Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, Merkel'in görevinin bitimine 4 ay kala son kez ikili zirvede görüştü. Görüşmenin ardından ikili ortak basın toplantısı düzenleyerek, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'nın (NSA), ülkenin elektronik gözetim ağlarını kullanarak Avrupalı lider ve parlamenterleri dinlediğine dair çıkan haberler konusunda ABD'den açıklama beklediklerini ifade etti.
Casusluk faaliyetlerinin kabul edilemez olduğunu kaydeden Macron, "Eğer bu bilgi doğruysa, açıkça söylemeliyim ki bu müttefikler arasında kabul edilemez. Avrupa Birliği ve ABD'nin birleştiren güven bağlarına bağlıyım. Aramızda şüpheye yer yok. Netlik istiyoruz. Danimarkalı ve Amerikalı ortaklarımızın tüm bilgileri vermelerini istedik. Cevapları bekliyoruz" ifadelerini kullandı. Merkel, Macron'un konuyla ilgili tutumunu onayladığını belirtti.
NE OLDU?
Danimarka Yayın Kurumu (DR) tarafından yayınlanan raporda, 2012-2014 yılları arasında Merkel'in yanı sıra çeşitli denizaltı kabloları ile ülkelerin iletişim sistemlerine erişilerek İsveç, Norveç ve Fransa'nın üst düzey siyasilerin telefonlarının dinlendiği kaydedilmişti. Danimarka Yayın Kurumu'nun gizli bilgilere erişimi olduğu söylenen 9 kaynakla görüştüğü ifade edilmiş, Merkel'in yanı sıra Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve dönemin muhalif lideri Peer Steinbrück'ün de dinlendiği kaydedilmişti.
Yaşananlardan daha önce haberi olduğu ifade edilen Danimarka Savunma Bakanı Trine Bramsen ise, "Müttefiklerin sistematik olarak dinlenmesi kabul edilemez" ifadesini kullanmıştı.
Konuya ilişkin Danimarka İstihbarat Servisi'nin (FE) ve ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'ndan (NSA) herhangi bir açıklama henüz yapılmadı.
Öte yandan, benzer iddialar 2013 yılında da ortaya çıkmış, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) ve eski Ulusal Güvenlik Dairesi (NSA) çalışanı Edward Snowden tarafından gerçekleştirilen sızdırma ile Merkel'in dinlendiği öne sürülmüştü.