Deniz Ticaret Odası tarafından hazırlanan raporda, "İstanbul Boğazı'nda tehlikeli yük taşıyan bir tankerin sebep olacağı bir kaza, Boğazın iki kıyısında yaşayan binlerce insanın hayatını tehlikeye atacağı gibi, şehrin tarihi dokusuna, çevredeki yaşam alanlarına ve çevreye telafisi çok zor hasar yaratacaktır" denildi. Deniz Ticaret Odası hazırladığı Denizcilik Sektör Raporu ile İstanbul Boğazı'nda yaşanan gemi trafiğine dikkat çekerek bir kez daha gemi trafiğinin bu alandan ayrıştırılarak Kanal İstanbul güzergahına taşınmasındaki önemi vurguladı.
BOĞAZ ZORUNLU MANEVRALAR GEREKTİRİYOR
Türk Boğazları'nın fiziki özellikleriyle seyir bakımından dünyadaki en zor suyollarından olduğuna işaret edilen raporda, boğazlardaki güçlü akıntılar, keskin dönüşler ve değişken hava koşullarının seyrüseferi son derece zorlaştırdığı belirtildi.
İstanbul Boğazı, Çanakkale Boğazı ve Marmara Denizi'nden oluşan toplam uzunluğun 164 deniz mili olduğu ifade edilirken, Türk boğazlarında, hızı saatte 7-8 mile ulaşan akıntı, rüzgâr, topuk ve adacıklar gibi zorunlu manevralar gerektiren ve emniyetli seyri engelleyen unsurlar bulunduğu belirtildi.
GEMİ TRAFİĞİ 6 KAT ARTTI
Türk Boğazlarında trafik hacminin çok kritik ve tehlikeli boyutlara ulaştığına dikkat çekilirken, 1936 yılında İstanbul Boğazından günde yalnız 17 gemi geçmekteyken günümüzde bu sayının günde ortalama 105 gemiye tekabül ettiği belirtildi. Montrö Sözleşmesinin imzalandığı 1936 yılından bu yana Türk Boğazlarından geçen gemi sayısının yaklaşık 6 kat arttığı ifade edildi. İstanbul Boğazında ayrıca yoğun bir mahalli deniz trafiği bulunduğu, çok sayıda balıkçı teknesi ile özel deniz vasıtalarının da bu suyolunu sürekli kullandığı belirtildi.
İstanbul Boğazından 2020 yılında toplam 38 bin 404 gemi geçerken bunların 8 bin 435 adedinin zehirli, tehlikeli ve patlayıcı madde taşıdığı, Montrö Sözleşmesi kapsamında bu gemilerin geçiş izni bulunduğu hatırlatıldı.
BİNLERCE İNSANIN HAYATI TEHLİKEDE
Bugün Türk Boğazları yoluyla, en çok petrolün taşındığı boru hattından daha fazla tehlikeli madde taşındığına dikkat çekilen raporda şu ifadelere yer verildi:
"İstanbul Boğazı'nda tehlikeli yük taşıyan bir tankerin sebep olacağı bir kaza, Boğazın iki kıyısında yaşayan binlerce insanın hayatını tehlikeye atacağı gibi, şehrin tarihi dokusuna, çevredeki yaşam alanlarına ve çevreye telafisi çok zor hasar yaratacaktır. Türk Boğazlarında seyir, can, mal ve çevre güvenliği Türkiye için olduğu kadar Türk Boğazlarını kullanan tüm ülkeler için de önem taşımaktadır. Tehlikeli yük taşıyan gemilerin yol açabileceği kazaların Boğaz trafiğini belirsiz süreler için durdurması, ticaretlerini Boğazlar yoluyla yapan bölge ülkelerinin ekonomik çıkarlarına da zarar verecektir."
