Türkiye Karadeniz'de 405 milyar metreküp doğalgaz keşfetti. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün Karadeniz'den bir başka rezerv müjdesi vermesi bekleniyor. Amasra-1 bölgesinde yeni bir rezervin tespit edildiği belrtiliyor. Türkiye, yerli ve milli arama çalışmaları ile keşiflerini ve rezervlerini artırırken, SETA Enerji Araştırmaları Direktörü Prof. Kemal İnat önemli bir noktaya dikkat çekti. Sabah.com.tr'ye konuşan İnat, Berat Albayrak'ın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı döneminde ortaya koyduğu Milli Enerji Maden Politikası'nın çok önemli olduğunu, aynı dönemde alınan ve muhalefetin çok eleştirdiği gemilerin ise enerji yolculuğunda dönüm noktası olduğunu belirtti. İnat, Türkiye'nin güçlü enerji filosunun Doğu Akdeniz'de de hak iddiasının altını doldurduğunu, varlığını ispat ettiğini söyledi.
"BAĞIMSIZ DIŞ POLİTİKA VE BAĞIMSIZ ENERJİ ADIMLARI..."
SETA Enerji Araştırmaları Direktörü Prof. Kemal İnat, Türkiye'nin bağımsız enerji ve bağımsız dış politika konusundaki mücadelesinin önemine vurgu yaptı şöyle konuştu:
Türkiye'nin yolculuğu hangi aşamaları kat etti, oradan bakmak gerekir. Özellikle son 10 yıldır ciddi sorunlarla karşılaşılıyor yurtdışında, bundan bağımsız düşünülemez bu konu. Türkiye özellikle bağımsız hareket etme konusunda adımlar attı, bunun kabullenilmesi konusunda bir takım sıkıntılar oldu. Alışılagelmiş eski tarz ilişkiyi devam ettirmek istediler. Türkiye, ağır baskı altında kalma pahasına bu bağımsızlık adımını atmasaydı, yine enerji politikası ile başa baş giden milli savunma sanayii konusundaki adımları atamazdık. Bağımsız dış politika çizgisi konusunda ısrar etmiş olmasaydı, hem savunma sanayii konusunda hem de Sayın Berat Balbayrak'ın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı dönemindeki bağımsızlık adımlarını atamazdı.
"BERAT BEY DÖNEMİNDE HAYATA GEÇİRİLEN MİLLİ ENERJİ POLİTİKASINDA BİRİNCİ HEDEF ENERJİ BAĞIMLILIĞINI AZALTMAKTI"
Türkiye'nin enerji bağımlılığını azaltmak için kararlı adımmlar attığını ifade eden İnat sözlerini şöyle sürdürdü:
Türkiye, enerji konusunda çok ağır şekilde dışa bağımlıydı. Berat Bey döneminde hayata geçirilen Milli Enerji Maden Politikası çerçevesinde birinci hedef enerji bağımlılığını azaltmaktı. Bunun da iki yolu var. Birincisi yeni kaynaklar keşfetmeniz gerekiyor. Petrol ve doğalgaz... Özellikle doğalgaza ciddi ağırlık verildiğini görüyoruz. Bunun için çok güçlü bir enerji filosu kuruldu. 3 tane sondaj, 2 tane sismik araştırma gemisinden çok ciddi bir altyapı oluştu. Türkiye bu alanda dünyada sayılı ülkeler arasına girdi. Petrol arama çalışmalarına hız verildi.
"YENİ KEŞİFLER İÇİN ÇOK CİDDİ HAMLELER SÖZ KONUSU"
İnat açıklamalarına şöyle devam etti:
İkinci ayağı ise yerli dediğimiz yenilenebilir enerji kaynakları. Türkiye'nin burada da çok ciddi yatırımları oldu. Dışa bağımlılığı azaltmak için daha geçen yıl çok büyük devasa bir enerji fabrikası kuruldu. Özet olarak, Türkiye'nin dışa bağımlılığını kaldırmak konusunda hem yenilenebilir enerji ayağında, hem de fosil diye adlandırdığımız doğalgaz, petrol, kömür ayağında yeni keşifler için çok ciddi hamlesi söz konusu...
"GEMİLERİN ALINMASI DÖNÜM NOKTASIYDI"
"Doğalgaz konusunda da iki yere odaklanıldığını görüyoruz." diyerek keşif çalışmaları ve enerji yürüyüşünü değerlendiren İnat sözlerini şöyle sürdürdü:
Doğu Akdeniz ve Karadeniz. Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları için yapılan anlaşmalar var. Kuzey Kıbrıs ile Libya ile anlaşılma yapıldı. Deniz Kuvvetleri'nin faaliyetleri ile ciddi bir varlık gösterildi. Bunun yanı sıra Karadeniz'de çok ciddi arama var. Daha önce yabancı şirketlerin arama platformlarının kiralanıyordu. Bu çok daha maliyetliydi. Çalışan personel açısından bakarsanız, her açıdan doğalgaz ve petrolü bulma açısından daha şevkle çalışan bir ekip söz konusu.
Gemilerin tedarik edilmesi maliyetliydi. Bazıları tarafından çok eleştirildi. Türkiye zaten böyle önemli hamlelerinde hep eleştiriliyor. Ama bu gemilerin alınması bir dönüm noktasıydı. Türkiye kendi altyapısına kavuşmuş oldu.
"İDDİA ETMENİZ YETMEZ VARLIK İSPAT ETMENİZ GEREKİR"
Ben enerji filosu olarak adlandırıyorum. Türkiye'nin bu filoya sahip olması sadece o keşifleri yapması açısından önemli değil. Ayrıca sizin Doğu Akdeniz diye hak ettiğiniz bir alan var. Sizin orada hak iddia etmeniz yeterli değil. Varlık ispat etmeniz de gerekiyor. Bu gemilerin orada sismik araştırma, sondaj faaliyeti gerçekleştirmesi de oldukça önemli. Oradaki iddianızın da altını dolduruyorsunuz. Bu gemilerin alınması o nedenle bir dönüm noktasıydı. Karadeniz'deki doğalgaz keşfi yapıldığında da aynısını söyledim. Şimdi de aynısını söylüyorum. Bu ilk adımdır. Bundan sonra yeni adımlar gelecektir. Türkiye böyle bir filoya sahip olduktan sonra yeni keşiflerin geleceği aşikardır.
"DIŞARI AKAN BU KAYNAKIN YARISINI BİLE GERİ GETİRMESİ ATILACAK ADIMLARI ÇOK KUVVETLENDİRİR"
"Bu keşifler Türkiye'yi hangi noktaya getirir?" sorusu üzerine değerlendirmeler yapan İnat, "Türkiye yakın gelecekte ihracatçı bir ülke olamaz, bu mümkün değil. Türkiye'nin kendi ihtiyacı çok fazla. Türkiye, bırakın ihracatı, kendi ihtiyacının yarısını bile karşılaması müthiş imkanlar doğuracaktır. Türkiye'nin ekonomik sorunlarındaki ana unsur olan cari açığın ana kaynağı enerji nedeniyle yurt dışına verdiğimiz dövizler. Bazı yıllarda 60 milyar dolara ulaşmış bu ödemeler. 35 milyar dolar ile 60 milyar dolar arasında gerçekleşmiş. Türkiye'nin dışarı akan bu kaynaktan kurtulması, yerli kaynaktan bunu sağlayacak olması imkanlarını, gücünü, bağımsız dış politika konusunda attığı adımları çok kuvvetlendirecektir. Sayın Cumhurbaşkanının bugün açıklayacağı muhtemel müjde ile artacaktır o rezerv. Türkiye'nin dışarı akan döviz kaynaklarının yarısını bile geri getirmesi ile ülkemizin çehresini değiştireceğini düşünüyorum. Bu nedenle çok önemli olduğunu düşünüyorum." dedi.
"BU KEŞİFLER TÜRKİYE'NİN BAĞIMSIZLIĞININ GARANTİSİDİR"
İnat'ın konuya ilişkin son sözleri şöyle:
Türkiye Karadeniz'deki rezervlerin kullanımı ile cari açığını azalttıkça aldığı güçle Doğu Akdeniz'deki mücadelesinde de çok güçlü duracaktır. Bağımsız dış politika izlemenin önündeki en büyük handikap nedir, darbe dahil olmak üzere pek çok saldırı. Bunlar olmayınca hangi aracın üzerine durdular, ekonomik saldırılar. Ekonomik saldırılara cari açığınız büyükse daha açık hale gelirsiniz. Bu yumuşak karnımızı düzeltmemiz, bu tür saldırıların sonunun geleceği anlamına gelir. Bu keşifler Türkiye'nin bağımsızlığının garantisidir.