PKK'nın Yunanistan'daki varlığı 1980'li yıllara dayanıyor. Türkiye'nin tüm itirazlarına rağmen halen faal olan Lavrion Kampı, Avrupa'nın göbeğinde bombacı yetiştiriyor. Kamp, Sovyetler Birliği'nden kaçan mültecilerin barınması amacıyla 1949'da Atina'nın güneydoğusunda kurulmuştu.
1980 askeri darbesi sonrası Yunanistan'a sığınan terör örgütü mensupları, 1993'ten itibaren kampın yönetimini ele geçirdi ve terörist faaliyetlere başladı. Kamp, halen Yunanistan Göç Bakanlığı'na bağlı. İnsani yardım kisvesi adı altında terör örgütünün Avrupa'daki yapılanmalarından sözde Kürt Kızılayı yardımları ile faaliyetlerini sürdürüyor.
Kamp günümüzde Türkiye'den illegal olarak yurtdışına çıkan PKK/KCK terör örgütü mensupları tarafından kırsal alana eleman temini, mali destek, lobi faaliyetleri ve Avrupa'ya geçiş amaçlı kullanılıyor. Çeşitli suçlardan aranan ya da açık dava dosyası olan teröristler, eğitim sonrası Türkiye'ye eylem amaçlı gönderiliyor.Kampta MLKP, MKP, DHKP-C, TKP/ML ve FETÖ mensupları da barınıyor.
YÖNETİMİ KANDİL ATIYOR
Kamp, Türkiye için ulusal güvenlik tehdidi oluşturan terör merkezi konumunda. Kampın girişinde Birleşmiş Milletler Lavrion Kampı tabelası, BM, Kızılhaç bayrakları ile teröristbaşının fotoğrafı ve örgütsel bez parçaları asılı. İşler 7 kişiden oluşan bir komite tarafından yönetiliyor.
Kampa alınacak kişiler, Yunanistan Atina'da bulunan PKK/KCK terör örgütünün gençlik yapılanması Komelan Ciwan isimli oluşum tarafından belirleniyor. Kampta her terör örgütü adına bir sorumlu bulunuyor. Sorumlular ise Kandil'den atanıyor.
ÖRGÜTÜN EYLEM MERKEZİ GİBİ
2021'de kampta Devrimci Gençlik Hareketi, Avrupa Kürt Kadın Hareketi ve Kürdistan Kültür Merkezi organizesinde, teröristbaşının ceza infaz koşulları ile terör suçlarından cezaevlerinde bulunan örgüt üyelerinin cezaevi koşullarını protesto için 5 günlük dönüşümlü açlık grevi eylemi yapıldı. Sözde Kürdistan Kültür Merkezi ve Devrimci Gençler Hareketi öncülüğünde nevruz bahanesiyle örgütsel faaliyet düzenlendi.
Terör örgütü Avrupa'da faaliyet yürüten Heyva Sora Kurdistan isimli yapılanmanın yapmış olduğu yardımlar ile ayakta duran kampa terör örgütü büyük önem veriyor. Bombacı M.Y.: Türkiye'de bombalı eylem amacıyla gönderilen ve 15 Eylül'de Diyarbakır'da 1 tabanca, 22 fişek ve 3 kilogram patlayıcı yapımında kullanılan amonyum nitratla yakalanan PKK'lı M.Y. ifadesinde özetle "İstanbul'da PKK/KCK terör örgütüne katılım yapma konusunda ikna edildim.
Kaçakçılar marifetiyle Meriç Nehri üzerinden botla Yunanistan'a geçtim. Yunan güvenlik güçlerine teslim oldum. 11 gün cezaevinde kaldım. Buradan Türkiye'den kaçan PKK/KCK ve FETÖ terör örgütü üyesi başka örgüt mensuplarının da bulunduğu Lavrion Kampı'na gittim. Kamp yakınlarında bir bölgede 5-6 ay kadar örgütsel ve ideolojik eğitim aldım.
Kaçak yolla Türkiye'ye geçiş yaptım. Yakalandığım evdeki yaklaşık 3 kilo amonyum nitrat gübreyi ve tabancayı örgüt bana getirdi. Gübreyi nerede olacağını bilmediğim ancak talimat gelmesi halinde gerçekleştireceğim eylemde kullanacaktım. Tabancayı da polis baskını olması halinde kullanacaktım" dedi.
2 Aralık'ta teslim olan PKK'lı H.İ. ifadesinde "Kampta 2,5 ay kalarak ideolojik eğitim aldım" dedi. Örgüt üyesi H.D. ifadesinde Marmara Bölgesi'nde gerçekleştirilecek eylem sonrası Edirne ya da Tekirdağ üzerinden kaçakçılar aracılığı ile Lavrion Kampı'na gideceğinin kendisine anlatıldığını söyledi. PKK'lı S.E. "Yunanistan sınırında Yunan askerlerinin kendilerini yakaladığını, Yunan karakolundan PKK mensuplarının kendilerini teslim alarak Lavrion Kampı'na götürüldüklerini ve burada 2 ay kaldığını söyledi.
10 Eylül'de yakalanan bir örgüt mensubu, kampta ideolojik eğitimlerin 60 gün verildiğini belirterek "Kamp içerisinde drone eğitimi alan örgüt üyeleri de eylem amaçlı Türkiye'ye dönüş yapacak" dedi. Terör örgütü içerisinde faaliyet yürütmekteyken kendi rızasıyla teslim olan N.Ş. de Edirne'den kaçak olarak Yunanistan'a gittiğini, kampta bir hafta kaldıktan sonra terör örgütünün kırsal kadrosuna katılmak amacıyla Irak'a geçtiğini anlattı.