Ankara Merasim Sokak'ta 17 Şubat 2016'da terör örgütü PKK tarafından düzenlenen saldırıda görme yetisini kaybeden 10 yaşındaki Buse Şenses, Braille alfabesiyle okuma yazmayı, piyano çalmayı ve resim yapmayı öğrendi.
Başkentte 29 kişinin hayatını kaybettiği, 75 kişinin yaralandığı Merasim Sokak'taki terör saldırısı sırasında Buse Şenses ve annesi Şenay Şenses, kırmızı ışıkta bekleyen servis aracının içindeydi. Patlama sonrası kafasından ağır yaralanan 5 yaşındaki Buse, Başkent Hastanesi'nde, hafif yaralanan annesi Şenay Şenses ise Güven Hastanesi'nde tedavi altına alındı.
Şenay Şenses tedavisi tamamlanınca kızının bulunduğu hastaneye nakledildi. Buradan taburcu edilecekleri gün kızı Buse'nin görme yetisini kaybettiğini öğrenen aile büyük üzüntü yaşadı.
Kızlarının tedavisi için devlet desteğiyle İngiltere'ye giden aileye geç kaldıkları söylendi. Aile Türkiye'ye dönünce patlamada psikolojisi olumsuz etkilenen çocuklarının hayata tutunması için girişimlerde bulundu.
Gören Kalpler Eğitim Derneği'nde akranlarıyla etkinliklere katılmaya başlayan Buse, Braille alfabesiyle okuma yazmayı öğrendi ancak görme engeli nedeniyle ilkokula kayıt döneminde bir hayli zorluk yaşadı.
Türkkonut İlkokulu'na kaydı yaptırılan ve bu yıl buradan mezun olan Buse Şenses, ortaokula kayıt yaptırmak istediğinde yine benzer zorluklarla karşılaştı.
Anne Buse Şenses'in sosyal medya üzerinden destek çağrısı üzerine, Milli Eğitim Bakanlığı aileyle iletişime geçti, aileye kızlarının Etimesgut Şehit Hamza Yıldırım Ortaokuluna kayıt yaptırabileceği bildirildi.
"O YOLDAN HER GEÇTİĞİMDE ÇOK KÖTÜ OLUYORDUM"
Anne Şenay Şenses, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Merasim Sokak'taki patlamada yaşadığı şok nedeniyle hiçbir şeyi hatırlamadığını ve görme yetisini kaybeden kızının tedavisi için geç kalındığını öğrenmesinin ardından zorlu hayat mücadelelerinin başladığını belirtti.
Kızının patlamanın ardından bir süre Hacettepe Üniversitesi'nde psikiyatri desteği aldığını söyleyen Şenses, "Hatta kreşe bile geri vermek zorunda kaldım ki bildiği ortamda olsun diye. Benim için çok zor bir dönemdi. O yoldan (Merasim Sokak) her geçtiğimde çok kötü oluyordum ama kızımın ayakta durabilmesi için ona mecburdum." diye konuştu.
Şenses, Gören Kalpler Eğitim Derneği'nin kendileriyle iletişime geçmesinin ardından kızının özel eğitim almaya başladığını belirterek şunları kaydetti:
"Daha sonrasında zaten ilkokul yaşına geldi. Buse'nin kafatasının yarısı yoktu açıkçası, tehlikesi vardı, düşmemesi, çarpmaması gerekiyordu. Bu nedenle görme engelliler okuluna vermek istemedim. Çünkü orada çocuğunuzu bırakmak zorundasınız. Özel okullara vermek istedim, hiçbiri kabul etmedi. Daha sonra adresimize çıkan devlet okulumuza gittik, kayıt yaptırdık. Onda da başta sıkıntılar yaşadık ama öğretmenimiz o kadar mükemmel bir insandı ki 4 seneyi çok güzel bitirdik. Ben her gün okulun içindeydim, her gün Buse'nin yanındaydım. Buse ile her gün bir şeyler ben de öğrendim, beraber 4 seneyi bitirdik."
Yeni eğitim öğretim yılı öncesi ortaokula kayıt yaptırmak istediklerinde okulların kabul etmediğini anlatan Şenses, "Öyle olunca ben gerçekten çok üzüldüm, çok kırıldım. Sosyal medyada paylaşımlarda bulundum. Milli Eğitim Bakanlığından birçok kişi aradı beni, 'Pazartesi gidip kaydınızı yaptırın.' dediler. İnşallah pazartesi bir sorun olmazsa kaydımızı yaptıracağız." ifadesini kullandı.
"GÖRME YETİSİNİ KAYBETMESİ İÇİN 'HIRSIZLAR GELDİ, ELEKTRİKLERİ KESTİ' DEDİ"
Şenses, terör saldırısının yaşandığı sırada 4,5 yaşında olan kızına olayın ardından patlamayla ilgili bir şey anlatmadıklarını dile getirerek, şunları söyledi:
"Bu konuları yanında konuşmuyoruz. Buse patlama olarak bilmiyor çünkü 4,5 yaşındaki bir çocuğa ben terör nedir diye anlatabilecek durumda değildim. Anlatamazdım zaten, anlayamazdı. Kaza diye biliyor ama bilinçaltında var. Mesela oyun terapileri görüyordu Buse, bilinçaltında hep 'Kaza geçirdik ama bir patlama var, araba patladı'. Hep arabalarla oynarken onu yansıtıyormuş. Kaza yapıyor ama araba patlıyor. Hep bilinçaltında kaza yapınca patlayacak diye bir şey var. İlk zamanlar 'Servis gözüme kırmızı çamur sıçrattı' dedi. Kan tabii ki bunlar. Belli bir süre sonra 'Hırsızlar geldi, elektrikleri kesti.' dedi. Çocuğun gözleri karanlıklar içinde, aydınlığı alınmış oldu."
Kızının, eğitim hayatına adapte olması için Braille alfabesiyle okuma yazma öğrendiğine değinen Şenses, "Buse'de hırs var. Sınıfta özellikle arkadaşlarından üstün olmak için her şeyi yapıyor. Çok zeki bir kız, dinlediğini algılayan bir çocuk. Dinleyerek birçok şeyi yapıyor. Biz de bunun devamını sağlamak istiyoruz. Mesela harfleri öğrendiklerinde birleştirmeye geçtiklerinde Buse en ön sıralarda ilerledi. Matematik derseniz onlar kağıt kalemle iki saat uğraşırken Buse zihinden yaptı birçok şeyi." ifadelerini kullandı.
Herkesin engelli çocuklarla yaşamayı öğrenmesi gerektiğini vurgulayan Şenses, "Çocuklarımıza acısınlar istemiyoruz. Çocuklarımıza destek verilsin, yanında olunsun, ekstra bir şey istemiyoruz." açıklamasını yaptı.
"ORTAOKULA BAŞLAYACAĞIM İÇİN HEYECANLIYIM"
Buse Şenses de ilkokuldan ayrıldığı için üzgün, ortaokula başlayacağı için heyecanlı olduğunu belirterek, okuldaki derslerden fen bilgisini ve beden eğitimini sevdiğini, matematiğin bazı konularını anlamadığı için hoşuna gitmediğini söyledi.
"Öğretmen olmak istiyorum. Doktor olmak da isterdim ama beni kan tuttuğu için olmak istemiyorum." ifadesini kullanan Şenses, şunları kaydetti:
"Piyano çalabiliyorum, müziği çok seviyorum. Cansız nesneleri konuşturmayı seviyorum. İlkokulda okuma yazma biraz zor oldu, yazmayı çok seviyorum. Kompozisyondan daha çok hikaye yazmayı seviyorum. Yazarken bilgisayar kullanıyorum ya da bazen daktilo kullanıyorum. Yazdığım hikayelerde genelde prensesler ve krallar oluyor. Ayrıca tiyatro oynayabiliyorum. 2019'da piyano eğitimine başladım ve keyif alarak çalıyorum. Piyanist olmayı istiyorum ve insanlara konser vermek istiyorum. Piyanoda ilk başta biraz zorlanmıştım ama sonra kolay gelmeye başladı. İyi bir piyanist olmak istiyorum, hem Cumhurbaşkanlığı salonunda hem de yurt dışında konser vermek istiyorum."