Kripto para dolandırıcılığının gündemde olduğu son günlerde Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Dr. Ömer Akgül, bitcoin başta olmak üzere birçok kripto para üzerinden dolandırılan ve psikolojisi bozulan mağdurlara aile ve yakınlarının destek olmasının çok önemli olduğunu, ruhsal anlamda da profesyonel yardım alınması gerektiğini aktardı.
Akgül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, para, senet, altın ve gümüş gibi maddelerin insanların buna anlam atfetmesiyle değerli hale geldiğini söyledi ve tehlikeli bir durum dediği riski böyle önemli son dakika uyarıları ile birlikte açıkladı:
İnsanoğlunun sahip olma tutkusuna madde yetmediğinde soyut kavramlara anlam yüklemeye başladığını dile getiren Akgül, insanların tutkuyla ve hırsla peşinden koştuğu nesneleri biriktirme arzusuyla çok büyük risk aldığını kaydetti.
SON DAKİKA BURADA TEHLİKELİ BİR DURUM SÖZ KONUSU
Bu arzunun tatmin edilemeyen, bağımlılık yapıcı bir maddeye dönüşerek, kişiyi doyumsuzluğa ve en sonunda imha düzeyine götürdüğüne dikkati çeken Akgül, "Kripto para borsalarına yatırım yapan binlerce kişi de bu sebeple mağduriyet yaşadı. 300 ila 500 bin insan ve onların ailelerinden bahsediyoruz. Çünkü bir kişi sadece kendi parasını değil, evinin ve ailesinin parasını, gelecekle ilgili yatırım yapacağı kara gün parasını da kullandı. Dolayısıyla bu insanların üzerine birtakım sorumluluklar ve baskı olarak geri dönebilir. Burada da tehlikeli durum söz konusu. Bu konuda muhakkak bilinçli davranılması lazım." dedi.
Akgül, insanların ihtiyaçları, pompalanan istekleri ve gelecek kaygısıyla maddi güç biriktirdiğini, araç olarak kullanılması gereken maddeyi amaçlaştırmanın kötü sonuçlara neden olabileceğini anlattı. Varoluş anlamını manayla ifade edemeyen insanların altın, gümüş, senet, makam, mevki, güç, iktidar veya kripto para gibi maddi değerlere sarıldığını kaydeden Akgül, şöyle devam etti:
"Vatandaşlarımız, sanal para ya da gerçek para fark etmez, bunlara bir anlam atfetmiş ve araç olan şeyi amaç haline getirmişler. Mağdurlar, hayal ve anlam dünyasında inşa ettikleri her şeyin aslında kağıttan bir kule olduğunu ve bir esintide yıkılıp yok olduğunu gördüler. Bir anda dehşet duruma düştüler. Belki alın terini, eşinden dostundan aldığı borcu, çektiği krediyi ya da kara gün parasını koydu. Onları eleştirenler ve kızanlar olacak. Yarın bir gün ihtiyacını gideremeyecek ve pişmanlık duyacaklar. Onlar hem sosyal hem bireysel olarak kendini psikolojik baskı altında hissedebilir. Bunun sonucunda da hayat onlar için sürdürülebilir, anlamlı bir hale gelmeyecektir. Anlamsızlaşmış bir hayatı sürdürmek için de motivasyonu olmayacak. Özellikle sosyal baskıyı ağır hissederlerse, sosyal desteği alamazlarsa bu endişelendiğimiz bir şey. Bu kişilerin kendilerine veya çevresindeki kişilere zarar vermesinden korkuyoruz."
Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Akgül, mağdur olan kripto para yatırımcılarına sahip çıkmak, onları anlamak ve yanlarında olmak gerektiğini söyledi.
Mağdurlara sosyal ve psikolojik destek verilmesi gerektiğinin altını çizen Akgül, "Yaşayacakları psikolojik yalnızlık veya çökkünlükle ilgili olarak ailelerinin ve sosyal çevrelerinin onlara sosyal destek sağlamasını çok önemli görüyoruz. Kamu kurumlarının da bu konularla ilgili farkındalık ve bilinçlendirme çalışması yapması gerekiyor." diye konuştu.
ELEŞTİRMEYİN VE NASİHAT VERMEYİN
Akgül, aile ya da yakın çevresinde mağdur olanların görmemezlikten gelinmemesi gerektiğini belirterek, şu tavsiyelerde bulundu:
"Onlara, 'Farkındayım, üzgünüm.' diyerek yanlarında olduğumuzu hissettirmeliyiz. Onları, bu konudan habersizmişiz gibi hissettirirsek bu sefer yalnızlığa itmiş oluruz. Eleştirmemek, kızmamak, suçlamamak lazım. 'Ailemizin parasını harcadın, kara gün paramızı harcadın, ele güne bakamayacağız, borç aldığımız kişilere nasıl hesap vereceğiz, senin yüzünden oldu.' gibi suçlayıcı ifadeler ile 'Niye, ne zaman, ne kadar, kim yüzünden oldu?' gibi sorgulayıcı ifadelerden kaçınmalıyız. Onu anlamaya çalışmak gerekiyor. Üzüntüsüne ayrı bir üzüntü katmamalıyız. 'Alın terini önemsemedin, alın teri kutsal.' gibi nasihat vermemeliyiz. Bunlar doğru ama zamanı değil. Bu dersi biz vermeyelim, kendi kendine düşünüp çıkaracaktır. 'Hatalardan ibaret değilsin. Bu yatırım başarısız olabilir, başarısızlıklarından ibaret değilsin. Sen, sen olarak değerlisin ve kıymetlisin.' diyerek düşünce odağını değiştirebiliriz. Diğer mağdurların neler yaptığından haberdar olup onlarla dayanışma içerisinde hak arama mücadelesini de sürdürmeliyiz."
Kripto para mağdurların hayatından bu konuyu tamamen çıkartması veya hayatının gündeminde sadece bu konuya yer vermesinin doğru olmadığını vurgulayan Akgül, bu sürecin itidalli ve ölçülü sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
PROFESYONEL DESTEK VERİLMELİ
Mağdur yakınlarının iyi bir gözlemci olması gerektiğinin altını çizen Akgül, "Mağdurun uyku, yemek, çalışma düzeni rutininin dışına çıkıyorsa, ağlama nöbeti, odaya kapanma gibi durumlar söz konusuysa, normal tanıdığınız kişiden farklı bir kişiye dönüşüyorsa lütfen yakınlığınızı daha da hissettirin. Eğer müdahaleleriniz, yakınlığınız çözüm olmuyorsa profesyonel destek almaktan çekinmeyin." dedi.
Akgül, ihtiyaç halinde derneğin İntiharla Mücadelede Danışmanlık Ağına Tutun (İ.M.D.A.T.) projesi kapsamında, gönüllü hizmet veren psikologlardan destek alınabileceğini kaydetti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının afet durumlarında bölgeye giden psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarının mağdurlara önemli hizmet sunabileceğini belirten Akgül, ilgili kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarınca sanal para konusunda bilgilendirici kamu spotları hazırlanabileceğini bildirdi.
Akgül, kripto para mağduru vatandaşlar ile yakınlarının öneriler için Ruh Sağlığı Derneğinin internet sitesini ziyaret edebileceklerini sözlerine ekledi.