MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli şunları söyledi:
EGEMENLİK HAKLARIMIZA SUİKAST: (10 büyükelçinin Osman Kavala açıklaması) Kavala'nın avukatı aracılığıyla, 8 Haziran 2018'de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı başvuru 10 Aralık 2019 tarihinde beklendiği gibi Türkiye aleyhine sonuçlanmıştır. İşte bu mahkeme kararı Batı'nın elinde koza dönüşmüştür. İşte 10 büyükelçi Sorosçu Kavala'yla aynı mevziye girerek Türkiye'ye bir nevi muhtıra vermiştir. Bu muhtıra ahlaksızlıktır, egemenlik haklarımıza suikasttır, hukuk güvenliğimize saldırıdır, bağımsızlığımıza kumpastır, bunlardan dolayı gayri meşrudur, gayri kanunidir. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz. 10 büyükelçi hem "Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi"ne hem de Anayasa'ya aykırı hareket etmişlerdir.
SENARİST PERDE GERİSİNDE: Yürüyen bir yargısal sürece müdahil olmaya teşebbüs etmek gibi bir skandala imza atmak- la kalmamışlar, görevlerinin sınırlarını tamamıyla aşmışlardır. Kısaca söylersek, bu 10 büyükelçi Mehmet Osman Kavala'nın serbest bırakılması hususunda açıklama yapmışlardır. Aynı talebi Kılıçdaroğlu da ısrarla seslendirmiş, İP Başkanı da her zamanki gibi Kavala'ya dolambaçlı sözlerle yeşil ışık yakmıştır. Bu tablodan çıkardığımız sonuç şudur: Zalim bir üst akıl hem büyükelçileri hem de zillet ittifakını dürte dürte harekete geçirmiş, ağız birliği halinde konuşmalarını dayatmıştır. Karşımızda, senaristi perde gerisinde nefretle bekleyen, figüranları bedeli karşılığı sahneye itilen şirret bir oyun, tehlikeli bir rol paylaşımı söz konusudur. Kavala paydasında Türkiye husumetinin harcı karılmış, mayası karıştırılmıştır. Bu harcın içinde CHP'sinden İP'ine kadar siyasi partilerin varlığı biliniz ki utanç kaynağıdır.
GERİ ADIM ANLAMLI: ABD'nin Ankara Büyükelçisi'nin başını çektiği 18 Ekim bildirisinden geri adım atılması anlamlıdır, yerindedir, bir daha ülkeler arasında gerilim ve kriz çıkarmaya hiçbir dış misyon tevessül etmemelidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın cesur, dirayetli ve kararlı tutumu, milletimizin sağlam ve tavizsiz duruşu tarihi bir yanlışın düzeltilmesinde bize göre önemli bir dayanaktır. Türkiye kum torbası değildir, başına vurulup ekmeğinin alınacağı bir ülke değildir, küstahların elinde de oyuncak olmayacaktır. ABD'nin Ankara Büyükelçisi'nin başını çektiği 18 Ekim bildirisinden geri adım atılması anlamlıdır, yerindedir, bir daha ülkeler arasında gerilim ve kriz çıkarmaya hiçbir dış misyon tevessül etmemelidir.
AYM NEREDE BİR HAİN VARSA YANINDA: Anayasa Mahkemesi öyle bir hale gelmiştir ki, nerede bir hain, nerede Türkiye'nin kuyusunu kazmak için faal halde bulunan bir çapulcu varsa onlarla yan yanadır. Terörist Demirtaş'ın yanında duran bu mahkemedir. Sorosçu fitnenin yanında konuşlanan bu mahkemedir. Şehitlerimizin kana bulanmış haklarını eğer imkân olsa Anayasa Mahkemesi'nin asla umursamayacağını, bunu bilmek için de kâhin olmaya gerek bulunmadığını herkes görmeli ve idrak etmelidir. Sorarım sizlere, Anayasa Mahkemesi kapanmasın da hak ve hukukun itibarı mı kaybolsun? Anayasa Mahkemesi kapanmasın da terörle mücadeleye sünger mi çekilsin?
EN SOYSUZ SUÇLAMA: (Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'de demokrasi olmadığı yönündeki sözleri) Kılıçdaroğlu'na kim ne söylüyorsa yanlış söylüyor, yanlışa sürüklüyor, komik durumlara düşürüyor. Kılavuzlarını ve akıl hocalarını gözden geçirmesinde bize göre yarar vardır, aksi halde bu gidişle dost gördükleri postuna samanı dolduracaklardır. 'Türkiye'de demokrasi yok' demek egemenliğin yegane sahibi Türk milletine en ağır bühtan, en ağır hakaret, en soysuz suçlamadır. Böylesi bir şahsın CHP Genel Başkanı olması inanılamayacak bir talihsizliktir. Türkiye'de demokrasi vardır ve hakimdir.
KAVALA 10 ÜLKEDEN BİRİNE GÖNDERİLMELİ
KAVALA, Soros'un kuryesidir. Kavala, Gezi Parkı olaylarının finansörü, azmettiricisi, kışkırtıcısı, 15 Temmuz'da İstanbul Büyükada'da yuvalanan casusların irtibat ve ilişki ağı içinde yer alan şüpheli ve şaibeli bir kişidir. Kavala ile ilgili önerimiz ise şudur: Bu Sorosçu'nun mahkemesi karara bağlanır ve hüküm verilirse, önce cezasını Türkiye'de çekmesi, sonra da vatandaşlıktan çıkarılarak 10 büyükelçiden birisinin ülkesine gönderilmesi artık milli bir zarurettir.