Fakat Yunanistan'ın bu alışılmış tavrını ilk defa yaşamıyoruz. Hatta botlarda şişlenerek biliyorsunuz batırılan ve ölüme mahkum edilen nice insanlar oldu. Şişlenmek suretiyle bu botların batırılması ve insanların ölüme mahkum edilmesi Yunanistan'ın alışılmış insanlara tavrını göstermesi bakımından önemli. Malesef Yunan medeniyetinin adeta göstergesiymiş gibi bir yapı var.
Avrupa Birliği hep sessiz kalmıştır. Dünya hep sessiz kalmıştır. Bundan önceki adetlerini değiştireceklerine ben inanmıyorum. Şimdi de bu 12 tane insanı orada donmak suretiyle ölümüne seyirci kaldılar ve bizler de bunların karşısında yaptığımız çekimleri her şeyi dünyada hangi ülkenin lideriyle görüşürsek onların önüne koyacağız. Bu mücadelemizi dünyanın gözleri önünde sürdüreceğiz. Bu insanlığın ölümüne seyirci olanlara karşı bizim de tam aksine bir vazifemizdir. Bu vazifemizi de en güzel şekilde yerine getireceğiz. Biz mazlumların yanında olmayı sürdüreceğiz.