Adana'da yaşayan Afganistan vatandaşı kadın Sahar D. ile Türkiye vatandaşlığı da bulunan Afganistanlı Rashid D., 2008'de evlendi. İki çocukları dünyaya gelen çift, 2016'da Suudi Arabistan'da bulundukları sürede ayrıldı. Rashid D., eşine "Sen boşsun" diyerek Cidde Aile Mahkemesi'nde dava açtı. Kadının 3 ay içinde kocasının kendisine dönmediğini bildirmesi üzerine mahkeme, kadının boşanmış hükmünde olduğuna ilişkin belge düzenlendi. Suudi kanunlarına göre bu işlem sonrasında boşanma kesinleşti. Rashid D., Türkiye'ye döndükten sonra Cidde kararının burada da tanınması için Adana'da dava açtı. Adana Aile Mahkemesi boşanmayı kabul etti. Bölge Adliye Mahkemesi de bu kararı uygun buldu. Sahar D. ise avukatı aracılığıyla Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulundu. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin dosya üzerinde yaptığı incelemede, tanıma kararı verilebilmesi için ortada bir mahkeme kararı bulunması ve bu kararın kamu düzenine açıkça aykırı olmaması gerektiği belirtildi.
'TÜRK KAMU DÜZENİNE AYKIRI'
Dairenin kararında, tarafların Afganistan uyruklu olduğu, erkeğin aynı zamanda Türk vatandaşı olduğu belirtilerek, tanınması istenen Suudi Arabistan Krallığı Cidde Aile Mahkemesi'nin boşanma kararının erkeğin tek taraflı beyanı ile gerçekleştiğine dikkat çekti. Kadının boşanmış hükmünde olduğuna ilişkin tespit belgesi düzenlendiği, ortada yabancı mahkemece verilmiş bir boşanma kararının bulunmadığı belirtildi. Yargıtay Hukuk Dairesi, davacı erkeğin tek taraflı olarak "Sen boşsun" beyanı ile boşanmalarını, üç ay sonrasında kadının kocasının kendisine dönmediğini bildirmesi üzerine tarafların boşanmalarının kesinleşmesini hukuka aykırı buldu. Daire, bu kararın "kadının iradesinin yok sayılması niteliğinde" olduğunu vurguladı. Türk kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil ettiği belirtilen değerlendirilmede, yabancı mahkeme kararının tanınmasına karar verilmesi olanağı bulunmadığı belirtildi. Boşanma kararını bozan Yargıtay, davanın reddine karar vererek dosyayı tekrar Adana Aile Mahkemesi'ne gönderdi.