Almanya'da liseye giderken, 15 yaşında kaçırılarak 17 yıl PKK'da kalan
Semra Tunçer, 500 bin liralık gri listede aranırken örgütten kaçtı. Lice'de, 15 bin Euro karşılığında yurtdışına kaçırılmak istenirken, bir uzman çavuşun otomobilinde yakalandı. Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Tunçer, savunmasında, yaşadığı ibretlik yıllarının hikâyesini şöyle anlattı: "Önce Hollanda'ya, ardından Suriye'ye gönderdiler. Kandil'de ve Gara Dağında operasyon, istihbarat, sabotaj ve suikast eğitimleri aldım. Çok sıkıldığım için kaçacağımı anlayınca beni bir grupla Lice'ye gönderdiler. Gelişen teknoloji ve Türkiye'nin yoğun teknik donanıma ağırlık vermesiyle dağda yaşam koşularının imkânsız hale geldi. Çok sayıda terörist nokta hava harekâtlarıyla öldürüldü. Önceden, günde 3 kez Kuzey Irak'la telsiz bağlantısı sağlayıp, düzenli bilgi aktarıyorduk.
Şimdi ise yeraltına kazıp saklandığımız sığınaklarda telsizin düğmesini bile dokunamıyoruz. Anında sinyal takibiyle yerimizi bulup SİHA'lar vuruyor. Kaçmadan önce Lice'de bölge sorumlusuydum. Eylem yapacak çapımız olmadığı için beni başarısız bulup görevden aldılar. Yeraltı sığınağında toplantı yaparken savaş uçakları sığınağın bulunduğu yerin üstündeki kayalık bölgeyi bombaladı. Meğer taktikmiş. Biz sığınaktan çıkıp kaçışınca uçaklar tekrar geldi ve ikinci bombalamada beş kişi öldü. Arkadaşlarımın tamamı ölünce benimde eninde sonunda öleceğimi anladım ve kaçmaya karar verdim. Operasyonlar nedeniyle lojistik destek bulamıyorduk. Yerel halk destek vermiyordu. Açlıktan kırılıyorduk. Bir gece silah ve teçhizatımı bırakıp, bir köylüden yardım istedim. Bana acıdı ve evinin yakınındaki arazide bir ay getirdiği yiyecek ve battaniye ile barındım. Kış yaklaşınca dağda daha fazla barınamazdım.
Babam beni örgütün elinden kurtarmak için ben Iraktayken ablamla bulunduğum kampa gelmişti. Örgüt beni babama teslim etmeyince ablam bana gizlice telefon numarasını verip bulduğum ilk fırsatta kaçmamı söylemişti. Ben de ablamın telefonu üzerimde yakalanırsa öldürülme korkusuyla bu numarayı kolumdaki saatin rehberine kaydettim. Bana yardımcı olan Köylüye numarasını verip aramasını söyledim. Ailemle görüştü. Ailem parayı gönderdi ama Diyarbakır'a giderken yolda yakalandık. Bende kimlik yoktu. Tanınmamak saçlarımı boyatıp makyaj yapmıştım. Güvenlik güçlerine teslim olmaya cesaret edemedim, çünkü bize 'Yakalanırsanız asker, polis sizi infaz eder' şeklinde sürekli propaganda yapılıyordu" dedi.
Terör örgütü üyesi olmaktan 12 yıl hapisle cezalandırılan Tunçer'in cezası, örgütü çökertecek samimi itiraflarda bulunması ve etkin pişmanlıktan yararlanmasıyla 3 yıl 9 aya indirdi. Mahkeme sanığın tutukluluğunun devamını kararlaştırdı.