Türk siyasi tarihinin en karanlık dönemlerinden biri olan 17-25 Aralık sürecini en yakın tanıklarından dönemin İstanbul Emniyet Müdürü AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok anlattı. Altınok, sürecin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sağlam duruşu ile aşılabildiğini, buradaki başarının FETÖ'nün 15 Temmuz'da arzu ettiğini elde edememesini sağladığını belirtti. Altınok, 17-25 Aralık sürecini SABAH'a şöyle anlattı:
KUMPAS OLDUĞUNU HEMEN ANLADIM: 17 Aralık yaşandığında Aksaray valisiydim. Bakan çocukları, işadamları, siyasetçiler hepsi bir araya getirilmişti. Yapılan "Türkiye'de yolsuzluk yapılıyor" algısı yaratmaya dönüktü. Ankara'ya geldim. Arkadaşlar ile gelişmeleri değerlendirdik.
SABAHA KARŞI GELEN TELEFON: Görüşmelerden sonra Aksaray'a geri döndüm. Saat gece 3'tü. Birkaç saat uyudum Efkan Bey'in (Efkan Ala) özel kalemi arayıp Ankara'ya çağırdı.
İŞİMİZ ÇOK ZOR: Ankara'ya geldiğimde İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevine getirileceğim söylendi. Başbakanlık Konutuna gittik ve orada Cumhurbaşkanımız ile görüştük. Bana "İşimiz zor, işin zor. Allah yardımcın olsun. Gerekirse vücudunu taşın altına koyacaksın" dedi. Ben de "Gerekirse ben başımı da taşın altına koyarım" dedim.
KİMİN OLDUĞUNU BİLİYORDU: Cumhurbaşkanımız olayı tamamı ile okumuştu. Memlekete bir operasyon yapıldığını, arkasında kimin olduğunu, FETÖ'nün ve yabancı istihbarat örgütlerinin (CIA) olduğunu biliyordu. Gayet kararlıydı. Sağlam durmak lazım geldiğini söylüyordum.
İSTANBUL'UN TRAFİK SORUNU: Cumhurbaşkanımız o kadar sıkıntının arasında bana "İstanbul'un trafik sorunu da var. Ona da bir el at" talimatı verdi. O kadar sıkıntı arasında insanın aklına böyle bir şey gelmez. Ama kendisi bununla da ilgileniyordu.
ŞEHİT YAKINLARINI SEÇTİM: İstanbul'a gittik. FETÖ'cü olmayan isimleri göreve başlattık. Şehit çocukları FETÖ'ye ihtiyaç olmadan Emniyet'e girdikleri için onlara yakın da değillerdir. Biz de şehit çocuklarından çalışma arkadaşlarımızı oluşturduk.
ZEKERİYA ÖZ'DEN TEHDİT: Zekeriya Öz, durmadan yeni göreve başlayan arkadaşlarımızı tehdit ediyordu. Jandarma, talimatlar geleceğini anlayınca kapıyı bacayı kapatıp gitmişti, 'bize ulaşamasınlar' diye.
BİR KURŞUN DA KENDİME: Emniyet'i basabileceklerini düşünerek 25 özel harekatçı da buraya koyduk. Herkes kurşunu namluya verdi ve bütün gece bekledi. Ben de silahımı alıp kurşunu namluya verdim. Gelselerdi 13 mermiyi onlara, birini de kendime sıkacaktım.
EMNİYET'İ BOŞALTMIŞLAR: Emniyet'ten giderken her yeri boşaltmış, bütün dosyaları almışlardı. Kalorifer peteklerinin arkasına operasyon belgelerini düşürmüşler onları bulduk.
DEVLETTE ARINMA BAŞLADI: 17-25 Aralık sonrası devlette arınma başladı. Ben 15 Temmuz'da arzu ettiklerini yapamamalarının en önemli nedeninin 17-25 Aralık olduğunu düşünüyorum.