Taksim Gezi Parkı bahanesiyle 28 Mayıs 2013'te başlayan olaylar sırasında, Beşiktaş'taki Başbakanlık çalışma ofisini işgal etmeye çalıştıkları belirlenen 35 sanık Gezi eylemlerinde "Hükümeti yıkmaya teşebbüs" suçlamasıyla İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmış, sanıklar, darbeye teşebbüs ve izinsiz gösteri suçlarından beraat etmişti. Dönemin İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Mehmet Akif Ekinci, sanıklar hakkında 'darbeye teşebbüs' ve 'örgüt kurmak' suçlarından verilen beraat kararına itiraz etmişti. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, temyize gelen dosyadaki beraat kararlarının bozulmasına hükmetti. SABAH'ın ulaştığı Yargıtay ilamında, sanıklardan Cem Yakışan ve Numan Bülent Ergenç'in kitleyi harekete geçirdiği, Gezi Parkı'na yönlendirdiği, kitlenin fiilen eyleme katılmasını sağlamaya çalıştıkları, diğer sanıklarla irtibat kurarak eyleme aktif olarak katılım sağlamaya çalıştıkları kaydedildi.
"AĞAÇ HİKÂYE, İHTİLAL BAŞLADI"
Sanıkların iletişimlerine ilişkin tape dökümlerine de yer verilen kararda 35 kişi arasında, "Park mark benim umurumda değil, bana ne. Yemişim AVM'sini de, Gezi Parkı'nı da, ağacını da. İhtilal başladı. Bu hükümeti düşüreceğiz. Her gün savaş, her gün direniş, Kemalist memalist ... Abi yaksınlar, kaos var kaosa gidiyoruz, Başbakanlık konutuna saldırı olacak bugün. Bu bir iç savaşa dönüşebilir. Polise güçlü saldıralım, ses getirecek bir şeyler yapmamız lazım. Gösterilerde ölen kişi olursa toplumsal refleksin çok daha fazla artacağı" şeklindeki görüşme içerikleri bulunduğu belirtilerek sanıkların ülkede otorite zaafı oluştuğu görünümü yaratmak için ofisi işgal etmeye çalıştıkları, Ankara'daki Başbakanlık ofisini de ele geçirmeleri için teşvik ettikleri belirtildi.
Dosyanın Gezi kalkışmasını finanse etmekle suçlanan Osman Kavala dosyasıyla birleştirilmesi talep edildi.
