Ankesörlü telefon soruşturmalarıyla birlikte güvenlik güçlerinin oluşturduğu ankesör havuzu, örgütün karanlık eylemlerinin aydınlatılmasında da rol oynuyor. Bunun son örneği Haydar Meriç cinayetinde yaşandı. FETÖ mensubu polislerce yapılan cinayet hazırlıklarını dönemin İstihbarat Daire Başkanı'na anlatmak üzere Ankara'ya giden eski Kırklareli İstihbarat Müdür Yardımcısı Salih Döğenci'yi Ankara'da alıkoyup görüşmesini engelleyen polisler Bekir Mert ve Salih Keskinkılıç'ın yargılandığı davada karar çıktı. Eski İstihbarat Şube Müdürü Bekir Mert, 15 yıl hapis cezası alırken, İstihbarat Daire'de başkomiser olan Salih Keskinkılıç'ın dosyası firari olması nedeniyle ayrıldı. Mahkeme aynı zamanda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Döğenci'yi kaçıran ekibin, ankesörlü telefon üzerinden koordine olduğu ortaya çıktı. Döğenci'yi kaçıran Mert ve Keskinkılıç'ın Döğenci'nin Ankara AŞTİ Terminali'ne ayak bastığı dakikalarda terminalde bulunan ankesörlü telefonlardan arandığı tespit edildi. Bekir Mert'in daha önce hiç Ankara'daki ankesör/ sabit telefon hatlarından aranmamış olmasına rağmen ilk kez Döğenci'nin kaçırıldığı gün kontörlü büfe hattından arandığı belirlendi.