Emeklilik maaşı bağlanmayan ailesini geçindirmek isteyen Hacer Davutoğlu, yokluk günlerinde mevlithanlık yaparak çocuklarına ekmek almaya çalıştı. Yassıada yargılamasından sonra Adana Cezaevi'ne götürülen Mehmet Davutoğlu'nu ziyarete giden ailesine otobüs firmaları bedava bilet verdi. Cezaevinden sonra rahatsızlığı nedeniyle zor günler yaşayan Mehmet Davtuoğlu,1976 yılında vefat ettikten sonra, eşi de acısına dayanamayarak 3 yıl sonra hayatını kaybetti.
ATATÜRK'ÜN İLK ATLI KORUMASIYDI
Merhum Başbakan Adnan Menderes'in koruma polisi olarak görev yapan Mehmet Davutoğlu, gençlik yıllarında Atatürük'ün ilk atlı koruma polisi olarak görev yapmıştı. Görevi gereği Adnan MEnderesle birlikte çalışan Davutoğlu, 27 mayıs darbesinin ardından görevdeyken iki maaş ikramiye aldığı iddiasıyla Yassıada'ya götürüldü. Mahkeme Başkanı Salim Başol tarafından yargılama esnasında, "Adalet Mülkün Temelidir" yazısını göstererek, kendisinin mahkemeye hesap vermeyeceğini söyledi. Mahkeme başkanı Başol'un defalarca kürsüye çağırdığı Davutoğlu, 3,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Geride iki çocuk ve bir eş bırakan Davutoğlu hapisteyken emekli edilmesine rağmen ailesine maaş bağlanmadı.
Anne mevlithanlık yaparak evi geçindirmeye çalışsa da yokluk içinde bir hayat yaşadı. 10 yaşındayken sıkıntılar içinde zor günler geçirdiklerini belirten Cihangir Davutoğlu, " Babam 1909 doğumluydu 1976'da vefat etti. Yaklaşık 3,5 yıl hapis yattı. Hapisteyken emekli ettiler. Ama emekli maaşını bize vermediler. Bu yüzden çok perişan kaldık. Babam cezaevine girdiğinde ben 10 ağabeyim 14 yaşındaydı. Bizim çok zor dönemlerdi. Şeker hastasıydı. Annem de babam vefat ettikten 3 yıl sonra acıya dayanamadı o da vefat etti. Yassıada'da yargılandıktan sonra babam Adana cezaevine götürüldü. Adana'da aileler bize sahip çıktı. Otobüs firması bedava bilet veriyordu. Ben o zaman 10 yaşında babamı çok özlediğim için tek başıma Ankara'dan Adana'ya ziyarete gittim. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çabaları nedeniyle çok teşekkür etmek istedim. 60 yıl sonra en azından hatırlandık. Beni Cemal Gürsel'e götürdüler, O'nun ayaklarına kapan babanı affetsin dediler. Biz de gittik. Ben dedim ayaklarına kapanmam. Benim babam masum babamı bırakın. Yanında Albay yaveri vardı adımı aldı. Babamı da bırakmadılar. İyi ki ayaklarına kapanmamışım" diye konuştu