Başkan Recep Tayyip Erdoğan, bugün Milli Savunma Üniversitesi Deniz ve Hava Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni'ne katıldı. Burada önemli mesajlara yer veren Başkan Erdoğan, başbakan olduğu dönem ABD ile yaşadığı İHA pazarlığını anlattı.
"BİZ NATO'DA BERABER DEĞİL MİYİZ?"
Arık, İHA, SİHA ve AKINCI'larımızın olduğunu vurgulayarak 'Artık kapılarda dilenci değiliz' diyen Başkan Erdoğan, "Daha yeni başbakan olmuştum, Amerika'dan İHA istemeye gittiğimde bize o zaman burun kıvırdılar. Dedim ki 'Biz NATO'da beraber değil miyiz? Biz terörle mücadele ederken bize destek vermeyecek misiniz?' O zaman oğul Bush 2 günlüğüne dönüşümlü şekilde İHA'ları verdi. İHA'lar sadece koordinat tespitine yarayan uçaklardır. Bize İHA değil, SİHA lazımdı. Ama artık biz İHA'mızı da yaptık, SİHA'mızı da yaptık ve sonunda Akıncı'yı da yaptık." ifadelerine yer verdi.
"ASLA UNUTMAYACAĞIZ"
Bunların yetmeyeceğini ve Hükuşu da yapacaklarının altını çizen Erdoğan, "TSK'mızın buradaki komutanları en basitinden en yüksek teknolojiye sahip olanına kadar neredeyse A'dan Z'ye her ürünün tedarikinde nasıl zorlandığımızı gayet iyi biliyor onlar. Bulduğumuz alternatif tedarik kanallarının kısa sürede nasıl kapatıldığını, verilen sözlerin nasıl tutulmadığını, imzalanan sözleşmelerin uyduruk sebeplerle nasıl yerine getirilmediğini asla unutmayacağız." dedi.
Bu durumu Kıbrıs'ta da yaşadıklarını aktaran Başkan Erdoğan, açıklamalarının devamında şu ifadelere yer verdi:
"Biz bunu Kıbrıs'ta yaşadık, bize telsiz bile vermediler. Ama biz ASELSAN'la telsizimizi de yapar hale geldik. Kötü komşular bizi ev sahibi yaptı. Ellerinden gelse tanklarımızı yürüyemez, uçaklarımızı havalanamaz hale getireceklerdi. Bu sıkıntıları en acillerinden başlayarak birer birer aştık. Bize parasıyla verilmeyen ürünlerin gözlerimizin önünde terör örgütlerine, eli kanlı rejimlere nasıl aktarıldığına şahit olduk.
"BUNLARIN BİR KISMINI KENDİ ENVANTERİMİZE KAYDETTİK"
NATO'da beraberiz ama terör örgütlerine bilabedel tırlarla yüklü mühimmat, araç gereç gönderiyorlar. Yaptığımız operasyonlarda bunların bir kısmını ele geçirip kendi envanterimize kaydettik. Tüm bunlar bize meselenin bu silahların teknolojisi veya kağıt üzerinde önümüze konan bahaneler olmadığını, meselenin doğrudan Türkiye ve Türk milleti olduğunu tekrar tekrar gösterdi.
Biz de kendi gücümüze ve imkanlarımıza daha çok yüklendik. İşte önceki gün Çorlu'da dünyada sadece 3 ülkenin üretebildiği TİHA'nın teslimat törenindeydik. Tankından topuna, füzesinden radarına, bombasından tüfeğine kadar nice savunma sanayii ürününü dünyadaki muadillerinden çok daha iyisini üretebilen hale geldik."