Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nca İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi (Stratcom Summit '21) dün gerçekleştirilen oturumlarla sona erdi.
11-12 Aralık tarihlerini kapsayan ve dünyanın dört bir yanından stratejik iletişim alanında uzman isimleri bir araya getiren zirvenin dünkü oturumlarından biri de gazeteci Nilgün Balkaç'ın moderatörlüğündeki 'Türkiye Markalarının İletişimi' başlıklı panel oldu.
Panelde, TOGG Genel Müdürü Mehmet Gürcan Karakaş, Kalyon Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve İGA Ortağı Mimar Mehmet Kalyoncu ve Türk Hava Yolları Kıdemli Başkan Yardımcısı Mert Dorman konuştu.
TÜRKİYE'NİN YUMUŞAK GÜCÜ
Kalyon Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve İGA Ortağı Mimar Mehmet Kalyoncu, Türk müteşebbislerinin Türkiye'nin markalarıyla Türkiye'ye yumuşak güç kazandırmasının çok önemli bir misyon olduğunu belirtti. İstanbul Havalimanı'nı inşa ederken Türkiye'nin uluslararası havacılık ve altyapı alanında bir yumuşak güce sahip olmasını da amaçladıklarını belirten Kalyoncu, "Bitene kadar çok konuşuldu. Çok dezenformasyonla mücadele ettik. Kuveyt havalimanındaki su baskını bile İstanbul Havalimanı'nda olmuş gibi anlatıldı. Fakat yaptıktan sonra, kullanıldıktan sonra, deneyimlendikten sonra insanlar hakkını verdi. İki farklı yarışmada dünyanın en iyi ikinci havalimanı seçildik. Avrupa'nın en iyi ve Avrupa'nın en erişilebilir havalimanı seçildik. Bu ödüller öyle ödül endüstrisinin içinden alınabilecek ödüller değil. Okuyucu oylarıyla verilen ödüller. On binlerce kişinin katkısıyla yapılıyor. Bunu yaparken de tasarım düşüncesiyle, tasarımın dönüştürücü gücüyle markalaşarak bunu yaptığımızı düşünüyoruz" dedi.
7'DEN 70'E İNSAN ODAKLI
Projeyi tasarlarken dikkate aldıkları önemli bir başka unsurun da "insanlarla bağ kurmak" olduğunu belirten Kalyoncu, "Bu büyük yapının insanlarla bağ kurmasını sağlamamız gerekiyordu. O yüzden biz sistem odaklı olduğumuz kadar birey ve yolcu odaklı olmaya çalıştık. İnsanların hikâyelerinde yer edinmeye çalıştık. Ve bize bu noktada "Barış Manço" ilham verdi. Yaptıklarıyla, eserleriyle Türkiye'de 7'den 70'e herkesin kalbinde yer tutmuş birisi. Peki, bir havalimanının yapımında, işletmesinde; iletişim stratejisinde nasıl bir etkisi olmuş olabilir? Dünyada bütün havalimanları yolcu dostu olduğunu söylüyor, olmaya çalışıyor. Biz de burada yolcularımızın en neşelilerini, en masumlarını, en küçüklerini merkeze aldık" dedi.
TOGG Genel Müdürü Mehmet Gürcan Karakaş ise, "Çok fazla geçmişi olmayan bir marka olarak, çok geçmişi olan ve hızla dönüşmekte olan bir sektörde iddialı şekilde çıktık. Bizim hedefimiz sadece bir otomobil yapmak değil. İki önemli hedefimiz var. Biri, fikri ve sınai mülkiyeti tamamen ülkemize ait olan bir küresel marka ortaya çıkarmak ve ikincisi; Türk mobilite ekosisteminin çekirdeğini oluşturmak. Bizi yurtdışındaki 100-150 senedir otomobil üreten şirketlerden farklı kılan nokta, şirketimizin hissedarlarının yapısı, bu yolculukta ihtiyacımız olan yetkinliklerimizin hissedarlarımız tarafından karşılanabiliyor olması. Özgün ve milli olduğunuz zaman siz fikri mülkiyetinizi kendiniz tasarlayabiliyorsunuz, şekillendirebiliyorsunuz. Bu bizi her şeyden önce bağımsız ve özgür kılıyor. TOGG küresel markasıyla ülke imajına güç katan bir değer" ifadelerini kullandı.